Bölüm 6/ +18🔥 Mutluluk Göz yaşları

5.3K 66 0
                                    

Beni kalçalarımdan tutup kolayca havalandırdığında bir poşet gibi çabasızca tezgahın üstünden çekip kucağına aldı.

"Ciddi olamazsın?" Firar eden bir kıkırtı ile iniltili sesim salonda yayıldı.

"Dün geceden beri lanet suratın aklımdan çıkmıyor. Onu altımda zevkten kasılırken görmem gerek! Anlıyor musun!" Şehvetli hırıltısı ve büyük elleri bedenimde dolanırken sırtım salondaki koltukla birleşti. Beni bir yastık gibi serdiği kanepeden geri çekilip kemerini çıkarırken, göz kontağını kesmemeye yeminli gibiydi.

Kemerini büyük bir aceleyle çıkarttı ve dolgun dudaklarının arasından bir emir savurdu istekle titreyen bedenime.

"Ellerini uzat." Lacivert gözleri azgınca üzerimde dolandığında benden isteneni yaparak bileklerimi ona doğru uzattım.

"Canımı yakma..." uyarım; iniltili bir açlıkla söylenmemiş olmasaydı dikkate alınabilirdi belki ama öyle olmadı.

"Güvenli bir kelime seç." Bileklerimin etrafına sardığı deri kemerle sıkıca bağladı ellerimi birbirine.

"A-anlamadım..." kasıklarım alev gibi yanıyor ve beni mantığımı kullanmamaya ikna ediyordu.

"Güvenli kelime Flora, dayanamadığında yada-" ince bileklerimi kavradı ve beni hızla ayağa kaldırdı, alnını alnıma bastırdığında dudaklarıma yapışarak istekli bir öpücük bıraktı.

"Durmamı istediğinde söyleyebileceğin güvenli bir kelime. Seç hadi." İri kol belimde dolandığında hzıla beni yüz üstü çevirdi ve kanepeye doğru iterek eğilmemi sağladı.

Kalçalarım üzerimdeki şortla birlikte öylece onun önüne sunulurken , bağlı ellerimi yumuşak mindere bastırdım.

"Çilek..." dedim nefes nefese .

Beton gibi sert eller kalçalarımı acımasızca avuçlarında ezerken üzerimdeki şortu hızla bacaklarımdan aşağıya indirdi.

"Çilek... güzel-" nefes nefese çıkan onaylar sesiyle külodumun kalçamdan aşağıya sıyrılışını hissettim.

Delilik bu, delilik... bu adamı daha dün geceye kadar tanımıyordum ama şimdi salonumun ortasında beni becermek üzere...

Nefesi kalçalarımın yanaklarında dolanmaya başladığında, ıslak dili popo yanaklarımı bir dondurma gibi yalamaya başladı.

Çıplak kalçamın üzerindeki ıslaklığa, sıcak nefesiyle iniltili ürpertiler bırakırken, rotası hızla kadınlığıma doğru kaydı.

Sırıl sıklamdım ve deli gibi utanıyordum ama o Leonardo öyle açtıki bedenime, yaptığı her hamle, beni çekingenliğimden uzaklaştırdı.

Uzun sivri dil kabaran kadınlığımın dudaklarında sıcak bir gezintiye çıktı, iri eller avuç içlerine kalçalarımı hapsederken yüzünü ıslak dudaklarımın üzerine gömdü.

Şimdi salonda sadece sulanan kadınlığımın sesi ve ona sert dil darbeleri indiren adamın sarhoş iniltileri yankılanıyordu.
Bacaklarım titremeye başladığında yüzümü kanepedeki yastığa gömdüm ve boğuk bir iniltiyi elyaf yastığa haykırdım.

"Ahhhh Leo..." bacaklarım titriyor, kadınlığımın duvarları kalçalarımın arasındaki güzel suratla ödüllendiriliyordu.

İç duvarlarımı yakan açlık beni yalvarışa iterken "Lütfen..." dedim çaresiz bir kız çocuğu gibi. "Lütfen artık içime gir..."

Göğüs uçlarım sertleşmiş, kasıkalarıma iştahlı bir ağrı saplanmışken kulaklarımın yamacında bir fermuar sesi dolandı. Ardından sıcak nefes ve uzun dil vajinamın iç duvarlarından geri çekildi.

Bir rüzgar beni üşütürcesine boş kalan bedenimde ürpertiye neden olduğunda, pantolonunu indirmek için geri çekildiği bir kaç saniye beni terkedilmiş bir kadın gibi çaresiz ve aciz hissettiriyordu.

"Leonardo?" Dedim korkulu bir sesle...

'Hala orada mısın?'

"Şşşş." Uyarıcı tonlama beni dahada azdırırken kalçalarımda hissettiğim sıcak demirle irkildim ve bir ceylan gibi ileri kaçtım.

İri parmakları ince belimde sabitlendi ve beni kendine doğru çekip erkekliğini popomun yanakları arasında kaydırmasına neden oldu.

Kalçalarımı ayırdı ve uzunlamasına arasına sıkıştırdığı büyük erkekliğini bir kaç inilti eşliğinde bana sürttü.

Uzanıp sırtıma sıcak öpücükler bıraktığında öne dökülen ıslak saçlarımı usulca avuçlarında topladı ve başımı geriye çekti.

"Ahh..." zorlanan boynumla acılı bir inilti bıraktım önümdeki boşluğa.

Beni saçlarımdan tutup ayağa kaldırdığında kulağıma doğru eğilip hayvansı bir hırıltıyla konuştu "Seni öyle bir sikeceğim ki, göbek deliğinde hissedeceksin beni. En ücra köşelerine kendimi kazıyacağım..."  dili kulağımı yalayarak tüm bedenime beklendi dolu bir ürperti gönderdiğinde kadınlığımın girişinde sıcak bir baskı hissettim.

İçeriye ağır ağır bastırdığı erkekliği dar kadınlığımı yırtarak beni kavrarken gözlerim acıyla büyüdü, "offf... lanet olsun yanıyor..."

Bir eli saçımı kavrarken diğeri ağzımın üzerini kapattı ve tek hamlede içimi yırtarcasına ittirdiği erkekliği, kasıklarımdaki boşluğu doldurdu.

Acılı iniltim avuç içine doğru boğuklaşırken hissettiğim acı gözlerimi yaşartıp kirpiklerimden firar etti.

İçimde giderek hızlanırken kadınlığımdaki sızı yerini zevke bırakıyordu. Gözlerim hissettiğim tatmin duygusu ile tavana döndüğünde ağzımdaki el yavaşça göğüslerime indi ve kropu sertçe aşağıya çektiğinde küçük göğüslerimi avuçlarında acımasızca ezmeye başladı. Bükülen belim ve içime aldığım her darbeyle titreyen göğüslerim zevk dolu iniltileri küçük evin duvarlarına armağan etti.

"İnle..." dedi nefes nefese içime her girişinde.
"İnle benim için! O güzel sesini serbest bırak..." her giriş hızlanan nefese her nefes sırtımı arkamdaki sert göğüse çarpmama sebep oluyordu.

Yaşadığım süre boyunca böyle iyi becerilmemiştim. Hiç bu kadar kadın gibi hissetmemiş ve hiç bu kadar tatmin olmamıştım. Sanki ben küçük bir bedendim ve ardımdaki canavar aynı ayna her yerime hükmediyordu.

Midemde zevkli kasılmalar oluşurken, içimdeki devasa erkekliği gözlerimle görebilmek isterdim.

"Sikiyim öyle darsınki..." bastırılmış bir iniltiyle bıraktığı bu iltifat yüzümde tatmin olmuş bir gülümseme yarattı.

"Kimse sikmedimi bu güzel a*mını, söyle bana nasıl böyle sıcak ve nasıl bu kadar ıslak olabilirsin..." kurduğu kelimeler dudaklarından yalvarırcasına çıkarken zevkle durmadan içime git gel yapmaya devam ediyordu.

Bense bağlı olan ellerimi kullanma gereği bile duymadan kollarında olduğum adam tarafından oyuncak bir bebek gibi hırpalanıyordum.

Ama zevkle...
İnsan zevkten ağlar mıydı? Ben ağlıyorum...
Lanet gözlerim tavana dönerken, sanki canımı içimdeki sert erkekliğe teslim ediyorumda bu ölüş her bakımdan muazzam bir sonmuş gibi ağlıyorum.

Bacaklarım titriyor, kadınlığım kasılıp deli gibi yanıyor, göğüslerim orantısız bir güçle eziliyor ama ben, zevkten ağlıyorum...

EFENDİMİ ARARKEN / +21 (çizgi studioda devam ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin