ÖZGÜRLÜK

663 54 25
                                    

Taehyung odaya girer girmez kapıyı kapatıp arkasından kilitledi. Hiç kimsenin girmesini ve onu rahatsız etmesini istemedi. Ağlamaktan şişmiş gözleri, kızaran yanakları, sakinleştiriciden dolayı ağrıyan başı ve vücuduyla etrafına hüzünle bakındı. Odanın her köşesi ona Jungkook'u anımsatıyordu.

Yatağa yönelirken elinin tersiyle aktığını hissettiği gözyaşlarını sildi. Kendisi gözyaşlarını sildikçe daha fazla akmaya başlıyordu. Yastığa kafasını koyup sanki tüm acısının, yorgunluğunun sadece uyuyarak geçeceğini düşünüp gözlerini kapatarak uyumak istedi.

Fakat yastıktan gelen yoğun çilek ve vanilya kokusuyla gözlerini şaşkınca açtı. Bir anlığına Jungkook'u yanında hissetmişti. Yastığı alıp koklamaya başladığında Jungkook'un kokusunun yastığa sinmiş olduğunu anladı. O, gözlerini kapatıp yastığı koklarken gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı.

İşte o gece sanki yeterince ağlamamış gibi saatlerce ağlamıştı. Her saniye aklına Jungkook geliyor ve onun öldüğünü bir türlü kabullenemiyordu. Kalbi buna izin vermiyordu. Banyoya gidip elini yüzünü yıkayarak kendine gelmek istedi.

Ayağa kalktığı sırada ani bir baş dönmesiyle hemen yatağa tekrar oturdu. Sabahtan beri ağzına bir lokma bir şey koymamıştı. Hastanede vücuduna enjekte ettikleri serum ve sakinliştiriciler onu daha da kötü hale getirmişti. Duvara elini koyarak zorla da olsa kalkmaya başardı. Banyoya girdiğinde aklına yine o sabahki anıları geldi. Jungkook'un son nefeslerini verdiği o banyo...

Bir süre sadece banyoyu izledi. Bu banyo ona Acısını en derinine kadar yaşatıyordu. Hızlıca yüzünü yıkayıp tekrar yatağına uzandı. Eline Jungkook'un kokusu sindiği yastığa sarılıp gözlerini kapatarak uyumaya çalıştı.

....

Jungkookie

Yatakta kaç saattir Taehyung'u düşündüğümü bilmiyordum. Canım çok sıkılıyordu bir an önce eve gidip Taehyung'u görmek istiyordum. Odamın kapısı açıldığında başımı gelen kişiye çevirdim. Gelen benim doktorumdu. Elindeki yemek tepsisi ile yanıma gelip " Acıkmışsındır diye düşündüm" deyip tepsiyi masanın üstüne koydu. Aslında evet acıkmıştım ama şu an yemek yemenin sırası değildi.

" Doktor Bey ben ne zaman taburcu olacağım?" Dediğimde bana gülümseyerek bakıp "yarın Hoseok ile Jin'in seni almaya geldiğinde" dedi.
Ona kaşlarımı çatıp." Neden Taehyung gelmiyor!?" Dediğimde bakışlarını benden kaçırıp,

"Taehyung'un acil işleri çıkmış O yüzden gelemez" dedi bu da neydi şimdi. Benden daha önemli ne gibi bir işi olabilirdi!?

" Taehyung'un benden daha önemli bir işi olacağını zannetmiyorum"

Bunu dediğim gibi kafasını eğip söylediklerimi duymazdan gelerek "afiyet olsun Jungkook" deyip odadan çıktı. Neden böyle bir tepki verdi ki? Neden Taehyung lafını getirdikçe sanki dünyada öyle birisi yokmuş gibi davranıyorlar. Acaba ona bir şey mi oldu? Y-yok hayır doktor onun hiç bir şeyi yok evde demişti ama eğer evde ise neden benim yanıma gelmedi. Tamam belki cidden benden çok daha önemli bir işi vardı diyelim. En azından beni arayıp halimi sormalıydı.

Sanırım onun yanında birazcık bile değerim yoktu... Yanağımda ıslaklık hissettiğimde ağladığımı anladım. Elimle gözyaşlarımı silip masanın üzerindeki yemeği yemeye başladım.
Olabildiğince hızlı yemek istiyordum. Nedeni aç olmam ya da yemeğin güzel olduğu değildi, nedenim bir an önce yemeği yiyip uyumaktı. Uyuyup sabahın oluşunu istekmekti.

Prisoner SlaveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin