BÜYÜLÜ BAĞ | Snamione

Bölüm 22 - Kalpteki Delik

*Severus*

Severus, Albus'un uzun açıklamalarını giderek artan bir can sıkıntısıyla dinlerken, Yoldaşlık toplantısının asırlar boyu sürdüğünü düşündü. Müdür onu daha önce Patronus aracılığıyla aradığında, her şey oldukça önemli görünüyordu. Ama şimdi Albus'un yarınki küçük alışveriş gezisinde Potter'ı koruma planının tüm gerekli yönleri tartışılmıştı ve Severus yeni, en sevdiği araştırma ortağıyla birlikte eve, kütüphaneye geri dönmek istiyordu. Eğer hala uyuyorsa, onun bornozuyla örtülüyse? Yoksa artık uyanıp kendi odasına mı dönmüştü? Bütün gece koltukta uyuyamayacağı için döndükten sonra mutlaka onu kontrol edecekti. Bunun ne kadar rahatsız edici olabileceğini deneyimlerinden biliyordu. Ama Albus bitiremedi çünkü kahrolası Weasley'ler önerilerde bulunup duruyordu ve ortaya çıkabilecek başka sorunlar da vardı. Allah aşkına, neden diğer aklı başında büyücülerin yapacağı gibi çocuğun ve kendilerinin şeklini değiştirip ayrılmıyorlardı?

Severus zihninin yavaş yavaş kaymaya başladığını fark etti, devam eden bu konuşma artık ilgisini çekemiyordu. Bunun yerine, bu gece okuduğu bilgilerin üzerinden geçmeye başladı; Kuzey İskoçya'da bir yerlerde, muhtemelen aradıklarını bulabilecekleri gizli bir mağaraya işaret eden bilgiler. Biraz şansla daha fazla ipucu bulabilirler ve hatta dönem başlamadan önce bazı kristaller bile temin edebilirler. Kütüphanede geçirdiği akşamları pek keyifli bulmadığından değil ama Severus dürüst olmak gerekirse, ilk flixweed araştırmalarına bakmak için sabırsızlanıyordu. Her zaman, flixweed'i topladığı bölgeye bağlı olarak özelliklerinin farklı olacağı ve bu durumun onu iksir için az çok etkili kılacağı teorisine sahipti.

Severus hafif bir gülümsemeyle içini çekti. Ayrıca araştırma günlüğü için bir kayıt oluşturması gerekecekti. Bu gece özel bir şey olmamıştı ama kızla yaşadığı her karşılaşmayı not etmeyi bir rutin haline getirmişti, üstelik çoğunun hiçbir bilimsel değeri olmamasına rağmen. Ancak kendine karşı dürüst olmak gerekirse, küçük not defterinin haftalar önce daha çok kişisel bir günlük olduğu ortaya çıkmıştı ve şimdi bunu düşündüğünde, bunu umursamadığını fark etti. Eski günlük yazılarını okumak hatırlamasına yardımcı oldu ve çoğu zaman dudaklarında bir gülümsemeye neden oldu. Bugün ne hakkında yazmalı?

Severus tam kafasındaki bir sonraki günlük kaydını planlamak üzereyken, bir düşünce ona bir sopanın etkisiyle çarptı. Günlüğü, kızın üstünü örttüğü cüppenin içindeydi. Birisinin onun düşüncelerine takılıp düşmesini istemediği için onu her zaman yanında taşırdı. Cüppesinin içinde güvende olduğunu düşündü, midesi dehşetten altüst oldu. Bayan Granger'ı bir kez olsun cübbesi içinde görmek istemesine neden olan duygusallığa teslim olmadan önce bir dakika düşünse daha güvenli olurdu. Salazar, o tam bir salaktı!

"Gitmem lazım, Albus," diye aniden bağırırken buldu kendini, sandalyesi Black'in çocukluk evinin mutfağının zeminini yüksek sesle gıcırdatıyordu. "Yapmam gereken acil bir iş var, korkarım ki sabırsız bir iş."

Bir an için Albus'un gözleri onunla karşılaştı ve içlerinde yansıyan merakı gördü. Yaşlı, meraklı aptala açıkça homurdanmamak Severus'un tüm iradesini gerektiriyordu.

"Elbette oğlum," cevabı bir dakika sonra geldi ve Severus bunu odadan Londra'nın soğuk sokaklarına kaçmak için bir izin olarak gördü. Bir hayaletin ardından Hogwarts sahasına geri döndü. Kütüphaneye doğru aceleyle geri dönmeye başladığında ayakları çimenlere zar zor değiyordu, kafası bir kez daha bu lanet deftere yazdığı kelimeler üzerinde düşünüyordu. Bayan Granger'ın bunları okuması ihtimali göz önüne alındığında, onu hiç gülümsetmediler. Adamın onu haftalardır takip ettiğini ve aralarındaki bağlantıyı sandığından çok daha uzun süre bildiğini öğrenecekti. Severus inledi. Bu akşam ne zaman bir kabusa dönüşmüştü?