Kulun Tanrıçasına aşık olduğu yaralı bir aşk hikayesi;
Kadın; herkesin kaderini yazmıştı. Çünkü kaderin kalemi onun elindeydi.
Adam; Tanrı'dan nefret etmişti. Çünkü kaderini yazan Tanrı'dan başkası değildi.
- İçerik uyarısı! 🔊🚫
Hikaye tamamen 1...
Uyarı ⚠️ Bölüm 🔞 18+ üzeri yetişkin okurlar içindir. Rahatsız edici (sadistçe&mazoşistçe) cinsel içerikler barındırmaktadır.
♦️♦️♦️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı:
JRY feat. Rooty - Pray
Uzun koridora çıktıklarında ortalıkta kimse görünmüyordu. Dilara aniden belinde bir baskı hissetmiş daha ne olduğunu anlayamadan bir kapıdan içeriye hızla girmiş, kapanan kapının ardından dudaklarında bir baskı hissetmişti.
“Bütün gün bunu yapmak istemiştim!” diye bir hırlama sesi duymuştu.
Daha genç kadın konuşamadan dudaklarında tekrar tatlı bir baskı hissetmiş, dudaklarının aralayan dilin tadını kendi dudaklarında hissedebiliyordu. Bir inleme kopmuştu dudaklarından. Güçlü eller hararetle üzerinde gezinmeye başlamıştı. Josef’in bir eli hoyratça elbisenin açık yakasından içeriye girmiş bir göğsünü avuçlamıştı. Acımasızca avuçladığı göğsününde hissettiği tatlı baskı genç kadının arkasının yay gibi kıvrılmasına neden olmuştu. Lordun diğer eli hızla elbisesinin eteklerini yukarıya kaldırmış ve bir bacağını kaldırarak kendi beline dolamıştı. Onu duvaraya yasladığında hala sertçe öpüşmeye devam ediyordu.
“Josef…” dedi kadın soluk soluğa.
Josef artık onun dudaklarından aşağıları öpmeye başlamıştı. Önce çenesini, sonra boynunu daha sonra daha aşağılarını… göğüs çatalını… yavaşça aşağılara ilerlemeye devam ediyordu.
“Yakalanmayız,” dedi adam fısıldayarak. Bir eli tekrar elbisenin eteklerini toplamaya başlamıştı. “…hem yakalansak bile bu benim yararıma olur sevgilim.”
Dilara’nın ağzından bir inleme daha kopmuştu. “Öyle mi?” dedi daha sonra boğuk sesle.
“Öyle,” Josef eteği tamamen kaldırmıştı “seninle hemen evlenirim o kadar!” Bir eli çıplak baldırlarında zevkle dolaşmaya, okşamaya başlamıştı.
“Fırsatçısınız…” diye mırıldandı genç kadın. Yanaklarının kızardığını hissedebiliyordu.
“Dudağını ısırıyorsun sevgilim.” Josef’in sesi boğuktu, ondan bakışlarını bir saniye bile çekmiyordu ve hala bir eli bacaklarının iç kısmında dolaşıyordu.
“… Belki ısırmaktan zevk alıyorumdur lordum,” diye fısıldadı. Ah Tanrım şu an ister istemez tekrar kızarıyordu.
