Büyük bir holding iş sahibi Pars Aras. Ve en alt rütbede çalışan onun güzeller güzeli küçük kızı Lidya Özer.
X Gerçek baba kız hikayesi değildir!
X Yaşı küçükler için uygun değildir.!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerim penceren yansıyan ışığa takıldı yavaşça. Güneş doğuyordu. Yorgun bedenime çarpan Pars nefes nefese kalan bedenlerimizi bir bütün kılıyordu.
"Ah!"
İnleyerek ona tutunmak istediğimde beni iterek yatağa düşürmüştü.
"Uslu bir kız ol ve orda kal." Sertliği içimi dolduruyor, hızlı git gelleri ile darbelerini bana vurarak hissettiriyordu.
"Ah babacığım!" Bir anda içimden çıkarak durduğunda nefes alabildiğimi hissetmeye başlamıştım. Bittiğini sandığım anda beni şaşırtmayarak kalçamdan tutarak beni ters çevirdi.
"Babacığının işi bitmedi." Kalçama bir tokat indirdiğinde, irkilerek gerilemiştim.
Tekrar içime girdikten sonra saçımı kavrayıp geri çektiğinde acıyla kalkarak onun göğüsüne çarptım. Elleri çıplak bedenimde yavaşça dolaştığında dudaklarımdan küçük bir inilti kaçmıştı.
Elleri göğüslerimden aşağı kayıp vajinama sürttüğünde hızla bir darbe indirmişti. İnleyerek ileri eğildiğimde saçımdan çekerek dikleştirdi beni.
Uyuşan vajinamın üstünü okşayarak ovduktan sonra tekrar bir darbe indirip vajinama vurduğunda inleyerek sızladım.
"Ah!"
"Kimin ait olduğunu söyle!" Fısıltılı sesi ile dudaklarımı ısırırken yutkundum.
"Sadece babama..." iki parmağı birden vajinamın içine girdiğinde ıslak benliğim onu kolayca karşılamıştı. Parmakları içimde gidip gelmeye başladığında, başımı geriye atıp omuzuna yaslandım. İçime bir parmağını daha gönderdiğinde inleyerek ona tutunurken, Pars durmadan hızla içimdeki gel gitlerine devam ediyordu.
Bayılmak üzereydim!
Artık başım dönmeye başladığında inlemelerim arasında boşalırken Pars'ın parmakları içimden çıkmıştı.
Dizlerimin üzerinde yatağa düştüğümde yatağa oturdu. Omzumdan aşağı düşen, boynuma asılı olan kemeri tutup kendine çektiğinde ona döndüm.
Nefes nefese kalmıştık. Yorgun ve bitkindik. Tutkularımız bizi aşkla kavururken oldukça yakarak geçiyordu.
Onun arzulu, karanlığa bürünmüş gözlerine bakarken dudaklarımı yaladım.
Hala beni isteyebiliyordu...
Çıplak göğüsüne yaklaşıp kasına öpücükler bırakarak yukarı çıktığımda boynuna uzanıp öpmeye devam ettim. Yanağına ulaştığımda eli yanağıma gitmiş ve saç diplerime uzanan parmakları ile saçlarımı okşamıştı.
"Acıyor mu?" Sessizce başımı salladığımda boynuma yoğun bir öpücük bıraktı. Onun sıcak dokunuşlarıyla birlikte parmaklarımı göğüsünden aşağı indirirken, hemen aramızda kalan dik penisine dokundum.