(Medya yüklerken sorun yaşıyorum, güncelleme yaptığım halde. Bu bir kaç bölümdür sürüyor. Medyayı göremeyenler bildirsin lütfen...)
🎀
"Birazdan çalışacak!" dedi dışarıdan gelen adam sesi. Bir hayli asansörü çalıştırmak için uğraşıyordu.
Altımdaki eteği düzelttiğimde Pars başıyla "hazır mısın?" dediğinde başımı salladım "evet" dercesine.
Asansörün düğmesine bastığında hareketlenmemizle birlikte bir gürültü çıktıktan sonra asansör aşağı inmeye başlamıştı.
Kalçamdaki ağrıyı yok sayıp boğazımı temizlerken Pars karşıma geçip saçlarımı düzeltti.
"Umarım duymamışlardır." diyerek fısıldadığımda sarı gözleri gülmüştü.
"Artık mühim değil zaten sekiz ay sonra bebeğimi öğrenecekler." Yanıma geçtiğinde heyecanla ona baktım. İçim, belki de bebeğim, duyduğu sözler karşısında kıpırdanmaya başlamıştı sanki.
Eskiden olsa yakalanmamak için ona önden mesajlar attığım adam, babam, şimdi herkesin içinde elimden tutmaktan ve çocuğunu duyurmaktan çekinmediğinden bahsediyordu.
"Yine de ben işten çıkana kadar kimse bilmese olur mu?" dediğimde bana baktı.
"Çok geç kızım, o dudak bir azdan her şeyi belli edecek..." hemen arkamı dönüp aynanın yansımasından kendime baktığımda kızarmış dudaklarımı fark ettim. Alerjiden olmayacak kadar kızarmış ve şişmişti. Üstelik daha yakından bakıldığında Pars'ın dudaklarımı ısırdığında oluşan diş izleri bile belli oluyordu.
Elimdeki dosyayı dudaklarımı kapatacak şekilde kapattığımda Pars halime gülmüştü. Gülünecek bir şey yoktu bi kere! En azından işten çıkana kadar hakkımda çıkacak olan dedikodulardan uzak durmak istemem normal değil miydi?
Peki hamile hamile asansörde sevişme şoku?
Belki de hiç dikkat etmediğimden oluyordu tüm bunlar! Yada Pars'ın etkisine kapılıp kendimi unutuyor olmamdandı...
Asansörden çıktığımızda bize endişeyle bakan insanları gördük. Başımı iyice eymiş ve saçlarımın yüzümü kapatmasına izin vermiştim. Dudağımı böyleyken göremezlerdi.
"Ah iyi misiniz Pars Bey? Kaldığınızı duyunca çok endişelendik!"
"Evet, iyiyiz."
"Nasıl olduğunu anlamadım birden çalışmaya başladı..." dedi asansörü tamir etmek için gelen adam. Elindeki eldivenleri çıkartıp başını kaşıdı duruma anlam veremezken.
"Bizi kurtardınız yani, bunun için mükâfatlandırılacaksınız. Şimdi izninizle..." Elini geçmem için gösterdiğinde önden ilerleyip çıkışa yürüdüm. Arkamdan benimle yürümeye devam etmesiyle başımı kaldırarak yüzümden dosyayı kaldırdım.
Arabaya geçip bindiğimizde rahat bir nefes verdim. Kemerimi kalkmaya yeltenmişken babamın bana olan bakışlarını fark ettim.
"Bir şey mi oldu?" dediğimde arabayı çalıştırdı fakat bakışları hala üzerimdeydi.
"Düşündüm ki, hastaneye gidelim. Bebeğimizi bende görmek istiyorum." Hamile oldluğumu öğrendiğinden beri, bebeğimizin ilk fotoğrafını bile cüzdanında saklıyordu. Bu yüzden onu asla reddedemezdim.
"Olur, gidelim..." dediğimde keyifle arabayı sürmeye başladı. Arabanın tablet ekranıyla oynayarak bir müzik başlattığımda geri arkama yaslandım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy's Girl || +18
RomansaBüyük bir holding iş sahibi Pars Aras. Ve en alt rütbede çalışan onun güzeller güzeli küçük kızı Lidya Özer. X Gerçek baba kız hikayesi değildir! X Yaşı küçükler için uygun değildir.!