YARAMAZ (GAY)

final

Gözlerimi iki gündür Ahmet'in bana aldığı künyeden ayıramıyordum. Sürekli bakasım geliyordu.Bakmadığım anlarda da dokunma hissi geliyordu.Bu künyenin Ahmet'i hatırlatması o kadarda güzel bir histi ki.

Birkaç adım sesi duyduğumda arkamı döndüm.Ahmet elindeki iki mavi pamuk şekeri ile bana doğru adımlıyordu.

Okuldan sonra Ahmetle deniz kenarına gelmeye karar vermiştik.Bugün Ahmet o restorandan ayrılmıştı.Yarın yeni işine başlıyordu.Mutlu olduğunu ve rahatladığını hissediyordum.Bu his de benim daha iyi hissetmemi sağlıyordu.

"Al bakalım bebeğim." Ahmet elindeki pamuk şekerlerden birini bana doğru uzattığında gülümseyerek elinden aldım. O da yanıma oturup benim gibi bacaklarını kuma uzatırken birden avucunu açtı."Bak ne topladım sana."

Gözlerimi avucuna indirdiğimde içinde bir sürü deniz kabuğu olduğunu gördüm. Genişçe gülümseyerek Ahmet'e baktım ve boynuna sarıldım.

"Ya Ahmet sen beni ağlatacaksın yemin ederim." diyerek boynunu ve omuzlarını defalarca öptüm.İki eli dolu olduğu için bir şey yapamıyordu.Ondan ayrılıp avucundaki deniz kabuklarını aldım ve kucağıma koydum."Çok güzeller,eve gidince aynama yapıştıracağım." dediğimde gülümsedi. Pamuk şekerimi açıp bir ısırık alırken sahilden vuran rüzgar saçlarımı okşuyordu.

"Güzel mi yavrum?" Ahmet'in sesini duyduğumda ona dönüp kafamı salladım.O da şekerini açıp eliyle bir parça koparttı ve ağzına götürdü. Şekerin ağzında eridiğine şahit olurken kıkırdayarak önüme döndüm. Kumlara vuran deniz ve onun sesi,uzaktan uzaktan esen rüzgar ve dünyada en sevdiğim kişinin yanımda olması bu dünyadaki her şeye bedeldi.

Diğer elimi saçlarıma götürüp arkaya doğru tararken Ahmet'e döndüm. Elindeki şekeri dururken bir yere bakıyordu. Bakışlarımı ondan çekip baktığı yere baktığımda bir çocuğun buraya,daha doğrusu Ahmet'in elindeki şekere baktığını gördüm.Çocuk babasının elini sıkı sıkı tutmuş babasının telefonla konuşmasını bekliyordu.

Ahmet çocuğa birkaç dakika baktıktan sonra eliyle gel işareti yaptı.Çocuk anında gülümseyerek babasının elini bırakıp bize doğru gelmeye başlayınca babası dönüp çocuğun arkasından baktı. Çocuk tam yanımıza Ahmet'in önüne geldiğinde gülümsedim.

"Adın ne senin bakalım?" dedi Ahmet. Çocuk hâlâ dudaklarını yalıyordu.

"Yunus,Yunus Emre." dediğinde Ahmet gülümsedi.Çocuğun saçlarına uzanıp karıştırdı ve pamuk şekeri ona doğru uzattı.

"Yunus Emre ben bunu alırken dişimin ağrıdığını unutmuşum.Doktor bana şekerli şeyler yememem gerektiğini söyledi.Bende unutup aldım şimdi aklıma geldi.Bunu sen yiyebilir misin?" dediğinde çocuk hızlı hızlı kafasını salladı.Ahmet gülümseyerek şekeri ona uzattığında çocuk elinden alıp gülümsedi.

"Çok teşekkür ederim!" diyerek şekere sarıldığında Ahmet genişçe gülümsedi.

"Rica ederim,afiyet olsun." dediğinde çocuk arkasını dönüp babasının yanına doğru koştu.Babası uzaktan elini kaldırıp kalbine koyarken Ahmette ona aynı hareketi yaptı.

"Ahmet sana kurban olurum.." Ağzımdan bilinçsizce çıkan şeylerle Ahmet bana döndü.Başımı tutup şakağımı,yanaklarımı ve alnımı öptüğünde bende onun dudaklarını sıkı sıkı öptüm."Sen çok iyi bir adamsın." diyerek gözlerine baktığımda elini saçlarıma çıkarıp geriye doğru taradı. Açıkta kalan alnımı sıkıca öpüp gözlerime baktı.

"Sen yanımda olduğun için sevgilim." dediğinde dişlerimi göstererek gülümsedim.Pamuk şekerimden bir parça koparıp onun ağzına koyunca dudaklarının kenarı şeker olmuştu. O bir eliyle onları temizlemeye çalışırken bende kıkırdayarak kafamı omzuna yasladım.

Derin bir nefes alarak burnumu boynuna sürterken o da parmaklarını saçlarımda gezdirip gezdirdiği yerleri öpüyordu. Onun yanında her yerde olduğumdan daha huzurlu ve güvenli hissediyordum.

Ahmet benim huzurumdu,

Ahmet benim ailemdi,

Ahmet benim hayatımdı,

Ahmet benim her şeyimdi.

-

-

-

Panik yok Efe'yi fazlaca özleyeceğimi düşünüyorum ve özel bölümler atacağım.Fakat bu kitap bu kadardı..

Benim acilen ya ukenin ya da semenin yabancı olduğu bir kurgu yazmam lazım..Belki bu gece yazıp yarın atarım.Atamazsam bile bu hafta gelir.

Öptüm kocaman,iyi geceler ❤️