Önümdeki uzun boylu adam market arabasını sürerken gözlerini makarna reyonunda gezdiriyordu.Benim en sevdiğim olan spagetti makarnadan üç tane olurken birkaç çeşit daha makarna almıştı.Ellerimi montumun cebinde koyup oflarken boş boş etrafa bakındım. Ahmet ileri gittikçe bende peşinden gidiyordum.
Abur cubur reyonuna geldiğimizde adeta gözlerim açılmıştı.Ahmet buradan daha hızlı şekilde ilerlerken alt dudağımı ısırıp üç çikolata bir paket de cips alıp hızlı adımlarla Ahmet'in arkasına geldim.Polo yaka tişörtünün kenarını tutup çekiştirdiğimde arkasını dönüp bana baktı.Şımarık şekilde gülümsediğimde kafasını iki yana sallayarak gülüp elimdekileri aldı ve arabaya attı.
Zaferle gülümseyip peşinden giderken bu sefer deterjan bölümüne gelmiştik. En anlamadığım kısımdı.
"Gülüm şu mavi olan çamaşır suyundan al bakayım." dedi Ahmet.Kafamı kaldırıp üst raftaki çamaşır sularına baktım ve oraya adımladım.Elim bir alttaki rafta kalıyordu.Halbuki boyum uzundu ama yetişememiştim.
"Hay sikeyim." diye mırıldanıp parmak uçlarıma çıktığım an bir kol belimi kavradı.Yutkunarak omzumun üstünden arkama baktım.Ahmet gülümseyerek bana bakıyordu.
"Noldu miniğim?" dediğinde kaşlarımı çattım.
"Bir şey olmadı işine baksana sen." diyip tekrar uzanacağım sırada bedenim havalandı.Bir anda kendimi mavi çamaşır suyunun önünde bulunca yutkundum.
Adam resmen tek koluyla beni yukarı kaldırmıştı.
Belimin altını kavrayan iri eli nefesimi keserken titreyen ellerimle çamaşır suyunu aldım.Alır almaz Ahmet beni yavaşça indirdiğinde arkamı dönüp ona baktım.Kaşlarım hâlâ çatıktı.O ise bundan zevk alıyormuş gibi gülerek saçlarımı karıştırdı.
"Aferin benim güzelime." diyerek alnımdan öptüğünde sinir olmuştum.
"Ben alırdım da ayaklarımı yormak istemedim." diyerek elimdekini arabanın içine koydum.Onun tekrar güldüğünü işittiğimde arkama bakmadan market arabasını kasaya doğru sürmeye başladım.
Kasanın önüne geldiğimizde Ahmet benim önüme geçip arabanın içindekileri tek tek koymaya başladı.Öylesine sağıma soluma bakarken çikolataların olduğu kısma geldiğimde gözlerim açıldı. İki kutuda olan büyük çikolatalardan biri limonlu biri ise çilekliydi.Çilekli olan kutu doluyken limonlu olan kutunun boş olduğunu görünce dudaklarımı büzdüm.
Önüme döndüğümde dudaklarımın hâlâ büzük olduğunu bilmiyordum.Ahmet market arabasını boşaltıp kenara koyarken bana baktı ve kafasını iki yana salladı.
"Noldu?" dediğinde omuz silktim.
"Çok sevdiğim çikolatadan kalmamış da."
Söylediğim şeyle anında gözlerini az önce baktığım yere çevirdi.O çikolatayı çok sevdiğimi küçüklüğümden beri biliyordu.Ahmet kutuya bakıp önce bana daha sonra kasiyere baktı.
"Şu limonlu çikolatalardan var mı elinizde?" dediğinde şokla Ahmet'e baktım.Kasiyer önce o tarafa sonra Ahmet'e baktı.
"Yani kalmamış ama depoda vardır sanırım." dedi kadın isteksizlikle.Sonra işine döndüğünde Ahmet aldıklarımızı poşete koymaya başlamıştı.
"Tamam ondan getirin." dedi ve kadına baktı."Bir zahmet." dediğinde kadın önce Ahmet'e sonra bana sonra kaçamak gözlerle etrafına baktı.Birkaç saniye sonra kafasını sallayıp yerinden kalktı ve yanımızdan uzaklaştı.Ahmet'in yanına geçip koluna vurdum.
"Ya napıyorsun öyle denir mi hiç emir veriyormuş gibi!" diye cırladığımda bana baktı.
"O ağzın çok konuşuyor gülüm.Yardım et hadi." dediğinde kaşlarımı çatıp kalan aldıklarımızı poşetlere koydum.O sırada kadın elinde bir kutu çikolatayla gelmişti.Tam boş olan rafa koyacağı sırada Ahmet seslendi.
"Yok hayır onu komple istiyorum." dediğinde gözlerimi açıp Ahmet'e baktım.Kadın göz devirecek gibi oldu ama tepki vermedi.Kafasını sallayıp yerine geçti ve onuda kasadan geçirdi.
Sinirle Ahmet'e bakarken Ahmet her şeyin parasını ödeyip poşetlerin çoğunu eline aldı.Kalanını ben alıp marketten çıkarken ona seslendim.
"Bir tane yeterdi aslında." dedim büyük adımlarla yanına geçerken.Gözlerini bana çevirip yüzüme baktı.
"Getir yanağını." dediğinde etrafına baktım.Yutkunarak yanağımı uzatınca yanağımdan içine bir nefes alıp sıkıca öptü."Oh."
Gözlerimin içine bakıp güldükten sonra adımlarını hızlandırdı ve arabanın önüne geldi.Bende onun yanına doğru ilerlerken heyacandan atmayı bırakan kalbimi dizginlemeye çalışıyordum.
-
-
-
Küçükken markette çilekli çikolata kalmadı diye üç gün ağlamıştım

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARAMAZ (GAY)
Novela JuvenilBebekliğinden beri kendi elleriyle büyüttüğü çocuğun yaramazlıkları ile uğraşan bir adam. {TAMAMLANDI}