Blood.

227 19 47
                                    


Yazardan:

"Lando!!"

Önünde yere yığılmaktan son anda kurtardığı çocuğu kolları arasına alıp kaldırdı bedenini.
En azından kilo almış, diye düşündü. Nefesleri hâla kesik kesik çıkıyordu ağzından ancak oksijene kavuştuğu için mutluydu.

Lando'nun sinir krizi geçireceğini ve böylesine delireceğini düşünememişti. Onun üstüne gitmek istemediği her anda çuvallamayı başardığı için kızdı kendine.

Kendisine kıyasla çocuğun küçük bedenini nazikçe odanın ortasına konumlandırılmış deri işlemeli kanepeye yatırdı.

"İçimi deldin resmen."

Sevdiğinin bu denli güçlendiğini görmek yüzüne bir gülümseme yaydı. Göğsünü tutup derin bir nefes çekti içine, sırtı hâla acıyor boğazı ise nefessiz kaldığı için batıyordu.

Olsun. eğer sakinleşecekse her şeye razıyım, diye düşündü ve yere diz çökerek sevdiğinin şekli bozulmuş saçlarını geriye atıp açık anlına bir buse kondurdu.

"Umarım uyandığında daha sakin olursun."

Kalktı, kitaplığın önüne gitti ve yere düşen kitapları yerlerine koydu teker teker. Bu durumu Stella'ya haber verse iyi olurdu.

Amacı buraya gelip Lando'yu rahatsız etmek değildi. Onu affetmese bile sadece kendisini izah etmek istiyordu ona. Lando'nun buna hakkı vardı, olayları bilmesi gerekiyordu. Ancak Lando ona kinli olduğu için ikidir çakışıp duruyorlardı. Onu suçlamıyordu, haklı olduğunu biliyordu Carlos.

Kitapları yerleştirdikten sonra yavaş ve sessiz adımlarla odadan çıktı. Stella'nın odasını bulduktan sonra ona durumu kısaca özet geçti.

"Şimdilik iyi. Uyuyor sadece."

Stella anlatılan durumla gözlüğünü sakince çıkarıp masaya bıraktı.

"Sanırım.. yüzleşmek istemediği fırtınayı tekrardan uyandırdın Carlos."

"Üzgünüm. Onunla kıyaslanamaz.. ancak bende kötüyüm Bay Stella. Dayanamadım."

"İkinizi anlamak çok zor Carlos. Sen baştan hatalısın, belki gitmeseydin her şey daha farklı olurdu."

"Lando beni her halükarda istemeyecekti."

Stella durdu ve Carlos'a güvenle baktı.

"Bunu bana değil, Lando'ya söyle. Onu yüz üstü bıraktığını düşünüyor."

"Benimle konuşmak istemiyor ki.."

"İstiyor aslında. Sadece.. çok sinirli anla işte. Adını anmak bile istemiyor. Bence onun en uç noktası buydu, burdan sonra gönlünü yavaş yavaş açacaktır. Şimdi git yanına. Onu tekrardan bırakıp gittiğini düşünecek."

Carlos, Bay Stella'nın dediklerinin doğruluğunu tarttı kafasında. Haklı olabilirdi ve şansını tekrar denemeliydi, eğer ki Lando onu gerçekten istemezse... o zaman hepten kaybolurdu ortalıktan.

"Onunla konuşana kadar gitmeyi düşünmüyordum ki zaten."

Umursamazca omzunu silkti esmer adam. Stella ona bilmiş bir gülümseme attı.

"Sinir bozucu bir insansın."

"Bilmediğim bir şey söyle."

Carlos, Lando'nun yanına dönmek için Bay Stella'nın yanından ayrıldı ve sevdiğinin ofisinin tarafına yöneldi. Artık bazı şeyleri netleştirmenin vaktinin geldiğini düşünüyordu.

NuncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin