(Aşkolarım teknik bir hatadan dolayı bölümü yeniden atıyorum.)
"Beş dakika içinde gözümün önünden kaybolmazsan..." Saçlarını kavradım.
"Yaptığım ve yapacağım hiçbir şeyden sorumlu olmayacağım."
Cazibe'nin korkulu bakışları daha çok sinirlenmeme sebep oldu. Verdiğim o süreyi hiçe sayıp Cazibe'nin saçlarını daha çok çekiştirdim.
"Ceylan!" Bekir'in sesini duyunca Pusat'a gerek kalmadan bakışlarımı ona çevirdim. "Sakın!" Bekir bir adım geriledi.
Kimsenin bir şey demeye cesareti yoktu. "Saçımı bırak!" Gözlerinde yaşlarla konuştu.
"Seni uyarmıştım." Daha sert çektim. "SENİ UYARMIŞTIM!" Pusat kenarda durmuş, mutlu ve gururlu bir şekilde beni izliyordu.
Zümrüt hala, Pusat'a döndü. "Pusat, bir şey yap! Öldürecek kızımı!" Pusat omuz silkti.
"Hala çok yorgunum ya. Kolumu kaldıracak hâlim yok." Pis pis sırıttı.
Elimi saçlarından aşağı indirip ensesine tırnaklarımı geçirdim. "Pusat'a olan bakışlarını, yaptığın şeyleri diğerleri biliyor mu?" Bekir hareketlendi. "Ne?" Güldüm. "Haberin yok muydu?"
Bekir, Cazibe'ye baktı. "Bu doğru mu?" Cazibe ağlamaktan konuşamıyordu. "E-eskidendi." Boğazını sıktım.
"Çok bile dayandım." Gözlerimi bürüyen sinir dalgaları daha fazlası için yalvarıyordu.
Babaannenin sesi duyuldu. "Yeter! Bitirin şu kavgayı!" Kafamı sertçe ona çevirdim. Yaşına hürmetten ve Bahadır amcaya olan saygımdan hiçbir şey demedim. O da zaten bakışımdan korkup susmuştu.
"Daha ileriye gitmeyeceğim." Korkulu gözleri az da olsa rahatladı. "Ama kocanı ve seni karşımda görmeyeceğim. Ben buradan gidene kadar."
Ensesinden geriye itip yere düşürdüm. Derin bir nefes alıp geri çekildim. Müge teyzenin sesi duyuldu. "Bahadır, bu evin tadı çoktan kaçtı. Gidelim." Bahadır amca, karısına hak verip kafasını salladı.
Sert adımlarla yukarıya çıktım. Odamda nefes alışverişleri yapıyordum. O saçlarını koparıp tek tek eline vermek istiyordum.
Arkamdan odaya Pusat girdi. Kapıyı kapattıktan sonra gururlu adımlarla bana doğru geldi. Elleriyle yüzümü kavrayıp dudaklarıma, dudaklarını bıraktı.
Sinirim bedenimi terk ediyordu sanki. Nefes almak için geri çekilip alnını, alnıma yasladı.
"Teşekkür ederim Pusat." Tekrar dudaklarıma uzandı.
O yapmıştı. Bu açıklamayı yapmasının sebebi Pusat'tı .Dün akşam yanımdan gidişini duymuştum.
Dudakları; yanağıma, burnumun ucuna, çeneme ve en sonunda alnıma gitti. "Ölürüm sana."
Geri çekilip ellerimi tuttu. "Sen neler yaptın öyle?" Elini, kendi kalbine attı. "Kalbim tekledi." Gülmeye başladım.
"Pusat, iyi ki varsın." Bir anda çok duygusallaşmıştım. "Seni gerçekten çok seviyorum."
Sıkıca sarıldım. "Benim kadar sevemezsin." Kalbinin tam üstüne kafamı koydum.
Nereden, nereye gelmiştik birlikte. Bir sürü kötü şey yaşamıştık. Şuan ise yan yanaydık. Pusat her şeyde benim yanımdaydı.
Odanın kapısı çaldı. "Gelebilir miyim?" Müge teyzenin sesi duyulunca Pusat'tan ayrıldım. Müge teyze içeri girince bakışlarında gördüğüm sevgiyi hissettim.
"Benim güzel kızım." Pusat'ı ittirip kendi bana sarıldı.
"Bana inandığın için teşekkür ederim, anne..." Son dediğim şeye gözleri dolu bir şekilde baktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/359320236-288-k925040.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köy Hayatı Mı?
RandomCeylan Su Taşkın, öğretmenlik görevini yapmak için Şırnak'a atanan genç bir kadındır. Sırf görevini yapmak için geldiği bu yerde hiç beklemediği garip olaylar olmaya başlar. Peki Ceylan kendisini bu olaylardan nasıl kurtaracaktır? Dışarıdan her ne k...