HASRET

231 24 5
                                    

Kolları arasındaki bedenin verdiği huzuru hayatında hiç kimse vermemişti Altun'a. Şimdi ise sardığı kolları arasında kendini kabul eden Veysel ile  yılların hasretini çıkarmak istercesine kokusunu içine çekti. Veysel ise yaşadığı an ne kadar utandırsa da kendini geri çekilmeye niyetli değildi. Gevşeyen Altun'un kollarından kendini çekerken şaşkın sevdiği  boynundan başını kaldırmıştı. Veysel Altun'un kolları arasında dönüp sevdiği adamın boynuna kollarını doladı. Ellerini yanaklarına uzatıp tutarak sakin bir öpücük kondurdu dudaklarına. Altun'un kolları Veysel'in belini sararken yavaş yavaşta belini okşuyordu.

" Altun ,"

" Hıı"

" Seni seviyorum hem de çok."

Altun alnını Veysel'in alnına dayadı. Artık onun yanında olmanın tadına varmışken uzak durması mümkün değildi ama şu an içinde tek hasreti sevdiğinin yüzüne değildi. Kollarını gevşeten Altun ile Veysel'in yüzü asıldı.

" İçeri geçip oturalım ceylanım, yoksa ben kendimi tutmakta zorlanacağım."

 Altun'un safça kendini ifade eden kelimeleri Veysel'in yüzüne geniş bir tebessüm olarak yerleşti. Vücudunu Altun'a iyice yaklaştırıp:

" Tutma kendini ömrüm neden tutuyorsun ki?" dediğinde Altun gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Amacı rahatlamak ve sakinleşmekti ama Veysel'in çok yakınında olmasından kaynaklı kokusu burnuna dolduğunda  bu pek de işe yaramadı.

" Yavrum zor zamanlar geçiriyorsun, ben sana destek olmak istiyorum ama ... yani ... beni de anla miniğim."

 Veysel hem şu anki haline hem de kendine minik demesine kıkırdarken başını eğen sevdiğinin yüzünü avuçları arasına alıp yüzüne hizaladı.

" Ben artık üzülüp ağlamak istemiyorum. Ben sadece senin kollarında bana tattırdığın zevk için göz yaşı dökmek istiyorum."

 Veysel'in cüretkar sözleri ile Altun aniden gözlerini kocaman açtı. Doğru mu duymuştu? Veysel onun mu olmaktan söz ediyordu. Kalbi deli gibi atarken Veysel kollarını indirip elinden tutarak Altun'un odasına doğru yöneldi. Altun hipnoz olmuş gibi onu takip ediyordu. Odaya geldiklerinde kendini zor da olsa durdurup:

" Yavrum yaşadıkların yüzünden kafan karışık sonra pişman..." cümlesi Veysel'in dudaklarına kapattığı parmaklarla kesildi.

" Bu anı çok uzun zamandır hayal ediyorum ve artık yaşadıklarım ya da başkalarının bana yaşattıkları yüzünden ertelemek istemiyorum." Altun duydukları ile ellerini sevdiğinin beline dolayıp dudaklarını dudaklarına kapattı. Artık durmak zamanı değildi. Kış geçmiş sevdasına bahar gelmişti. İkisi de ateşli öpüşmeleri  devam ederken odaya girdiklerinde zevkten gözleri kararmış ve dünya sadece ikisinin etrafında döner olmuştu.

................

Veysel yaşadığı zevkin ve girişindeki acının getirdiği mayışma ile sevdiğinin göğsüne daha da sindi. Hayal ettiğinin çok ötesindeydi Altun ile bir olmak ama Altun yatakta yayılmasına izin vermeden kollarını bacakları arasından geçirip tek hamlede kaldırdı Veysel'i. Veysel tiz bir çığlık atıp:

" Belin ağrıyacak aşkım." dediğinde güldü.

" Senin ki ağrıyor zaten gülüm , hadi banyo yapalım da sana krem süreyim." 

 Veysel Altun'un sözleri ile kızaran yanaklarını saklamak için sevdiğinin göğsüne daha da sindi. Birlikte banyoya giderlerken Altun'un titreyen vücudu güldüğüne dalaletti. Veysel'in de yüzüne huzurlu bir tebessüm yayıldı. Banyoya girdiklerinde sevdiğinin onu temizlemesine sakince izin verdi. Ardından odaya geçtiklerinde Altun Veysel'i yatağın yanındaki komidinin üzerine oturtup nevresimleri değiştirdi. Yenilerini taktıktan sonra sevdiğine kendi giysilerinden bir eşorfman ve tşirt verip kendi de giyindi . Yatağa yatıp birbirlerine sarıldıklarında çalan Altun'un telefonu ile ikisi de dikleştiler. Altun sevdiğinin başını yastığa koyup içeri gitti. Gördüğü dostu Turan'ın ismi ile bekletmeden telefonu açtı.

" Altun , evde misin?"

" Evet Turan ama sormadan söyleyeyim müsait değilim."

 Telefonun karşı tarafından bir süre ses gelmezken Altun endişelenmişti. Ama bu sessizlik çok sürmedi.

" Tamam kardeşim müsait olunca haber ver konuşalım biraz."

" Acil mi Turan"

" Bekleyebilir. Hadi eyvallah."

 Bu arada Veysel'in telefonuna da bildirim gelmişti. Veysel telefonu açıp bildirime baktığında kaşları havalandı. Aldığı haber onu ne kadar mutlu etse de bunu Altun'a nasıl söyleyecekti...

İMBAT (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin