"Sana dokunmak" dedi elinin tersi ile yüzümü okşarken, "günah işlemek gibi. Bile bile ateşe yürümek gibi. Ben gözümü kırpmadan o ateşe atlarım, ama sen yapabilir misin? Benimle yanar mısın Güneş?"
Hayatımı onun ellerine teslim ettiğimi bile bile, b...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkısı- Sinan Özen Evlere Şenlik 🎼
Selamlar! Bu ara yazma perilerim benimle, hazır vakit de bulmuşken hemen buraya koştum. Kısa ama çok tatlı bir bölüm oldu, düzenlemede bu ve bunun gibi bir çok güzel sahne okuyacağız. Keyifli okumalar! 🎀
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ağustos, 2019 İstanbul.
🌞🌙
Üzerimdeki ince, ipek elbisenin kumaşı tenimi karıncalandırırken, açık pencereden içeriye giren rüzgar, odadaki cehennem sıcağını biraz olsun yumuşatıyordu. Yatağın üzerinde tembel bir şekilde yuvarlanırken, bir taraftan telefonla uğraşıyor, bir taraftan da tabletimin ekranından merak dolu gözlerle konuşmamı bekleyen Selin'e laf yetiştirmeye çalışıyordum.
Fakat aklım, tamamen başka bir yerdeydi ve hayal dünyamda dönen film sahneleri, dudağımın kenarına küçük, aptal bir gülümseme yerleştirmişti.
''Eee'' dedi Selin, sabırsızca, ''yani öylece çekip aldı mı tokayı saçından? Hiçbir şey söylemedi mi?''
Bu sefer, saklamaya çalıştığım o gülümseme biraz daha büyüdü ve gözlerim, açık bıraktığım saçlarımın arasında gezerek, örgümün ucundaki kayıp fiyonku aradı.
Tam ağzımı açıp, konuşacaktım ki, Selin'in sabrı tamamen tükendi ve ''baştan anlat, en başından'' dedi, ''yine kesin bir şeyleri eksik anlatıyorsun.''
Bunu her söylediğinde, aklıma yeni bir detay geldiğinden, konuşmamız yaklaşık elli dakikadır aynı noktada dönüp duruyordu. Dudaklarımı birbirine bastırıp içimde uçuşan kelebeklerin etkisiyle büyüyen sırıtışı engellemeye çalıştım.
Olmadı.
Ağzım kulaklarına varınca, Selin'in de yüzünde önce imalı bir gülümseme belirdi, ardından da, incelen sesiyle, ''Güneş, hadi bak çatladım meraktan'' diye sitem etti.
