Decision to Stay

249 25 19
                                    


Not: Öncekilerine göre oldukça uzun bir bolum yazdim, umarim begenirsiniz.Oylarini ve yorumlarini bekliyorum, iyi okumalar 💜

...

Anna destek alabilmek adına elini duvara koymuştu.Onun burada, evinin kapısında nasıl olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.Genç kadın sanki omurundan bir buz küpü atılmışçasına titremiş, tüm bedeninden kanı çekilmişti.

"Lucas." diyebildi ilk seferde.Sesinin korku dolu çıkmasına engel olmak istemişti ancak sadece fısıldı gibi çıkmıştı kelimeleri.Ablasına dönen küçük çocuk ise neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.Mavi gözleri önünde duran adam ile ablasının arasında gidip geldi.

"Abla bu kim?"

Anna daha fazla ayakta dikilirse kardeşini tedirgin edeceğini biliyordu.İlk şoku atlatmak adına kendini telkin etti.

'Hiçbir şey olmayacak.Sadece konuşmak için burada.'

Genç kadın tuttuğu nefesi zorlukla geri verirken kahverengi gözleri kardeşine döndü bir kez daha.Onu telaşlandırmamak adına sımsıcak bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.Zorlukla yapmış olsa da küçük bir çocuğu kandırmak zor değildi. Adımları biraz ileriye gitti, elini kardeşine uzatarak onun elini tutmasını söyledi. Kahverengi gözleri , koyu yeşil gözlere dönerken konuştu.

"Okuldan arkadaşım ,Tom." dedi sahte bir şekilde.İlk defa onun ismini sesli söylemek kendine garip hissettirmişti.O Riddle'dı ve onun için hep Riddle kalacaktı. "Tom." dedi bir kez daha büyük bir sahtelikle. "Bu kardeşim Lucas."

Anna yemin edebilirdi ki, ona adıyla seslendiğinde Riddle'ın yüzündeki anlık değişimi seçebilmişti.Koyu yeşil gözleri olabildiğinden daha çok kararmış, bakışları buğulanmış, omuzları gerilmişti. Ona adıyla seslenmek sanki halaret ediyormuş gibi bir his yaratmıştı.

Ancak Tom Riddle eski sakinliğine birkaç saniyede geri dönmüştü.En az Malfoy kadar sarışın bir çocuk ona el sallıyor, sevecen bir şekilde gülümsüyordu.Gözleri kısa bir süreliğine genç kadına kayarken ikisinin hiç de benzemediğini düşünmüştü.İki kardeş olarak birbirlerinden oldukça farklı duruyorlardı.

"Merhaba Lucas." dedi Tom ise en az güneş kadar sıcak bir gülümsemeyle.Küçük çocuğun içine ufak bir su serpmiş, onu rahatlatmayı başarmıştı.Dizlerinin üzerine çökerken elini sağ elini ona uzatmış, onunla el sıkışmıştı.

Anna bu ikilinin tanışmasını sessizlikle izlerken araya girme ihtiyacı duydu. "Bizi biraz yalnız bırakır mısın Lucas. Bizim konuşacak bazı meselelerimiz var."

Küçük çocuk bir anda surat asarken yardım istercesine genç adama dönmüştü.İlk görüşte onu çok sevmiş olacaktı ki konuşmak için hazırlanırken Anna otoriter bir şekilde konuştu.

"Odana Lucas."

Küçük çocuk itaatle başını salladı, genç adama bir kez daha gülümserken merdivenlerden koşarak odasına doğru ilerledi.Anna bir süre kardeşinin gitmesini bekledi, oda kapısının kapanma sesini duyduğunda ise dikkatini karşısında duran adama verdi.Onun suratında alaycı bir ifade görmeyi beklemiş ancak oldukça farklı bir çehreyle karşılaşmıştı.

"İçeri girebilir miyim?" diye sordu Riddle nezaketle.Artık Hogwarts'ta değillerdi, baş başalardı ve bu sahte tavırları sürdürmenin gereği yoktu.Fakat içinden geldiği gibi davranıyordu, karşısındaki kadını ürkütmek istemiyordu.

Anna'nın gözleri vestiyerde duran asasını buldu.O bir reşitti, okul dışında da büyü yapabilirdi.Aynı kuralın Riddle için de geçerli olduğunun farkındaydı.Fakat asasını eline almaktan vazgeçti.Onu kışkırtarak kendisini daha fazla tehlikeye sokacağını biliyordu.İyi bir ev sahibi rolünü oynamayı uygun görmüş, eliyle ona içeriyi işaret etmişti.

Master of None//Tom RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin