Now or Never

120 19 20
                                    

Koridorlar boş, Hogwarts'a eskisine kıyasla sessizliğe bürünmüştü.Okulun son haftaları olduğu için bazı öğrenciler erkenden izin alıp evlerine dönmüştü.Son sınıflar ise bitirme sınavları ve akşama düzelenecek mezuniyet balosundan dolayı son zamanlarda yoğunlardı.

Anna'nın gözleri panoda asılı olan listede dolanadı.Zorunlu olmayan ancak bir seherbaz olmak için gerekli olan o zorlu sınavın sonuçları belli olmuştu.Her zamanki gibi sınıf birincisi olan Tom listenin en başındaydı, burada da liderliği elden bırakmamıştı.Listenin geri kalanı Ravenclaw öğrencileriyle, ve birkaç Slytherinliyle doluydu.En yakın arkadaşı ise listenin ortalarında yer alıyordu, bir seherbaz olmak için yeterli puanı almıştı.

Genç kadın ise sınava bırak girmeyi, kaydolmak için ismini bile yazdırmamıştı.Berbat bir büyücüydü, bunu çoktan kabul etmişti, seherbaz olmak gibi bir isteği yoktu.İşin aslı Anna, elinde olsa bu saçma dünyadan sıyrılıp bir muggle gibi yaşamayı tercih ederdi.Tüm bu kargaşanın içinde, ona yargılayıcı bakışlar atan aptal büyücülerden artık bıkmıştı.Kardesini yanına alıp, temiz bir sayfa açmak istiyordu, en başından beri de amacı buydu ancak yaptıklarının bedelini bir şekilde ödemek zorundaydı.

Riddle'a yardım ederek.

Anna derin bir nefes aldı, aklından geçen cümleyi bir kez daha tekrarladı.Riddle'a yardım etmek. Ruhunu bölerek sonsuz bir yaşama sahip olmak isteyen adama idealleri doğrultusunda yol göstermek.Daha sonrasında bir kenara atılmak.Merlin biliyor, genç kadının kalbinde Tom'a karşı en ufak bir güven bulunmuyordu.Onun kendisine gözünü kırpmasan harcıyabileceğinden emindi.İşler ters giderse ispiyonlanabileceğini, üvey babası yerine Azkaban'a kendisinin gideceğinin farkındaydı.

Kahverengi gözleri istemsizce kapandı ve olanları düşündü.Bu dönemin başından, okulun sonuna kadar geçen zamanda Riddle ile olan iletişimleri zihninde dolanıyordu.İlk birkaç soğuk bakışlar, laf dalaşları, karşılıklı atışmaların yerini basit fiziksel temaslara, bu ufak temasların yerini dudakları kapanan dudaklar olmuştu.Onu her öpüşünde genç adamın büyük bir hırsla bedenini tutan elleri, kıyafetinin kumaşına sıkıca sarılması, tutkusunu belli etmemek için yeşil gözlerini ondan kaçırmasını hatırladı.

Anna sonunda farkına vardı.Riddle tarafından sevilmiyordu.Zaten hayatı boyunca sevgi görmemiş bir adamdan merhamet beklemek yalnızca aptallık olurdu.Ancak akışı bozan tek şey Anna'nın yumruklarını sımsıkı sıkmasına, tırnaklarını etine geçirmesine sebep olmuştu.

"Ne düşünüyorsun böyle?"

Kahverengi gözler açıldı, karşısında Ravenclaw'ın biricik öğrencisi Henry'i buldu.En yakın arkadaşının birkaç ay sonra eşi olacak bu genç adama ne gariptir ki Emma'da  daha cok güveniyordu.Henry diğerlerine kıyasla aklıyla hareket eden, duygularını kontrol eden ama aşkını da saklamayan biriydi.Bu yüzden aşık olduğu kadına evlenme teklifi etmekte beklememişti.

Anna ona sıcak bir gülümseme sundu, başıyla panoyu işaret etti. "Hepiniz seherbaz olabileceksiniz.Bakanlığın barajını sınava giren bütün öğrenciler geçmiş."

Henry gülerek panoya doğru yaklaştı, işaret parmağını listeye götürdü. "Yine de Riddle'ı geçememişiz.Lanet adam sürekli zirvede."

Tepkisi Anna'yı zorlukla gülümsetti.Tom'un en zirvede, sürekli yalnız olması artık metaforik bir şakadan ibaret değildi.Ona yetişebilen, yanında durabilen eş değer kimse kalmamış, herkesi elemine etmişti. Snna sesini çıkarmazken sırtını duvara dayamış, sessizce dışarıyı izlemeye başlamıştı.

Henry ise sevgilisinin en yakın arkadaşına baktı.Anna'nın bu derin düşünceli halinden pek hoşnut kalmamıştı.

"Ne düşünüyorsun böyle?"

Master of None//Tom RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin