30. İntikam

2.7K 239 106
                                    

İyi okumalar.

Bu kitap çocukluğunu yaşayamamış
çocukların kitabıdır.

Yorumlar azaldığı için sınır koyacağım. 100 yorum ve 200 oy olunca yeni bölümü yazmaya başlayacağım.

Yorum ve oylarınız gerçekten beni motive ediyor ve emin olun ki cevap veremesem de yazdığınız yorumların çoğunu okuyorum.

******

Cenk Hancıoğlu,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Cenk Hancıoğlu,

Bir kelime üç harf ABİ. Demişti. Abi olmuştum. İlk defa kendimi bir işe yarar hissediyordum. Kalbim çıkacaktı. Bu kelimenin bendeki etkisini bilseydi, hala der miydi? Desindi. Abi desin. O güzel ağzından, onları duyuyayım.

Mutluluktan ne diyeceğimi bilemedim, göz pınarlarım dolmuştu. Ağlamamı görmesini istemiyordum. Yanından uzaklaşarak dışarı çıktım. Soğuk hava yüzüme gelince biraz daha iyi hissettim. Nefes alıp verdim. İyi olmalıydım. Kendimi yavaşça telkin etmeye devam ettim.

Bana doğru gelen adım sesi duyuyordum, kokusunu getiren rüzgarla Ayça olduğunu anladım. İçimde onunla büyük bir savaş vardı. Kamp gününde duyduklarımdan sonra ondan istesem de uzak kalamıyordum ama o, benim aklımı daha önceden karıştırmaya başlamıştı.

(Yaşanan olay Aden daha hayatlarına girmeden önce oluyor)
İşyerine yakın restoranta arkadaşlar ile yemek için gitmiştik. Karşımda iş yerinden arkaşım Beril ile İsmail, yanımda da Elif vardı. İsmail ve Beril ile okuldan arkasaştık ama Elif ile burada tanışmıştık.

"Ee nasıl gidiyor hayatınız?" Berilin sorusu ile gülerek ona baktım. "Ben sapım ve sap olarak devam edeceğim," dedim ve hepsi güldü.

"Benim için her kadın birer potansiyel, ne zaman aşık olurum onu bilmiyorum işte," İsmail oldukça çapkın ve kadınlarla flört etmeyi seven biriydi. Hayatımda hiç böyle olmamıştım. Lise de bir ilişkim olmuştu ve yaklaşık iki sene sürmüştü. Başka şehire taşınmışlardı ve yaşımızın küçüklüğünden kaynaklı da ilerlememişti.

Üniversitede de ise Gül'e aşık olduğumu sanmıştım. Onunla mutlu olduğumu, geleceğimiz olacağını düşünmüştüm ama olmamıştı. Beni tamamen aşktan soğutan bir olay olmuştu. Kalbimin kapılarını kapatmıştım. Güvenim sarılsılmıştı. Bir daha birini seveceğimi hiç düşünmüyordum.

"İyi misin?" Elif'in omzuma dokunarak beni uyarmasıyla, omzumun üzerinden ona baktım. "İyiyim, biraz dalmışım."dediğimde bana anlayışla bakıp, gülümsedi. Bakışlarında bir anlam vardı ve ben bunu istemiyordum. Ona benden gelecek bir sevgi, ilgi yoktu, bile bile üzülmesini istemiyordum. Ona çok baktığımı farketmem ile bakışlarımı çevirdim ve uzun zamandır görmediğim kişiyle göz göze geldim.

Kıvırcık saçları, büyük gözleri ile karşılaşınca derince yutkundum. Beni görmeyi o da beklemiyor olacak ki şaşkınca bana bakıyordu. Değişmiş miydi? Büyümüş müydü? Yoksa hala aynı Ayça mıydı? En son ki haline göre saçları oldukça uzamıştı. Küçücük yüzü, inatçı kıvırcıklarının arasında kalmıştı. Kırmızı dudakları ise çok.... Ne oluyordu bana, Ayça'ya ilk defa böyle baktığımı görüyordum.

Kelebeğin Uykusu / Gerçek Aile Serisi 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin