RAHNÜMÂ

Final

Enes birkaç gündür iyi değildi. Mehmet'in dosyasını araştırmıştı. Trafik kazası süsü verildiğini düşünüyordu. Mehmet trafik kazasında hayatını kaybetmişti.

Enes arşivden bulduğu dosya ile günlerdir bu kazanın görüntülerini arıyordu. İçini kemiren şüpheler uyku bile uyumasına izin vermemişti. Uykulu gözlerle masanın üzerinde ki binbir çeşit evrakla boğuşuyordu. Alper'in sesiyle kendine geldi.

" Azıcık sakinleş be kardeşim. Bak akşama sevdiğin kıza kavuşuyorsun."

Akşama Ebrarla sözleri olacaktı. Eniştesi doğru söylüyordu. Kendine gelmesi gerekliydi. Gün doğmadan neler doğardı. Hem Aykut araştırmaya devam ediyordu.

" Haklısın be eniştem. Fazla kaptırdım sanırım."

Aklı Mehmet'in dosyasında kalsada Merhem Hanımına kavuşmanın heyecanıyla şubeden çıktı.

***

Süleyman ve Ayşe daha düne kadar tek çocukları Zehra ile yaşarken, bugün geldikleri nokta çok başkaydı. Zaten oğulları gibi gördükleri Alper damatları olmuştu. Bir kız ve bir oğlumuz var diye düşünürlerken Enes'in yaşadığı ortaya çıkmıştı. Tam bir aile olmanın şükrünü yaşamaya başlamışlardı.

Zehra ve Alper'in çocukları olacaktı. Torun geliyordu. Sevinçten ne kadar ağlamışlardı. Birkaç gün sonra da Ebrar'ın annesi Berilden hayırlı cevap gelmişti. Şimdide Ebrar kızları olacaktı.

Kocaman bir aileleri vardı artık. Koskocaman...

Rabblerine ne kadar şükür etseler azdı.

Berilden kız istemek Ayşe'nin asla aklına gelmezdi. Gülüp geçerdi. Oysa şimdi kızı gibi gördüğü Ebrar içeride onlara kahve yapıyordu. Oğlu heyecandan yerinde duramıyordu.

Ebrar ve Zehra da mutfakta kahve pişirme derdindeydiler.

" Ya Teyze oluyorum. O kadar mutluyum ki." diyen Ebrar bir yandan da kahveyi karıştırıyordu.

Üzerinde su yeşili bir elbise vardı. Enes de lacivert takım elbise giymişti.

"Biz de Teyzesi.
Kavuşmak için gün sayıyoruz,
Eeee Abimin kahvesi nasıl oluyor bakalım Ebrar hanım?"

Zehra bir yandan hamileliği ile ilgili konuşurken öte yandan Abisinin onu tembihlemesi üzerine kahveye girecek yabancı maddelerin nöbetini tutuyordu.

" Mix bir karışım yapmayacağım ama bal da katmayacağım." diyen Ebrar gülümseye devam etti.

" Yaaa nasıl yani? Abim fena ters köşe olacak desene,  Dayımıza acı kahveler mi yapıyorlar annem." diyerek bir yandan da karnını okşuyordu.

" Kız kötü bilmesin çocuk beni. 2 ay sonra cinsiyeti öğrenince ona tokalar alacağım."

" İçime kız doğuyor da. Enes erkek diyor ben kız bakalım ne olacak."

Ebrar konuşurken bir yandan da Pişen kahveyi özel fincana döküyordu.

" İşte hazır." diyerek sunum tepsisinde ki bol köpüklü kahveyi Zehra'ya gösterdi.

" Maşallah maşallah." diyerek gülümseyen Zehra, Ebrar içine birşey katmayınca " Kıyamadı herhalde!"  diye düşündü.

Oysa Ebrar kahveyi tuzla pişirmişti.

Enes dört gözle kahvesinin gelmesini beklerken " Herkes ters köşe olmuş şekerli kahve içmiş olurum hepsi bu." diye düşünüyordu. Ebrar kapıda tepsiyle görününce kalbi heyecandan çok hızlı atmaya başladı.