15.Bölüm

614 56 130
                                    

Emel Işık : Arkadaşlar merhaba. Çok yakın bir arkadaşım bağış gecesi düzenliyor. Hepiniz davetlisiniz.

Aleyna : Olur geliriz.

Nisa : Bağış mı aaa?

Merve : Yaaa nerde olacak.

Sare : Ay çok güzel birşeye vesile oluyorsunuz.

Mesajları okuduğumda hemen herkesin katılacağını gördüm. Şaşkındım. Şaşkınlığım Emel Hanım'ın böyle birşey yapması idi.

Emel Işık : Adresi gönderirim size. Çok önemli arkadaşlar. Bir kişi bile çok şey ifade ediyor. Gelecek kişiler bugün bana ulaşsın lütfen.

Emel Işık : Unutmayın bağışlarınız çocuklar için...

Gitmek istemiştim. Kızlar da gidecek gibi duruyordu. Annemlerle konuşup karar verecektim.

***

Alper Enes'in söyledikleri ile şaşkınca kalakaldı.

" Yardım edemem!" dedi net bir ifadeyle. Yüzüne bakmıyordu kardeşinin. Bakamazdı. Anlar diye korktu. Gözünde onu görür diye korktu.

Enes bir süre bekledi. Tepkisiz kaldı. Hani gülmek istersiniz de ortam müsait değildir ya, ama tutamazsınız kendinizi işte o hesap. Enes de zorladı ama tutamadı kendini. Kahkahayı patlattı.

" Alper Kayaaaa Alper Kayaaa sen yok musun sennn.. kıskandın lan dimi."

" Evet kıskandım." dedi Alper başını kaldırmadan. Enes ise çok yanlış anlıyordu meseleyi.

" Anladım zaten de konduramadım. Oğlum bu kız senin kardeşin değil neticede. Tamam sen abilik taslıyorsunda kusura bakma ama sana söz hakkı düşmüyor. Hem sen erkek tarafısın lan. " derken yüzünde alaylı bir gülüş hâkimdi.

" Eness" diyerek söze girmeye çalışan Alperin omzuna bir tane geçirdi.

" Tamam lan tamam. Yardım etme. Zaten Enes Mertoğlu işini tek başına halleder. Şimdi sen romantizmden de anlamazsın. Olacak işi yokuşa sürersin falan. "

Alper ayağa kalktı ellerini saçlarına geçirdi. Odanın içinde birkaç kez yürüdü. Derin nefes aldı ve nihayet konuştu.

" Enes bir dur Allah aşkına ne diyorsun sen." dediğinde Enes hâla kendi kendine konuşuyordu.

Alper ise boğulacak gibiydi. Bazı şeyler zor geliyordu artık. Bunalmıştı.

" Ben gideyim. Bir şeye ihtiyacın var mı?" Dedi birden. Zaten kalkacaktı.

" Yok sağol. Yemek için Sare Teyzeye teşekkürlerimi iletirsin."

" Ne demek. Birşeye ihtiyacın olursa ararsın. Hadi Allaha emanet ol." diyerek kapıya doğru ilerledi.

" Sende kayınço"

" Fesuphanallah bu nerden çıktı."

" E abisi olduğuna göre kayınçom oluyorsun." diyerek gülmeye başladı Enes.

Hiç rahat durmuyordu. Hep bir munzurluk... Hep bir eğlence. O da böyleydi işte.

***

Emel : Davetliler listesini sana atıyorum. Belki sabıkalı birileri vardır. Gözüne çarpar falan. Ona göre gelirsin.

Alper : Gelmeyeceğim.

RAHNÜMÂ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin