Bol bol yorum yapmayı ve yıldıza basmayı unutmayın. İyi okumalar.
🌙🌙🌙
Bellatrix yıllarca bedenimde sesizce yaşamıştı. Onunla yaşadığım süre boyunca benliğinden haberim yokken o kadar sukut ve sinsilikle kendini gizlemiştiki, bir dönem onun gerçekten masum ve itibar sahibi mahdur bir bir kadın, anne olarak düşünmüştüm. Fakat Bellatrix asla masum ve mahdur değildi.
O iktidar sahibi şeytan bir anneydi sadece. Diaboli ile sevişip hamile kalana kadar kendini gizlemiş, ardından ilk olayda kendini göstererek gereksiz şovlarla varlığını belli etmişti. Ben bu savaşa girmiyecektim. Kararım belliyken sırf intikamı için bedenimi ele geçirip zorla savaşa dahil etmişti beni.
Rafeal veya Hekate ile doğrudan bir münakaşam yokken, reankarnemin Bellatrix olması onlar için bile sarsıcı olmuş, oklarını Diaboli'den bana çevirmişti. Ben onlarlar için hep bir tehtitt idim.
Benim ruhum güçlüydü. Geçmişte yaşadığım şeyleri benliğim bilmiyordu. Fakat ruhum ordaydı. Asıl tanrı Afra'yı yaratmamıştı. Bir dönem sadece Bellatrix'dim. Fakat ne zaman Bellatrix ölüp Araf'a gittiğinde Afra doğdu.
Nedendir bilinmez o paylaşmak için benim bedenimi seçti. Aynı avatar gibi. Aang* hiç bir zaman avatar olmak istemedi fakat ondan önceki avatarlar ruhlarını yaşatmak için Aang'i seçti. Bellatrix'de öyle yaptı işte. Ruhunu yaşatmak için beni seçti. Ne büyük yanılgı ama.
Bellatrix Yin iken benim benim Yang olduğumu düşünmüştü. Ben hiç bir zaman Yang değildim. Ben hep nötrdüm. Hep istediği gibi. Saf iyilik veya kötülük değildik. Ama o Araf'da kaldığı sürece iyiliğini kaybetmişti. Saf kötülük olarak girdiği bu bedende onu karşılayan saf iyiliği hiçbir zaman bulamadı. Ruhum hep dengesizdi.
Şuan o yokken anlıyordum ki aslında, düşüncelerimi kirleten beni hep empati yoksunu bir mahlukat haline getiren Bellatrix olmuştu. Fakat ben böyle yaşamaya o kadar alışmıştım ki, sonraki hayatımda eminim Yin'im olmadan bile kötü düşüncelere sahip, acımasız ve empati yoksunu bir cadı olmaya devam edicektim. Evet ben nötrdüm. Çocuklarım hariç herkese.
Bellatix gideli iki gün olmuştu ve ben iki gündür bunları düşünüyordum. Bu sabah ise Diaboli kafamı yaklaşan taç giyme törenimle bulandırmıştı.
Diaboli eğer dünyada olsaydık etmesi gereken evlenme teklifini etmeye kesinlikle karşıydı. Ona göre bu gayet bayağan ve sıradışı bir durumdu çünkü evlenmek isteyen iki insandan erkek olanı neden bir teklif sunuyor ve kabul ettirmek için nerdeyse taklalar atıyor anlamıyordu. Ben ise inadına sürekli olarak ona açıklama yapıyordum.
"Önemli olan, düşünmek ve bir nevi tek taşı takma merasimi düzenlemek Diaboli bunun emperyalizmle ilgisi ne saçmalaya başladın artık. " üstümü çıkartmış iç çamaşırlarımla dert anlatıyordum ona bir yandanda kıyafet arıyordum kendime. "Tek taş dediğin şey bir taş, ve icat edip insanlara sattırıp sınıf farkını ortaya çıkaran adama emperyelizmi mi anlatıyorsun sen?"
Diaboli keyifli bir kahkaha attı. Ordan bakınca bir nevi haklı sayılırdı gerçi. " Ahh cadılar aşkına, nerden geldik biz bu konuya. Ya ben teklif falan beklemiyorum sonuçta bu anlaşmalı bir evlilik. " burnumdan solurken sonunda büyük beden rahat bir elbise bulabildim.
Tabikide Diaboli'den önümde diz çökmesini beklemiyordum ama sonuçta bir dünyalıydım ve bu dünyada bir gelenekti. Boşanma gibi bir durumumuz ilerde olur muydu bilmiyorum fakat eğer boşanırsak kimse Şeytanla ters düşüp eski karısıyla evlenmek istemezdi. Bu benim tek şansımdı ve ben düğünsüz, gelinliksiz sıkıcı bir taç giyme töreniyle gelin olup gidicektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA AYİN +18
FantasiHamile kalmak için sayılı günlerim varken ya güçlerimi kaybedicektim ya da Şeytan'dan bir çocuk yapıcaktım. Bende Şeytan'ı seçtim. 🌙🌙🌙 İnatçı bir Cadı... Kurnaz bir Şeytan... Hekate cadıları lanetlemişti. Diaboli ise lanete rahmen Afra'yı seçmişt...