YANGIN

780 92 10
                                    

 +18 SAHNELER İÇERİR!!!!      

Hayatımda acı ile tanışmış olsam da zevk ve mutluluk yaşamıma çok az uğrayan duygulardı. Ama hiç bir acı sevdiğini kaybetme korkusuna benzemediği gibi hiç bir zevk de sevdiğinin dokunuşunun verdiğine benzemiyordu. Kanepede kucağında oturduğum adamın sadece ufacık dokunuşları ve dudaklarımı açlıkla öpüşü bile kendimden geçmeme yetmişti. Bu duyguyu tarif edecek doğru kelimeler ne yazık ki benim lugatımda yoktu. Ellerim sevdiğimin ensesinde , sevdiğimin ellerinden biri belimde diğeri baldırımı okşarken duyduğum haz beni bulutlara çıkarmaya yetmiş artmıştı bile. Sonunu getirip onunla bir bütün olmak istediğim için kendimi tutmaya çalışsam da ilklerimi vermeyi düşündüğüm adam sadece dokunuşu ile beni boşalmanın kapısına getirmişti.

 Zor da olsa kendimi sevdiğim adamın dudaklarından ayırıp nefes nefese alnımı alnına dayadım.

" Gülüm odaya geçelim" 

 Zar zor çıkan sesim ile söylediklerimi başıyla onayladığında nefes nefese kucağından indim. Hala belimde olan eli gevşediğinde hissettiğim boşluğu hayatımda hiç yaşamamıştım. Ben kucağından indiğimde  ayaklanıp elimi tutarak beni yatak odasına yönlendiren Akın'a sorgusuz sualsiz itaat ettim. Odaya girdiğimizde dudaklarıma nazikçe bir öpücük kondurup kararmış gözlerini gözlerime dikti.

" Emin... misin? Bekleyebili .... rim."

 Cevabı kazağının ucundan tutup üzerinden tek seferde çıkardığımda verdim.

" Eminim."

 Açığa çıkan üst vücudundaki her bir yaradan öpmek istesem de şimdilik sadece ellerimi vücudunda gezdirmekle yetindim. Yavaş yavaş eşorfmanının kemerine geldiğimde tek seferde lastiğini kavrayıp eşorfmanı kalçalarının altına indirince gerisini bana bırakmadan kendi halletti. Elini yanağıma atıp dudaklarımı dudaklarına hapsederken o da kazağımın eteklerine parmaklarını geçirip tek seferde çıkararak odanın köşesine fırlattı. Dudaklarını dudaklarımdan ayırıp elini çenemin altına yerleştirip  gövdemi yatakla buluşturduğunda baygın bakışlarımla ona itaat edip sırt üstü yatağa kendimi bıraktım. Tek ayağını dizinden kırıp bacaklarım arasına yerleştikten sonra dudakları vücudumu keşfe çıkmıştı. Yavaş yavaş kasıklarıma geldiğinde parmaklarını benim eşofmanın lastiğine sarıp  iç çamaşırım ile birlikte aşağıya indirdi. Bunu yaparken kasıklarıma bıraktığı öpücükler artık tutamadığım inlemelerimi ortama bırakmamı sağladı. İşi bittiğinde aletime dudaklarını dürtüp başını ağzına aldı. İşte yıldızları o an tam olarak görmüş oldum. Ben derin bir şekilde inlerken o da aletimi ağzına alabildiği kadarı ile almış ağır ağır git gel yapmaya başlamıştı.  Bir anlığına aletimi bıraktığında altında kalan son parçadan da kurtulup tekrar aletimi ağzına almıştı.

 Akın heybetli bir adamdı , onun haşmetlisi de kendi gibi heybetliydi. Ama ben de ufak tefek bir adam değildim, bu nedenle aletimin hepsini alamamış alamadığı kısımları eli ile çekmeye başlamıştı. Ama bunu daha fazla uzatmadan geri çekildiğinde tüm vücudumun titrediğini hissettim. Dirseklerimin üzerinde doğrulduğumda yatağın yanındaki çekmeceden bir poşet çıkardığını gördüm. Poşeti açıp içinden krem tüpüne benzeyen bir tüp ve bir kutu çıkardı.

" Balım , laz gülüm emin misin? Zevk alacağına garanti veririm ama canın da yanacak."

" Ben ... acıya .. ta limliyim .. endişelenme de ... gel artık."

 Dudaklarında çapkın bir gülüş oluşurken tüpü açıp içindeki saydam sıvıyı parmaklarına doldurduktan sonra temiz eli ile baldırımın birini kavrayıp öperken:

" Gevşe bir tanem ilkin olduğu için biraz zorlayabilir, dayanamazsan söyle seni beklerim." dediğinde başım ile onaylayıp kendimi yatağa bıraktım. Parmakları girişime masaj yaparken o da baldırıma ve kasıklarıma öpücükler konduruyor, bazen de ufak ısırıklar atıp ısırdığı yerleri öpüyordu. Bana verdiği zevkin etkisi ile kendimi bıraktığımda içime giren ilk parmak ile belim gerildi , yavaş yavaş parmağı ile daireler çizerek girişimi alıştırdıktan sonra ikinci parmağını da işin içine katıp  makas hareketi ile girişimi genişletmeye başladı. İri parmakları canımı yaksa da parmaklarına eşlik eden öpücükleri bana girişimdeki acıyı unutturuyordu. Çok geçmeden üçüncü parmağını da işin içine kattığında aletimi de ağzına almıştı. Hangisine odaklanacağımı şaşırmış bir şekilde inlerken içimden çıkan parmakları ile hissettiğim boşluk ne zaman tutuğumu bilmediğim nefesimi bırakmamı sağladı. Ama çok sürmeden girişimde hissettiğim baskı ve doluluk hissine eşlik eden acı ile  dişlerimi sıkarak inledim. Bacaklarımdan birini omzuna atarken diğerini yana doğru açıp kendini içime doğru itmeye başladı. Hissettiğim acı kısa bir süre sonra anlık bir temas ile zevk dalgasına dönüşürken gözlerim yaşarmıştı. Yüzümde nasıl bir ifade oluştu bilmiyorum ama duyduğum " Buldum" kelimesi ile hareketlerini hızlandırırken boştaki elini aletime sararak  çekmeye başladı. Aldığım zevk ikiye katlanırken artık inlemelerimiz birbirine karışmıştı.

 Çok sürmeden ben Akın'ın eline geldiğimde o da çok sürmeden boşalmış  ardından  başı boynuma gelecek şekilde gövdesini bırakmıştı. Rahatlamış vücudu ile  içimden çıktı ve ayaklandı.

" Laz gülüm temizlenelim hadi."

 Vücudumda zevkin ve acının verdiği yorgunluk ile kendimi bırakmıştım. Akın'ın odadan çıktığını duysam da yerimden kımıldayamadım. Çok sürmeden içeri geldi ve elini kolumun altından geçirip beni doğrulttu.

" Canım kalk hadi, banyoyu hazırladım yıkanıp temizlenelim sonra uyursun."

 Akın'ı ikiletmeden yataktan kalktığımda kolumu omzuna atıp bir elini de belime sararak beni banyoya taşıdı. Beni dikkatle banyodaki kürsüye yerleştirdikten sonra suyu koyduğu kovaya tası daldırıp beni yıkamaya başladığında onu durdurmak istedim.

" Ben yaparım" 

 Ama Akın izin vermeyip beni dikkatle yıkarken kendi de yıkandı ve birlikte banyodan çıktık. Beni sardığı bornoz ile yatağın yanındaki koltuğa yerleştirdikten sonra çarşafları çıkarıp kirliye attı. Ardından yeni çarşafları dikkatle yerleştirdi. Ben de bu arada rahatlamış olduğum için dolaba topallayarak da olsa  yetişip ikimize de kıyafet çıkardım. İç çamaşırımı giydiğim sırada beni durdurdu.

" Uzan yüz üstü sana krem sürelim yoksa yarın ağrın daha çok olur."

" Ben ederum"

Akın kıkırdayarak beni yatağa götürdü.

 "Yavrum , Hamsi gözlüm arkanda kolun mu var ki sen hallediyorsun? Bırak kendini bana ve  uzan." dediğinde itiraz etmeden yatağa uzandım. İç çamaşırımı indirip kalçama ve girişime masaj yaparken başımı yatağa gömdüm. Zira hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım. Akın ise bir bebekle ilgilenir gibi benimle ilgilendi.

" Gerek yok di? Sen de yorildun."

" Bak güzelim ben senin yerinde olduğumda beni öylece bırakacak mısın?"

" Olur mi oyle şey."

" E o zaman bırak da bebeğimle güzelce ilgileneyim. Sen de zamanı geldiğinde benle ilgilenirsin."

 İma ettiği şey ile kan yanaklarıma çıkarken yüzümü daha çok yatağa gömdüm. Kendimi ilk gecesini yaşamış taze gelin gibi hissediyordum. İşi bitince giyinmeme yardım ettikten sonra kendi de giyinip yatağa düzgünce yatmamızı sağladı. O kadar yorulmuştum ki başımı göğsüne gömüp gözlerimi kapattıktan sonrasını hatırlamıyordum. Hayat bana hiç ummadığım bir zamanda hiç ummadığım hatta hayalini bile kurmadığım bir sevdanın kapısını açmıştı. Acısıyla tatlısıyla yaşamaktan mutlu olduğum bu sevdamı neler beklerse beklesin yanımda sevdiğim ve beni seven bir adamla yürüyecektim ki daha başka ne isteyebilirdim ki?....

LAZ ÇAVUŞ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin