6 - Matem Dolu Cennet

4K 297 183
                                    

ben bu bölümü sarip sarmalamak koynumda saklamak istedim..

iste oyle bir bölüm

-

Taksicinin açtığı radyoda çalan Azer Bülbül türküsü eşliğinde son derece sakin ve arabesk bir yolculuk oluyordu.

Yanımdaki deliye baktım, cama dirseğini yaslamış yumruk yaptığı elini yanağına koymuş dışarıyı izliyordu. Dudaklarının hafifçe kıpırdandığını ve Azer Bülbül'e eşlik ettiğini fark ettim.

"Bu gece karakolluk olabilirim, yar ben belanın ta kendisiyim." kısmında kendini kaptırarak başını sağa sola salladı, gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırmak ve diğer tarafa dönmek zorunda kaldım.

Hayatımın en boktan ve stresli anlarından birinde bile güldürebiliyordu. Değişik herif.

Dizlerimin üstünde duran telefonumu alıp belki de beşinci kez Ceyda'yı aradım. Yine uzun uzun çaldı ama açmadı.

Artık telaşlanmaya başlıyordum.
"Bu, Kerem..." dedim, derin bir nefes aldım. Başını bana çevirdi Alper.
"Tekin biri midir? Ceyda onunla çıkmış, haber alamıyorum."

"Kerem mi?"
Yüzündeki ifadeden bir halt anlaşılmıyordu.

"Kim oluyor Kerem?"

"Milli takımın ilk 11'ini bile bilmeden o kutlamaya gelirken hiç utanmadın mı?"
Taksici amca duymasın diye kısık sesiyle konuşuyordu. Yüzünü cama gömme sebebi de aynıydı muhtemelen. Beyefendi tanınma kaygısı taşıyordu.

Pabucumun topçusu.

"Yok, utanmadım." diyerek yanıtladım sorusunu. Aslında utanıyordum, o ayrı mevzu.

"Kerem de futbolcu yani..." diye mırıldandım kendi kendime.

"He, öyle." dedi alayla.

"Kapa çeneni tamam, bir şey sormadım say."

Gökten milli futbolcu yağıyordu, biri bana, biri Nildeniz'e, biri de Ceyda'ya düşmüştü. Fıkra olarak dinlesem bu hikayeye çok gülerdim.

Alper de güldü ama benim kafamın içindeki fıkraya değil, ona olan sinirime.
"Hem soruyorsun hem kapa çeneni diyorsun. Karar ver, hangisi?"

"Arkadaşım için endişeleniyorum."

"Endişelenmee..." dedi başını geriye atıp koltuğa yaslarken. "Kerem'leyse hiçbir şey olmaz ona. Hem de hiçbir şey."

Hiçbir şeyi vurgulamasına anlam veremedim. "Niye bu kadar eminsin? Gay falan mı?"

Püskürmeli güldü. "Kızım, deli misin nesin?" Dedi gülüşüne bulaşmış hayretle.

Kaşlarımı çattım. "Asıl sen homofobik misin, ne varmış sorumda?"

"Değilim fobik falan ama sen de yani... Kerem düzgün adamdır, onu diyordum. Tuttun hemen top yaptın herifi."

Yüzüm buruşurken yine ondan başımı çevirip cama döndüm. Topmuş, medeniyetsiz. Kendi kendine devam etti. "Ciddi diyorum, merak etme arkadaşını. Bir şey olmaz."

"İyi, tamam."

Uzun bir sessizlik oldu. Bakışlarını yüzümde hissediyordum. Açık camdan esen rüzgar, bu gece fön çekmeye üşendiğim kıvırcık saçlarımın iyice dağılmasına sebep olurken bir elin uzanıp yanağıma dokunduğunu hissettim.

"N'apıyorsun?" dedim hafif aralık dudaklarıyla gözlerini kırpmadan bana bakan adama. Parmağının ucundaki saç tellerini yüzümden geriye çekiyordu. "Gökdeniz..." dedi sayıklarcasına.
"Deniz kızı mısın, melek misin, peri misin nesin sen?"

DelibalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin