Ertesi gün hemşire beni bir odaya getirmişti. Büyük bir masa onun önünde iki tane sandalye ve iki sandalyenin arasında bir tane küçük masa vardı.
"Hoş geldin Felix."
Yaşlı bir kadının sesiyle ona baktım. Masada oturmuş bana bakıyordu gülümser bir ifadeyle.
"İyi seansalar doktor hanım."
Hemşire hızla konuşup çıkmış ve kapıyı arkasından kapatmıştı.
"Gel otur, ayakta kalma."
Dediği gibi eliyle gösterdiği sandalyeye oturdum.
"Nasılsın bu gün? Kendini nasıl hissediyorsun?"
"İyiyim."
Kafasını sallamıştı.
"Bu gün biraz tanışalım benim adım Joo Seo-Yeon."
Tepkisizce ona baktım.
"Yaşın kaç Felix?"
"17 yaşındayım."
"Anladım... Buraya biraz kalabalık geldiniz. Aileniz geniş mi?"
Bu sorusunu beklemiyordum. Bu yüzden kaşlarım çatılmıştı.
"Bunu neden soruyorsunuz?"
"Seni tanımak istiyorum. Basit bir soruydu sadece."
"Annem ve babam ben çok küçükken ayrıldılar. Sonrasında ikisi de evlendi."
Kafasını sallamıştı.
"Peki... Bu seni üzdü mü? Ailenin ayrılıp başka birileri ile evlenmeleri."
Kafamı olumsuz şekilde salladım.
"Anladım... Neler yapmayı seversin?"
"Yapmayı sevdiğim bir şey yok."
"Herkesin yapmayı sevdiği bir şey vardır."
"Benim yok."
"Demek ki daha sana iyi gelen şeyi bulamamışsın. Sıkıntı yok."
Demişti ve bir kağıda not almıştı.
"Okulundan bahsedelim biraz, arkadaşların ile aran nasıl."
"Arkadaş edinmedim. Edinmeyi sevmiyorum."
Kaşları ilgi ile kalkmıştı.
"Neden peki? İnsanın bir şeyleri anlatabileceği ve dinleyebileceği bir arkadaşının olması gerekmez mi?"
"Benim kimseyi kirletmeye hakkım yok."
Bir süre aramızda sessizlik olmuştu.
"Kendini kirli mi görüyorsun?"
Soruları beni köşeye sıkıştırıyordu. Hemen kaşlarımı çattım.
"Bunu cevaplamak istemiyorum."
"Anladım... Derslerin nasıl peki?"
"Orta."
"Okulunu seviyor musun?"
"Okuluma karşı bir şey hissetmiyorum."
Gülümsemiş ve elindeki kalemle yine bir şeyler yazmıştı.
"Annenle aran nasıl?"
Kaşlarım mümkünmüş gibi daha da çatıldı.
"Annem hakkında konuşmak istemiyorum."
"Baban peki?"
Gözleri bana çıkmıştı.
"Ailem hakkında konuşmak istemiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Betrayal-HyunLix- +18
Fanfic"Gözlerin bile yalan söylediği bu cihanda sana nasıl güvenebilirim..?" "Güven bana, sana güvenin rahat kollarını tattıracağım." Ölmüş iki ruhun gece dansıydı bizim aşkımız. Gece kusurlarımızı örter, bizi temiz gösterirdi. Şafak sökene kadar ettiğimi...