Bölüm 28

302 20 12
                                    

HERRRRRRRKESE SELAM DOSTLARIIIMMMM

AY AGLAMAK UZEREYIM GALIBA

NASIL OZLEDIM NASIL OZLEDIM SIZI BIR BILSENIZ VAR YA BURNUMDA TUTUYIRSUBUZ

BAGLANDIGUM INTERBET SAG OLSUN BIRKAC GUNLUGUNR BURALARDAYIMMMM AMA OKULUM ACILINCA HER GUN BURADAYIM

NEYSSSSEEE ASAGIDA GORUSURUZ

Hos okumalar :*

Isterseniz PAMUK ELLER SATIR ARASI YORUMLARA/01.09.2024

yazdigim tarih cok once ama bunu da bilin

"Senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu lan? Ne demek Cellat'ın kızıymış?" Sersem yerinde dikleşerek hayret içinde karşısında dikilen adamına baktı. "Doğrudur patron. Biz de çok şaşırdık ama gerçekten bu Nare denen kadın Cellat'ın kızı çıktı." Sersem duyduklarıyla kıkırdarken daldığı yerden çekmedi bakışlarını."Bunca zamandır burnumuzun dibindeymiş demek." dedi. "Desene, düğün yaklaşıyor." şeklinde devam etti.

"Abi, bir gelişme daha var." Devam etmesi için başını salladı. "Komutanın kardeşini de Nare'yle görmüşler." Sersem'in sevinci ikiye katlanırken oturduğu yerden kalkıp yan yana dizilmiş adamlarının karşısına geçti. "Yarın operasyon başlıyor. Herkes tam teçhizatlı olsun. Cellat'ın kızıyla, komutanın kardeşini ağırlama vaktimiz geldi." diyerek bakışlarını duvardaki iki kişinin fotoğraflarına çevirdi.

"İntikam neymiş, yakında öğrenecekler."

...

"Atakan." dedim uyluğumdaki elini ellerim arasına alarak. Bakışlarını yoldan çekmeden devam etmem için birkaç mırıltı çıkardı. "Dün takip edildiğimi hissettim." Anında arabayı durdurup bana baktığında ağırca başımı salladım. "Dün kütüphaneden birlikte dönmek istememin sebebi buydu. Söylemeye değer görmedim ama Umay da bizimle birlikte olduğu için dayanamadım. Ona da bir şey olur diye."

"Ne demek söylemeye değer görmedim Nare? Umay olmadığı zaman böyle bir şey olduğunda söylemeyecek miydin bana?" Bakışlarımı kaçırdığımda elini çeneme yerleştirip bizi tekrar göz göze getirdi. "Dün mü oldu sadece? Daha önce de hissettin mi?" Hayır anlamında başımı salladığımda burnundan derin bir nefes verip arabayı tekrar çalıştırdı. "Mutlaka yarbaya bildirmemiz gerekiyor bu durumu, Cellat operasyonuyla alakalı olabilir. Ha değilse de," diyerek bakışları saniyelik olarak beni buldu. "Söylemeye değer bir şey değil diye kestirip atamayız. Anlaşıldı mı?" Yandan görebileceğini bilerek başımı salladım.

Kütüphanenin önüne geldiğimizde Umay bize el sallayarak arabaya doğru koşmuştu. Hızla arkaya binip ortaya geçtiğinde ikimizin de yanağını öperek selamlamıştı bizi. "Ablam, bu akşam ne var yemekte?" Sorusu yüzümde muzip bir gülümseme oluştururken aynı gülümsemeyle arkamı döndüm. "Umay kuş, soluna bakmanı rica ediyorum." Bakışlarını sol tarafına çevirdiğinde koca bir çığlık atmıştı. "İnanmıyorum! Pizza mı aldınız? Rüyamda görmüştüm tam da." Sabah Umay'ı uyandırmaya geldiğimde uykusunda "Pizza, pizza." diye sayıkladığını duymuştum. İçim el vermeyip Atakan'a söylediğimde o da kardeşine kıyamayıp kütüphaneye gelmeden yolunu pizzacıya çevirmişti.

Yanağıma sayısız kez öpücüklerini bırakırken Atakan beyefendinin homurtusu duyulmuştu. "Alan benim, sefasını süren Nare hanım. Oh, ne ala!" Umay'la aynı anda dudaklarımızı büzüp Atakan'ın tişörtünü silkelediğimizde göz devirip kıkırdamıştı. Umay "Seni de öperim abim!" diyerek Atakan'ı sarsacak derecede yanağından öptüğünde bağırmıştı Atakan. Bu adama iyilik yapsak ayrı dert, yapmasak ayrı bir dertti!

ÜLKÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin