ÜLKÜ

Bölüm 33

HERRRRKESEEE SELAMMM

NASİLSİNİZ EVET HER GUNE YENI BOLUM ETKINLIGIMIZIN IKIMCI GUNU

hos okumalar :*

Bolumun İlham kaynaklari: siz

DILERSENIZ pamuk eller satir qrasi yorumlara

Açma:
LAN!
Kenafir!

Kenafir:
Yürü git

Açma:
Ama yapma böyle beee
Hayırlı bir iş için yazdım amaaaa

İrem aldığı mesaja göz devirirken hırsla parmaklarını telefonun üzerinde oynatmaya başladı.

Kenafir:
SENİN NE HAYİRLİ İSİN OLABİLİR ACABA
YAZMA
LUTFN

Cenk okuduğu mesajlara ister istemez kıkırdarken önünde durduğu kapıya baktı.

Açma:
Çok kötüyüm
Kapıyı açman lazım
Acil!!!!
Ah!
Canım yanıyor!!!!

İrem şok içinde mesajları okurken bir yandan da hızlı adımlarla kapıya gidip hiç beklemeden kapıyı açmıştı. Karşısında güneş gözlükleri ensesine takılmış, kolları birbirine bağlı sırıtarak ona bakan Cenk herifi belirdiğinde minik bir çığlık atmıştı. "Domuz kafalı! Habersiz niye geliyorsun?" Ayağındaki puflardan birini çıkarıp önündeki adama fırlattıktan sonra geri getirmesi için elini sallamıştı. "Niye geldin?"

"Ne güzel misafirperversiniz kenafir hanım!" derken İrem'in yanağında bir makas almıştı Cenk. İrem bağırarak dibine kadar girmiş adama tekmesini savurduğunda gülerek uzaklaşmıştı Cenk. Artık alışmıştı, gözü kapalı kendisine karşı İrem'in tepkilerini tahmin edebilirdi. İrem'in sinirden neredeyse gözleri yuvalarından çıkacakken Cenk ellerini kaldırarak sakinleştirmeyi amaçlamıştı.

"Abimler kendi evlerinde. Yengemin hamile olduğunu öğrendiğinden beri affedersin götünden soluyor. Şu sıralar onlara gidip de abimin pimpirikli hallerini çekemem. Yeliz ve Can'ı da tahmin edersin, Can muhtemelen zorla Yeliz'i randevuya çıkmaya ikna etti. Atakan komutanım ve doktor hanım zaten, açıklamaya gerek yok. Bir Mami kalmıştı ben gibi yalnız olan o da babanın yani Selim komutanımın gazabına uğradı." İrem bir kaşını kaldırarak sorarcasına Cenk'e baktı. "Acemi birliği geliyormuş, sağlıkçı olan torunların komutanlığını verdi. İki günlük eğitim verecek bizim küçük oğlan." İrem yumuş yumuş olmuş gibi bir ses çıkardığında yüzünü buruşturmuştu Cenk. Yılların kadın sevdalısıydı ve bu tepkiden muzdarip olan tek bir dişi varlığa bile rastlamamıştı. Kadınların genetiğindendi muhtemelen.

"Anlaşılan kenafir, bugün birlikteyiz." İrem yok ya dercesine kaşlarını kaldırdığında bir elini beline yerleştirerek bilmiş bilmiş Cenk'e bakmaya devam etti. "Pardon küçük, sormak durumundayım. Peki benim bundan niye haberim yok?" Cenk çapkınca göz kırparak bir elini kapı kenarına yasladı. "Artık oldu." İrem göz devirip içeri geçerken Cenk'in dikkatini çeken tek şey kapının yüzüne kapanmamasıydı. Kıkırdayarak içeri girerken kapıyı da arkasından kapatmıştı. "Hazırlanıp geliyorum. Salonda bekle." İrem tam salondan çıkacaktı ki kapının önünde tekrar Cenk'e döndü. "Aşuk'la Maşuk'un mama kaplarını yenilesene. Şu koltuğun arkasında mamaları." Cenk oturmadan İrem'in gösterdiği koltuğun arkasında mama paketini çıkardığında ayaklarının dibine üşüşen kedileri gülerek peşinden sürüklemişti. Salonun girişindeki boşalmış kaplarını yenilediğinde kediler bir anda Cenk'i tanımaz olmuş, yemeklerine gömülmüştü.