Gris Émeraude

0.3

Harry üzerini değiştirmiş bir şekilde sahaya çıktığında iki binanın takımları da karşılıklı dizildiler. Hermonie ve Pansy aralarında iki kişilik boşluk olacak şekilde tribünlerde oturuyorlardı.

Draco öne doğru bir adım atıp elini uzattı. Harry kendisine uzatılan ele kısa bir bakış atarken sırıttı. "Okulun ilk günü sana aynı bu şekilde elimi uzatmıştım Malfoy, hatırladın mı?"

Draco göz devirdi. İlk senelerinde seçmen şapkanın önüne çıkarılmadan önce Harry Dracoyla tanışmak istemişti. Draco Harry'nin adını duyduğu anda onu 11 yaşında bir çocuğun yapabileceği en sert şekilde reddetmiş, aralarındaki minik husumet o zaman başlamıştı. "Hatırlamıyorum Potter, zihnim gereksiz anıları silmekte çok iyi."

Harry yüzündeki tebessümü sildi. Karşısındaki çocuğun elini sertçe sıkarken öne doğru adım atıp yüzlerini yaklaştırdı. Sesini özellikle kısık tutarken çocuğun gri gözlerine dikti yeşillerini. "Gereksiz? Baksana Malfoy, sana öyle şeyler yaşatacağım ki mezun olduktan sonra bile o gün elimi sıkmadığına pişman olacaksın."

Malfoy omuz silkti. "Miyavlama kedicik, geri çekil." Elini sertçe geri çekerken arkasını dönmüştü.

Harry öfkeyle baktı çocuğun ardından süpürgesine agresif bir tavırla binerken takımına döndü. "Bu maçı kaybetmemize neden olan biri olursa bir süre gözüme gözükmesin."

Hemen ardından Pansy yerinden kalkıp topları serbest bırakmak için sahaya doğru yürüdü. Saniyeler içinde yerden belirli yüksekliğin üzerinde, kesinlikle antrenman olarak anılmayacak bir rekabet başlamıştı.

Draco kısık gözlerle etrafı izlerken süpürgesiyle saha etrafında daireler çiziyordu. Harry her zaman yaptığı gibi sahaya tamamen hakim olabileceği bir köşeye kadar yükselmiş, gözlerini kapatıp etrafındaki seslere odaklanmıştı. Altın snitch'in ince vızıltısını duyana dek gözlerini kapalı tuttu.

Sol tarafından gelen vızıltıyla gözlerini aralarken gözüne çarpan altın parıltısına doğru atıldı. Süpürgesi hızla küçük topun peşinden giderken Draco'nun yükseldiğini, hemen arkasında olduğunu hissetmişti.

Altın snitch'i parmaklarının arasına almasına birkaç saniye kala süpürgesinin arkasına sertçe çarpan başka bir süpürgeyle Harry geriye doğru sendeledi. Düşmancıl bakışları Draco'ya sabitlendiğinde tam ağzını açmıştı ki saniyeler önce elini uzatmış olduğu yerden çok sert bir bludger uçtu.

Harry birkaç saniye boş boş baktı. Sarışın çocuğa döndüğünde onun omuz silktiğini gördü. "Snitch'i alama diye yaptım ama keşke bıraksaydım."

Hemen ardından sarışın çocuk hızlı bir şekilde yanından geçti. Harry'nin kendini toplaması birkaç dakika sürmüştü.

Dakikalar sonra Harry üç kez, Draco dört kez snitch'i parmak uçlarından kaçırdılar. İkisinin de gerginliği hat safhaya çıkmışken Harry skor tablosuna bakındı.

Gryffindor ve Slytherin takımları eşit puandaydı. Harry dişlerini sıktı. Sahanın öbür ucundaki sarışınla göz göze geldiklerinde birbirlerine sertçe baktılar. Ta ki ikisi arasında parıldamaya başlayan snitch'i fark edene dek.

İki çocuk birbirlerine doğru uçmaya başlarken Harry belli belirsiz bir bağırış sesi duydu. Takımlardan biri öne geçmişti. Hızını arttırdı, bu iddiayı kaybetme şansı yoktu.

Draco sol tarafa, Harry sağ tarafa dönmeye meyilli bir şekilde birbirlerine uçarken ellerini öne uzatmışlar, snitch'i tutmak için çabalamışlardı.

Fakat planlandığı gibi olmadı. Birbirlerine değmek üzere olan iki süpürgeye sertçe çarpan bir bludger ikisinin de dengesini bozdu.

Harry süpürgesinden düşmemek için çabalasa da geriye doğru savruldu. Draco kendi dengesini sağlayamadan süpürgeden düşen yeşil gözlü çocuğu tutmaya çalıştı.