26

18 2 7
                                    

Gecikme için özür dilerim 🤧 yeni bölüm, ö-hö buyurunuz.




•    4 ay sonra   •

Parmaklarımı masaya vururken çıkan sese odaklanmış, gelip geçeni izliyordum.

“Önündeki kitaba odaklan.”

Hemen karşımda oturan kıvırcık kafaya ters ters baktım ama tabii ki görmedi, fark etseydi bile muhtemelen umursamazdı.

İç çekip kitabın kapağını sertçe kapattığımda “İlay.” Dedi uyarıda çok sessiz bir tehditti.

Başımı çevirip “Ömer?” Diye meydan okuduğumda burnundan soğuyacak “Bütün bunların şaka olduğunu mu sanıyorsun?” Diye çıkıştı.

Birkaç kişi bize dönünce ona sessiz olması işin işaret ettim. Sinirle burnu kırıştı. Önümdeki test kitabını çekip elindeki kalemle yazmaya başladığında ucu kırıldığı için gülmeye başladım.

“Yaramıyorsa bırak başkan.”

Test kitabımı yeniden önüme sertçe ittiğinde arkamdaki kız geveze olduğumla ilgili yakınıyordu.

Kitabı çevirip başımı eğdim.

“Kapa çeneni. Mızmızlanmak seni iyi bir üniversiteye götürmeyecek!!!!”

Bayık bakışlarımı ona çevirdim.

Masanın üstünden eğilip ses ayağıma dikkat ederek konuştum.

“Gerçekten üniversiteye gitmek dışında umurunda olan bir şey var mı?”

Sabır diler gibi gözleri tavanda dolandı ve elini başımın tepesine bastırıp önüme dönmem için zorladı.

Dudak büküp ayaklarımı titreyerek sessizce isyan ettim ama bu sadece daha fazla sinirlenmesine neden oldu.

Sessizce ona yavru köpek bakışlarıyla baktım ama sessiz kalıp sorun çıkartmadığım sürece umurunda değildim.

Omuzlarımı düşürüp yeniden kitaba odaklanmaya çalıştım ama zordu. Ders çalışmak istemiyorum. İstediğim şey... Onu görmek.

Yeniden telefonuma uzanmak istedim ama çoktan onu eski bir telefonla değiştirmiş, üstüne üstlük sadece molalarımda veriyordu.

Bana karşı zorba mı yoksa destekleyici mi emin değilim ama fazla ilgili görünüyordu ve son dört aydır sebebini anlayamadığım şekilde beni sessizce sinir ediyor ve normalde tahammül etmediği mızmızlanmalarımı göğüslüyordu.

Kalemi dudaklarım arasına sıkıştırıp dişlerken yeniden aklım ona kaydı.

Nerde?

Ne yapıyor?

Niye hiç aramıyor?

Elimi alnıma yaslayıp gözlerimi kapattım.

Hepsi... sanırım bir şekilde benim yüzümden. Dişlerimi sıkıp yeniden kitaba odaklanmaya çalıştım ama başaramadım. Sın dört aydır olduğu gibi odaklanma konusunda gittikçe kötüye gidiyorum.

Çünkü... Ne zaman zihnimi serbest bıraksam beni yakalıyordu. Beni... gerçek hayatta unutmasının aksine her seferinde düşüncelerimde yakalıyor ve... karşımda o şekilde dikiliyordu.

Yeşil gözleri kaşıma geldiğinde yeniden derse odaklanmaya çalıştım ama bu kez de başarısız olunca çantamdan paketi alıp dışarı çıktım.

İlk dumanı içime çekerken güçlü bir şekilde öksürdüm. Hasta olmuştum. Hala havanın dengesiz ilerleyişine alışamadığım ve her güneş açtığında sıcak sandığım için iyileşemiyordum. Tıpkı şimdi olduğu gibi... Üstüme yapışık bir boğazlı kazak ve altımda aynı renk siyah kotla nemli ve soğuk hava beni çarptı.

Nefretten AşkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin