Bölüm 17

4.2K 134 18
                                    

Zeynep arabasını ailesinin evinin önüne park edip arabadan indi.Arka kapıyı açıp çalışma dosyasını ve ufak valizini alıp kapıyı da kapatıp arabasını kilitledi. Eve girmeden önce gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı evdekilere ne açıklama yapacağını düşünmemişti hiç.Ama şimdi ne diyeceğini blimiyordu.Eğer evde kalsaydı Sürekli gizem hanımla olan konuşmayı hatırlayıp üzülecek ve bu da onu mahvetmekten başka bir işe yaramayacaktı.Kapıyı tam çalacaktı ki arka bahçeden gelen seslerle irkildi.

Bu çocuk sesi de nerden geliyordu? Zeynep arka bahçeye doğru ilerlerken dedesinin bir çocukla boğuştuğunu az nette olsa görebiliyordu.Dedesine fazla yaklaşmadan bahçeden onu seyretti.Hep istediği şeydi bu.Ufak bir çocukla uğraşıp onunla vaki geçirmeyi hep seviyordu.Zeyneple küçükken de hep oynar gezerlerdi.Babaannesi öldükten sonra onlara taşınmıştı.Demet ve cihana da yoldaş oluyordu haldun bey.Dedesi kalabalık aileye hep özlem duysa da ne yazık ki kendisninde uzun süre çocuğu olmamaış yıllar sonrada cihan doğmuştu ve bir dahada çocukları olmamıştı.

Zeynep alaylıca gülümseyip sadece kendinsin duyacağı şekilde "Belkide bu bizim ailenin lanedi" dedi.O sırada babası zeynebi görünce sevinçle zeynepte onadoğru yürüyüp baabsına sarıldı.

"Hayırdır meleğim bu valizde ne böyle ?" o sırda haldunda hızlıca zeynebe sarılıp yanaklarını sıktı.

"Ya ne soruyorsunuz neden geldin diye ne güzel gelmiş demettt bak kim geldiii" diye içeri doğru seslenirken Zeynep açıklama yaptı.

"Ya evde tek başıma canım sıkıldı hem biraz anemide özledim kız kıza sohbetler filan ederiz filan biliyorsun çok yorucu bir defileden çıktım tatilimi ailemle yapmak isteyemez miyim ?" diyip dedesinin yanağında öpücük alıp dedesiyle bahçedeki sallanan koltuğa oturdular o sırada demette gelince bir anda zeynebin kafası dağılmıştı.Ailesi ona iyi gelmişti her zaman ki gibi...

4 SAAT SONRA..

Dedesiyle sohbete dalan cihan zeynebi unutmuştu.Demetle Zeynep ise defile hakkında konuştuktan sona Zeynep müsaade isteyip odasına çıktı.Işığı hiç açmadan kapısı açık geniş balkona doğru doğru yürüdü beyaz tül perde esintiyle sürekli hareket ediyordu Zeynep balkonda dikelip gökyüzüne baktı.

7 sene önceydi ne kadarda balkonda durup dürbünüyle etrafa bakardı.Aslında baktığı tek yer eğmenlerin eviydi.Her akşam odasında bir kızla olurdu.Zeynep sürekli onun ilgisini çekmek istese de o kızlar gibi olamamıştı.

Eğmen onu fark etmiyordu.Hiç bir zamanda fark etmeyecekti.Zeynep o dürbünle her akşam onun gelmesini beklerdi.Onu yatmadan görmek için can atıyordu her akşam.Plotonik bir aşktı belki ama adı ne olursa olsun AŞKTI...

Bir keresinde saçının doğal hali buysa sakın kuaföre bile uğrama demişti eğmen...O gün ilk defa konuşmuştu zeyneple.Karşı komşusunun kendisinden 1 yaş küçük kızına ilk defa o zaman bir şey demişti.Zeynep sanki eğmen ona ilanı aşk etmiş gibi dahda bağlanmıştı.Okulda sürekli eve gitsem de onunla karşılaşsam diye dua ederdi.Eğmen onun için farklıydı derin bakışları konuşurken ki mimikleri Zeynep için en güzel görüntüydü.Tabi 7 sene önce...

Şimdi eğmene bakınca ne hissetiğini bile bilmiyordu ama o 17 yaşındaki platonik Zeynep değildi sadece bunu biliyordu.Acıları dindirmek kolay değildi.Acılar hiçbir zamana geçmişte kalmıyordu.Onlar sanki sırtımıza atılmış bir kancaydılar ve bizimle beraber her yerde duruyorlardı.Zeynep'in de sırtındaki kancada öyleydi ve hala zeynebi üzüyordu...

Yatağına doğru gidecekken kapısı açıldı annesi içeri girince ona doğru gülümsedi.

"ne oldu tatlım bir sorun mu var ?"

TUTKULU AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin