bir bölüm önce yorum yapanların adını yazamadım.Ama yorum yapan herkese teşekkürler :)
İYİ OKUMALAR
11 ya da 12...
%50 şansım vardı...
Kapının birinden içeri girmek zorundaydım.Kalbimin sesini dinleyip tam birine girecektim ki elimi geri çektim içerden sesler gelince kendi odama girip kafamı kapıdan biraz çıkardım.Eğmen masör kadının beline elini dolamış bişeyler fısıldayıp sonrada dudağına öpücük kondurup çıkışa doğru giderken benim kapıma bakınca kapıyı hızla ittirip kapadım.Umarım görmemiştir diye umut ederken kapının arkasından çekilip masaj yatağına oturdum.İçimde sanki her hücre parçalanmış nefes almama izin vermiyordu.Onu her başkasıyla görüşümde içimde koca bir deprem oluyor ardından da sel etkisi yaratan gözyaşlarımda boğuluyordum.Gözlerimde yaşlar birikmiş ve gözlerimi puslandırmıştı gene.
Bir anda kapı tıklanıp açıldığında puslu gözlerle kapıya baktığımda elimle yüzümü silip güldüm yabancı uyruklu kadın merhaba diyip uzanmamı söyleyince ağız üstü uzandım.Evet şuan tam olarak bu masaja ihtiyacım vardı...
Seans bittiğinde kendi daha rahat ve daha hafif hissediyordum masörüme teşekkür edip çıkdığımda yağmurda benle aynı anda çıktı.Bana bakıp bana doğru geldiğinde "Aferin demek girdin masaja.Ama bir halt yemediğine şaşırdım doğrusu.." dedi.
Bende zoraki gülerek "Arada yaparım ben öyle şaşırtma filan." Diyince ben önden o arkadan arkada ki havuza gitmeden önce çantamızı almak için dolabın olduğu yere doğru gidip çantayı aldık.Sonrada havuza doğru yürürken "Senin neyin var ? Çok dinginsin.Bak bir şey olmadı demi ?" dedi bana bakıp tedirgince her ne kadar bana kızsa da ben üzülünce ya da ağlayınca beni anlayıp benim için üzülen tek arkadaşım yağmurdu. Ona bakıp gülerek "Sen yanımda ol yeter.Bir şey de olmadı zaten.Telaş yapmana gerek yok." Diyip havuz salonuna indiğimzde gözlerim eğmeni aramak istemese de kalbim tam tersini söylüyordu.Salona göz gezdirince eğmeni köşede arkadaşlarıyla eğlendiğini gördüm.
Umursamazca ondan ve arkadaşlarından uzakta bir şezlonga havlumu sererken yağmur beni dürterek "Kızım eğmenler orda o tarafa gidelim kalk buradan." Diyince "Yok ya uğraşamam şimdi eğmenle filan.Masajın keyfini çıkarmak istiyorum." Diyince gözümden akan bir damla yaşı elimle hızlıca sildim yağmura arkam dönük olduğu için görmemişti.
"Vallahi şoktayım seni buraya hep getirelim biz." Diyip şezlonguna havlusunu serip yattı.
"Olabilir bence.." diyince gelen garsondan içecek bir şeyler isteyip geri gidince yağmur "Hadi içecekler gelene kadar havuza girelim." Diyince tamam diyip tam havuza girecektim ki havuzun derinliğinin 170 cm olduğunu görünce "Ben ayağımın değmediği yerde yüzemem burası çok derin." Dediğimde yağmurda 170 cm yazısını gördü.Bende o sırada eğmene baktım.
Kızın biriyle oynaşıyordu.Ve arkadaş grubu da normal bir şeymiş gibi umursamazca duruyordu.Ben ise gene içim parçalara ayrılırken gözümden habersizce düşen göz yaşımı bile hissetmemiştim.Hatta yağmurun "Zeynep ? Zeynep ne oldu canım ?" dediğini bile...
Ta ki yağmur beni sarsıncaya kadar.Kendime geldiğimde ağladığımı ve eğmenin de bize baktığını fark ettim.Yağmura baktım hala gözümden yaşlar süzülürken "Ne yaptı o sana hı ? Ne dedi bir şey mi yaptı !" diye bağırdığında herkes bize baktı.
Hızlıca yüzümü silip "Bağırmayı kes bir şey olmadı." Dedim sessizce.
"Ben nedense buna hiç inanmadım !" derken eğmene baktı.Eğmen ise kaşlarını çatmış bir şeylere anlam vermeye çalışırcasına bize bakıyordu.O sırada çanta yere düşünce içinde ki eğmenin ajandası ve tişörtü de düşünce direk eğmene baktım.Yerdeki çantaya bakıyordu.Sonrada kocaman gözlerle bana baktı.Yağmur ise çantanın düştüğünden bile habersizdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKULU AŞK
ChickLitKuş kadardı onun kalbi , Ama gökyüzü kadar sevmişti keremi... Küçüklüğünden beri gerçek aşkının o olduğuna inanan ve hayatında bir tek ona yer açan Zeynep'in sahnesinde bir gün senaryoda olmayan ve bu aşk oyununda adı bile geçmeyen biri sa...