22. Bölüm Gece Gözlüm

7K 865 157
                                    

Efsane bir multimedyamız var. Sizlerin de sevdiğine eminim. Benim için özel bölümler başladı hikaye hareketlenmeye başladı. Umarım istediğiniz gibi devam eder.

@gulbursinnn Gülüm diye hitap ettiğim tatlı kız. Bölüm senin. Umarım istediğin gibi sevdiğin bir bölüm olmuştur. ❤️💙💚

Multimedya kahveler ve Düşler Sokağı No 7/24 bölüm 22. Buyrun efenim bölüm sizlerin. Yorumlarınızı bekliyorum. İlhamım yorumlardan 💚❤️💙☕️🐞🍀

Gece gözlüm... Sevgili  ama sıradan değil...

Zeynep'in başı dönerken gözlerini kapatıp sendeledi. Hadi ama bu kadar mı zayıftı!? Hayır. Bu zayıflık değildi! Bu başka bir şeydi. Gözlerini açıp Kerem'in gözlerine baktı. Gülen gözlerinde endişe vardı. Biraz kırıklık, biraz keder, biraz da korku. Kırıntı halinde tüm duygular Kerem'in gözlerinden yayılıp kendine geçiyordu. Kemanın sesi büyülüyor derken, Kerem'in sesi onu çoktan bastırmıştı. O ses tonuyla sakince söylediği sözler, itiraflar kendini bambaşka diyarlara götürmüştü. Sanki büyülü bir tütsü yakılmış ve her şey değişmişti. Ağzını açtı, konuşamadı. Etrafına baktı bir şey görünmüyordu. Tekrar Kerem'e döndü ama onu görüyordu. N'oluyordu? Kerem'in elini sımsıkı tuttu. Zeynep böyle değildi ama şu an böyleydi. Aptal aptal şaşkın bakan, konuşamayan nutku tutulan Zeynep! Oysa bülbül gibi şakırdı. Hele de söz konusu böyle durumlarda. En son böyle bir konuşmada karşısındaki kişinin kafasına çantasını geçirip ortamı terk etmişti ama şimdi... Şimdi biliyordu. Ne için böyle olduğunu biliyordu çünkü Kerem'i seviyordu. İtirafını bastırıp kendine geldi.

"Oturalım mı? Ben ikinci kez bayılmak istemiyorum."

Kerem'in yüzüne yayılan tebessümle rahatlarken birlikte masaya geçtiler. Zeynep, masaya oturunca başını eğip bir süre düşündü ama ne düşündüğünü bilmeden. İlkokul zamanına gitti. Oradan lise üniversite derken aklına gelen hocaları... Hatta hocası bilerek zayıf not vermişti! Al işte tüm sinirleri yine gerilmişti! Gözlerini kapatıp sıktı. Aptal! Şimdi düşünecek şey bu muydu!? Buydu! Çünkü daha önce böyle bir şey olmamıştı. Bilmiyordu ki. Başını kaldırdı ve Kerem'in bakışlarını görünce gevşeyip yığılacağını hissetti. Kerem, gelincik çiçeğini uzatınca dolan gözleriyle bakarken titreyen eliyle gelinciği aldı. Allah'ım bayılmasın başka bir şey istemiyordu!

"Sen o kadar güzelsin ki. Yanında çok sönük kaldılar. Gerçi bunu biliyorsun. Söylemiştim."

Zeynep, çiçeği alıp koklarken gözlerini kapattı. Hayalperest'e bu çiçeği ne kadar çok sevdiğini söylediğini hatırladı. Hiç aklına gelmezdi sevdiğini söylediği çiçeği, söylediği kişiden alacağı... Kalbi sevinçle çarparken gözlerini açtı. Bu halinden bir an önce çıkması lazımdı ama nasıl? Bu kadar güzelliği yaşatan adama kısaca "ben de" diyemezdi.

"Çok teşekkür ederim. Sana bu çiçeği sevdiğimi söylediğim gün aklıma geldi. Şimdi bu çiçeği senden almak o kadar farklı ki. Biliyor musun, ben bu çiçeği daha önce kimseden almadım. Hiçbir bir erkeğe bu çiçeği sevdiğimi söylemedim. Sen, hem bu çiçeği aldın, hem başka şeyler yaptın. Bu çiçekle birlikte beni sevdiğini söyledin. Şimdi ne söylersem söyleyeyim yaptıkların karşısında hiç kalacak. Ben, yani Bal Arısı olarak sana yurt dışında yaşadığımı söyledim. Niye söyledim bilmiyorum. Aslında aileme söylemiştim. Gerçekten yurt dışına gidecektim. Hatta biletime kadar almıştım. Son anda her şey değişti. Ailem beni yurt dışında biliyor. Hatırlıyorsan biraz anlatmıştım. O bunalımlı dönemlerimde sen benim her şeyim oldun. Yurt dışına gidecektim. Gitmeden, sana orada olduğumu söyledim. Sonra olay öyle gitti. Arada söylediğim bir söz olsa da söyledim işte. Bir süre sonra Düşler Sokağı gerçekten yurt dışı gibi oldu. Buradan hemen hemen hiç çıkmadım. Neyse uzatmak istemiyorum, bunu bil istedim."

DÜŞLER SOKAĞI NO 7/24 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin