Eve çıkıp duş aldım. Açıkmıştım. Tencereye bir şeyler koyup ocağın üstüne koydum. Evde peşçete kalmamıştı. Anahtarlarımı alıp markete gittim. 15 dakika sonra eve gidiyordum ki apartmanın aşağısında dairemin yandığını gördüm. Lanet olsun evim yanıyordu! Hemen yukarı çıktım. Her yer simsiyah olmuştu. Zorla nefes alıyordum. İçerideki hava boğazımı yakıyordu. Ama evimi kurtarmalıydım. Su alıp yangını söndürmeye çalışıyorum fakat içeride daha fazla kalamıyordum. Hava başımı döndürmeye başlamıştı. İtfaiyenin sesini duydum. Ben akıl edememiştim itfaiye çağırmayı etraftakiler çağırmıştı. Kendimi dışarı atmak için zorluyordum. Ama hiçbir şey göremiyordum. Artık nefes alamıyordum. Boğazım çok yanıyordu. Biran önce dışarı çıkmalıydım fakat yapamıyordum. Dengemi sağlayamadım ve düştüm. Sadece karanlıktı. Gözlerimi açtığımda ambulansın içindeydim. İnsanlar apartmanın etrafında toplanmıştı. Baş ucumda biri vardı ama kim olduğunu seçemiyordum. Bulanık görüyordum biraz. Kıvırcık saçlı, yeşil gözlerinde endişe vardı. Harry'di. Baş ucumda olan oydu. Gözleri korkudan kocaman olmuştu. Bir saniye Harry mi?! Buda nerden çıkmıştı. Gözlerimi açtığımı görünce rahatlamıştı. Ah Amy sana bir şey oldu sandım. Beni çok korkuttun dedi ve alnımı öptü. Olanları hatırladığımda yüzüm asıldı. Evim. Evim yanmıştı.. Neden burdasın? diyebildim. Seni eve bırakmadan önce ağlamıştın nasıl olduğunu merak ettim sana bakmaya geliyordum ve karşılaştığım manzaraya bak! iyiki de gelmişim dedi sinirle. Nereler yandı? diye sordum. Sadece mutfak ve salon. Arka odalar sağlam dedi. Ardından Seni yalnız bırakmaya gelmiyorsun Amy diye ekledi. Harry iyiyim dedim. Boğazım hala yanıyordu. Ambulanstan inecek oldum ki başım tekrar döndü düşecektim. Ama Harry'nin yumuşak elleri beni kollarımdan tuttu. Başım çatlıyordu resmen. Sadece uyumak istiyordum. Ama evim yanmıştı. Ben hiçbir şey demeden Harry hemşireyle konuştu. Yanıma geldi ve beni yavaşça kucağına aldı, arabasına taşıdı. Gazeteciler bizi böyle çekmişti. Onun olduğu her yerde kamera vardı illa ki. Ama şuanda bunu düşünemeyecektim. Kafam yeterince doluydu zaten. Harry kemerimi bağladıktan sonra arabanın etrafından dolanıp direksiyone geçti ve beni evine götürdü. Yürüyemeyecek kadar halsizdim. Bunu farkedince beni tekrar kucaklayıp yatak odasına taşıdı. Yatağa bırakıp pijama getirdi. Bunları giy ben hemen geliyorum dedi. Başımı evet anlamında salladım. Pijamaları giyip yatağa uzandım. Gözlerim tam kapanıyordu ki Harry geldi. 1 bardak su getirmişti. İçmeme yardım etti, bardağı komidine koyup yanıma geldi. Hemen uyumak istiyordum. Başımı göğsüne koydum. Ne tepki verdiğini görmedim ama şaşırmıştır her halde diye düşündüm. Harry saçlarımı okşarken aynı zamanda rahatlamam için 'Little Things''i söylüyordu. Bunu yaparken uyuyakaldım. Sabah uyandığımda Harry bana sarılmış uyuyordu. Arkam ona dönüktü. Kıpırdayınca gözlerimi hemen kapattım. Bana sarılı olan kollarını çekti. Beni süzdüğünü hissedebiliyordum. Saçlarımı koklayıp öptü. Sana nasıl açıklayacağım gerçekten hiç bilmiyorum Amy dedi. TANRIM İNANMIYORUM HARRY BANA KARŞI BİR ŞEY HİSSEDİYORDU!! Aslında ben bir şeyler hissediyordum ama bilmiyorum Harry Styles olunca... Ardından kulağıma eğilip hadi uyan bakalım küçük hanım dedi. Zaten uyanıktım şapşal söylediğinide duymuştum.Ama bilmiyordu tabiii kiii. Kıpırdadım ve gözlerimi açtım. Günaydın prenses diyip gülümsedi. Günaydın diyip saçlarını dağıttım ve güldüm. Amy sen bittin diyip beni gıdıklamaya başladı. Gülmekten gözlerim yaşarmıştı Harry yeter artık yoksa bayılacağım dediğimde gıdıklamayı bıraktı. Dün sana bir şey olacak diye çok korktum dedi. Olmadı, burdayım dedim. Bana sarıl ve benimle uyumanı çok seviyorum dedi. Bende seninle uyumayı seviyorum Harry diye karşılık verdim. Daha sıkı sarıldı. O gün bana iyi ki çarptın deyiverdi birden, şaşırmıştım. Ama çok sinirlenmiştin dedim. Geri çekildi ve gözlerim gözlerinle buluşunca geçti dedi. Gülümsedim ve yanağıdan öptüm. Şaşırdığını görebiliyordum. Yataktan kalkınca o aşağıya indi bende odayı toplayıp indim. Ben indiğimde Harry kahvaltıyı hazırlamıştı. Bu konuda gerçekten başarılıydı. Kahvaltıdan sonra masayı topladık. Harry'den beni eve bırakmasını istedim. Reddetti ve sinirlendi. Eve gitmiyorsun Amy bundan sonra gözümün önünde olacaksın benimle kal dedi. Bu tepkisine şaşırmıştım. Harry saçmalama burda seninle nasıl kalayım dedim. Bak Amy seni tek bırakınca başına bir şey geliyor ve ben senin için çok endişeleniyorum eğer evde biraz daha kalıyor olsaydın seni kaybedebilirdim ddedi. Ona baktım ve devam etti Üzgünüm ama seni bulmuşken kaybedemem benimle kalacaksın şimdi stüdyoya gidiyorum akşam geç gelebilrim, beni bekleme yemek ye dedi ve cevap vermemi beklemeden evden çıktı. Mutfağın ortasında öylece kalakalmıştım.