Olamazdı. 'Nasıl yani?' diyebilmiştim sadece.
'Simon yönetimle konuşnuş Jessie'yle görüntülenmemi istiyorlar'. dedi. Artık sıkmıştı ama. Koltuktan bir yastığı alıp fırlatarak sinirle oturdum. Yapmayacağım dedi. Hayır! diye bağırdım. 'Ne?' diye bakıyordu.
'Hayır yap, yapacaksın! Yapta sussunlar artık günlerdir aramalarının sebebi buymuş demek ki'. dedim. Bir şey demeden yanıma oturarak başını omzuma koydu. Tırnağımı kemirirken elimi dişlerimin işkencesinden kurtararak elimi tuttu. Bir süre öyle kaldıktan sonra sessizliği bozan ben oldum. 'Ne istiyorlarsa yap, didiklemesinler artık' dedim ona doğru dönerek. 'Ama sen incileceksin, bunu biliyorum' dedi.
'Sürekli bunlar yüzündne huzurumuzun kaçmasından iyidir' dedim gözlerimi devirerek.
İki eliyle başımı avuçlarının arasına alarak 'Seni incitemem' dedi. 'Başka seçeneğimiz yok' diye karşılık verdim ve cevap vermesini beklemedne yerimden kalkarak Harry'nin kucağına oturdum ve bacaklarımı beline dolayarak ona sarıldım. Kollarıyla beni sıkıca kavradı. Başımı boynuna gömdüm. O da yaptığımı tekrarladı.
İkimizde aynı anda birbirimizi sevdiğimizde kıkırdadık. Geri çekildim, alnını alnıma dayadı. Nefesi yüzüme çarpıyordu. Kalp atışlarını duyabiliyordum. Dudaklarını araladığında öpeceğini anlayarak gözlerimi kapattım ve dudakları dudaklarımdaydı.
Uzun öpüşmemizin ardından yarının programını hazırlayıp salonda keyif yaptık. Bilgisayarı alıp Harry'nin yanına tekrar gittim. Twitter'a bayadır girmiyordum. Harry televizyon izlerken bende hesabıma giriş yaptım. Bir sürü nefret mesajları vardı. Aslında böyle olacağını tahmin ediyordum ama yine de canım sıkılmıştı.
'Ayrılın, Harry'den uzak dur seni orospu!, seni öldüreceğim' gibisinden birçok mesaj vardı. Umursamamaya çalışarak çıktım. Harry bilgisayarı isteyince kucağına koydum ve elinden kumandayı alarak yanıma koydum. Harry kendi hesabına girerken kolumu onun kolundan geçirerek ellerimi birleştirdim ve başımı omzuna koyarak bilgisayara bakmaya başladım. Başımdan öperek ekrana döndü. Gerçekten çok fazla mesaj vardı. Okuyabildiğimiz kadarını okumuştuk en sonunda gözlerimiz yorulmuştu. Benim için söylenen çok şey vardı. Harry üzülmemem için genelde onları okumuyordu. Geçen hafta fenalaştığımda Harry'nin beni hastaneye taşıması, çıkarken Louis'in arabaya koyarken ki resmini magazin sayfasında görmüştük. Altında 'öl, beter ol, umarım iyileşmez, durumun kötüye gitsin diye dua ediyorum' gibi şeyler yazılmıştı. Bu Harry'ninde canını sıkmıştı. Hayranlarının bu tür yorumlarına üzülmüştü. Çıkmadan önce:
'Kız arkadaşım 2014'te satışa çıkacak olan albümün kayıtları için beni evden kovarken siz onun için kimsenin duymak istemeyeceği şeyler yazmışsınız. Bu beni çok üzdü. Sizlerden bu kadarını beklemezdim.' diye tweet atmıştı. Cevapları okumadan çıkış yaparak bilgisayarı kapattı. Bu konuda beni teselli ederek, bunun devamlı olabileceğini söyledi. Sabah uyandığımda Harry yoktu. Stüdyoda olmalıydı. Yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Mutfakta masanın üzerinde bir not vardı.
'Sevgilim uyandırmak istemedim ben stüdyoya gidiyorum uyandığında beni ara, seni seviyorum. -H. '
Gülümsedim ve dolaba baktım fazla bir şey kalmamıştı. Meyve tabağı hazırlayarak salona geçtim. Telefonu elime alarak Harry'i aradım. 'Birtanem' diye açtı telefonu. 'Notunu şimdi gördüm' diyerek kıkırdadım. O da kıkırdadı. 'Bebeğim şimdi aradayız öğlen işimiz bitecek ama bugün film çekimi var akşama evde olurum, eğer dışarı çıkarsan mesaj bırak' dedi. 'Tamam sevigilim seni seviyorum' diye karşılık verdim. 'Seni seviyorum' diyip telefonu kapattı. Bu konuşma benii ister istemez sevindirmişti.
Birkaç saat keyif yaptıktan sonra Harry'e süpriz yapmak için çekimlere gitmeye karar verdim. Üstümü değiştirmeye giderken kapı çaldı. 'Kim o?' dedim ama ses gelmedi. Kapıyı açtığımda yerde bir zarf vardı. Zarfı yerden aldım ve açtım. Zarfı açtığımda ne tepki vereceğimi bilemiyordum. Etrafıma baktım ama kimse yoktu. Sanırım Harry'le bunu akşam konuşmamız gerekecekti. Mektubu açıp baştan tekrar okudum.
''Harry biliyorsun yarın Ed'in doğum günü onun için parti düzenliyorum haber vermek istedim gelmeni umuyorum, Taylor Swift.'''