Bölüm 34 - İlk av

2.1K 145 16
                                    

Arkadaşlar hikayemin ilk fragmanını izlerseniz çok mutlu olurum. İyi seyirler ve iyi okumalar...

Sözcükler öylece ağzımdan çıkmıştı. Bunu planlamıyordum. Kellan'ın da böyle bir söz beklemediği belliydi. Cümlem karşısında çok şaşırmıştı.

Küçük bir gülümseme ile yanaklarımı tutmuştu. Ne söyleyeceğini sabırla beklerken, iki dudağı arasından tek nefeste bir cümle çıkartmıştı.

"Seni saatlerce öpebilirim. "

Onun dudaklarına odaklanarak,

"O halde neyi bekliyorsun?" demiştim.

Bundan iyi izin mi olurdu? Anında dudaklarıma yapışmıştı. Ağzımdaki kanı hissedebiliyordum. Umurumda değildi. Onu öptükçe hissettiğim kan beni ona daha yakın hissettiriyordu. Bana keyif veriyordu.

Beni kucağına alıp ağacın birine dayamıştı. Hızlıca kıyafetlerimi çıkartıyordu. Deli gibi... İkimizde aylardır bu anı bekliyorduk. Parmaklarımı onun saçlarından geçirirken hissettiğim o haz doruk noktasına çıkmıştı. Ten tene dokunduğu zaman ateş alıyordu sanki. Ateş sıcaktı ama karşı konulmaz ve bağımlılık yapacak derece mükemmeldi.

Boynumu öperken nazikçe dokunuşlarda bulunuyordu. O dokunuşlar beni benden alıyordu. Bir yanım aynı şekilde devam etmesini isterken diğer yanım daha sert bir şekilde işi halletmesini istiyordu.

...

Onun saçını okşuyordum. Yarı çıplak yerde yatıyorduk. Kellan'ın göğsünde kendimi güvende hissediyordum. Kimin geleceği umurumda bile değildi. Bu anın bozulması en son istediğim dilekti.

Kellan'ın koluna yatmıştım. Oda boşta kalan eli ile benim kolumu okşuyordu. Yaz ayının verdiği güzel havada gökyüzüne bakıyordu. Masmavi güneş hiç bu kadar hoşuma gitmemişti. Sonsuza dek burada bu pozisyonda kalabilirdim. Kellan başımı öpünce gülümseyerek ona bakmıştım. Saçlarımı düzelterek,

"Ne kadar uzun süredir bu anı beklediğimi biliyor musun?" demişti.

Gülerek,

"Eminim ki çok uzundur." demiştim. "Senin kadar ben de bekledim. Anlatması zor olaylar yaşadım içimde. Ya etrafa bağırıp sizin kalbinizi kıracaktım. Ya da içime kapanıp kimse ile iletişim kurmayacaktım. Sizi o şekilde üzmektense içime kapanmayı tercih ettim."

"Bana küfür etsen bu kadar çok üzülmezdim. Senin suskunluğunu gördükçe içimde alevler oluştu. İçim yanıyordu sanki. Seninle konuşamamak, gözlerinin içine bakamamak, saçlarını okşayamamak... Sinirden deliye dönecektim. Sophie yardımıma koşmasaydı ne yapardım bilmiyorum."

Kafamı kaldırıp ona bakmıştım.

"Mahzende iken bahsettiğin şu kız... Anlattıkların doğru muydu? Benim ismimde başka bir kız eğitim mi görüyor?"

Gülümseyerek kafasını sallamıştı.

"Amerika'nın diğer ucunda bir kasabada ayarladım okulunu. Kız yüklü miktarda para alıyor benden."

"Notları nasıl?"

"Gayet iyi. Okulu kafana takma. Sendeki boşluğu bir şekilde dolduracağız. Önemli olan şu an ki vücut direncin. Bir yıl sonra Heidi ile karşılaşınca o seni yenerse boşu boşuna derslerini çalışmış olursun. Şu an öğrendiğin her şey senin için hayati önem taşıyor."

Kafamı sallamıştım.

"Biliyorum. Bu beni çok korkutuyor. Bir hata yapmak istemiyorum."

"Dikkatli olursan hiçbir hata olmaz. İşin temelini sağlam atarsan, başkasının seni yıkmasına engel olmuş olursun. Bunu sakın unutma."

KARANLIK DÜNYALAR SERİSİ 1 ( Vampir Kardeşlerin Düşmanlığı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin