Bu bölümü aysegul5800 ithaf ediyorum...
Hatırlatma
Dakikalardır kapattığım gözlerimi açıp ona bakmıştım.
"Yapamam."
Yüzümü tutarak,
"Neden?"demişti.
Gözlerim dolmuştu.
"Seni kullanmak istemiyorum. "
" Umurumda değil. Kullan beni. "
Tam bana sarılacakken onu tutmuştum.
" Seninle aynı hisleri paylaşmıyorum."
Lanet olsun! Lanet olsun! Yalan söylemekten nefret ediyorum.
............(Helen)
Yalan söylemek zorunda kalmıştım. Elbette onunla aynı hisleri paylaşıyordum. Beni kucağına alıp yatağa atmasını ve saatlerce üzerimden kalkmamasını istiyordum. Ama şu an zamanı değildi. Depresyon haplarımı kullanmaya devam ediyordum. Çok yanlış bir zaman da gelmişti bu yakışıklı çocuk.
"Ben Andrew'i unutamadım. Öldü ama rüyalarımda onu görüyorum. Onu sevmeye devam ederken seninle olamam."
Kellan başını öne eğmişti. Sanırım böyle bir neden beklemiyordu. Açıkçası ben de söylemek istemezdim ama beni zor durumda bırakmıştı. Onun öpücüğüne karşılık verseydim şimdi çok farklı şeyler yaşıyor olacaktık. Yaşananlardan pişmanlık duymak istemiyordum. Bu yüzden çekingen davranmıştım. Ama Kellan'ı da kaybetmek istemiyordum.
Başını kaldırıp bana bakmıştı.
"Seni zorlamayacağım. Kalbinden Andrew'i çıkardığın zaman bana bunu belli et. Kaldığımız yerden devam etmiş oluruz."
Yanımdan geçip odadan çıkmıştı. Kendime vurmak istiyordum. Böyle bir fırsatı elimle ittiğim için kendime çok kızıyordum. Kellan'ın sevgisi Andrew'i bastırabilirdi. Onu unutmamı sağlayabilirdi. Eskiyi unutup yeni bir sayfa açabilirdim. Ama diğer yandan aklıma Sophie ile konuştuklarımız geliyordu. Sadece üç ay geçmişti. O vahşet geceden geriye kalan tek şey dedikodulardı. Kellan ile sevgili olup okulda el ele gezmeyi isterdim. Ama Aggie'nin bunu görmesini istemezdim. Adımı orospuya çıkartıp okula dedikodu yayabilirdi. Sonuçta bu beni üzerdi. Aylardır üzgün olduğum için daha fazla üzülmek istemiyordum. Bu yüzden kendimi avutmaya başlamıştım. 'İyi bir karar verdin Helen. Sadece doğru zamanı bekle. Gerisi kendiliğinden gelecek.'
Dolaptan çarşaf, yastık ve battaniye alıp alt kata inmiştim. Kellan oturduğu tek kişilik koltuktan boş duvara bakıyordu. Gözlerini bile kırpmıyordu. Ürkmeme neden olmuştu. Eşyaları koltuğa bırakırken,
"İyi geceler."demiştim.
Duvara bakmaya devam ederek,
"Sana da."demişti.
Neden böyle gizemli davrandığını sormayacaktım. Zaten bir anda aramız açılmıştı. Sınırları daha fazla zorlamak istemiyordum. Odama çıkıp kapıyı kapatmıştım. Mum ışığında pijamalarımı giydikten sonra yatağa yatmıştım. Gözlerimi kapatsam bile uyuyamıyordum. Beş dakika önce yaşananlardan sonra kalp atışım hızlanmıştı ve normal ritmine geri dönmek bilmiyordu. Sanırım tek yol düşüncelere dalmaktı. Düşüncelerle boğuşurken uyuyakalmıştım.
Uyandığım zaman saat sekizdi. Yatağın içinde sağa sola dönmüştüm. Ama uyuyamıyordum. Yataktan kalkıp mutfağa gitmiştim. Kahvaltı hazırlamaya başlamıştım ki birkaç ayak tıkırtısı duymuştum. Mutfağa Sophie gelmişti. Yüzünde gülücükler açıyordu. Arkamdan sarılarak,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK DÜNYALAR SERİSİ 1 ( Vampir Kardeşlerin Düşmanlığı)
VampirHelen on altı yaşında bir genç kızdı. Sıradan bir okulda, sıradan arkadaşları ve sıradan bir sevgilisi vardı. Yoksa o öyle mi sanıyordu? Gerçekler gün ışığına çıkar. Helen dostunu ve düşmanını öğrenir. Ablası Heidi'nin onu öldürmek istediğini öğ...