Öpücük atma tiki

7.1K 917 331
                                    

Multi Eymen.

Okudukça kim olduğunu anlayacaksınız.

Uykumun en güzel yerinde bir telefon sesi işittim. Ama rüyamda mı yoksa gerçekte mi telefonun çaldığını ayırt edemediğim için bir türlü uyanamadım. Telefon ısrarla çalmaya devam ediyordu. En sonunda rüyamda çalmadığını anlayınca gözümü açtım ve yatakta telefonu aradım. Bulduğumda çoktan kapanmıştı. Geri yatmayı planlarken yine çaldı. Ekrana baktığımda tanımadığım bir numara beni arıyordu. Hayır olsun inşallah.

Hızlıca açıp, kulağıma götürdüm. "alo," dedim uykulu bir şekilde.

"Merhaba, Sevil hanımla mı görüşüyorum acaba ?" dedi telefondaki bayan.

"Evet, benim."

"Ben tutunamayanlar kulübünden arıyorum. Birkaç haftadır gelmiyorsunuz. Bir daha gelip gelmemeniz konusunda bilgi almak istiyorum" dedi. Ben cevap verecekken yine konuştu.

"Eğer gelmeyecekseniz kaydınız silinecek ve verilen para boşa gitmiş olacak." diye ekledi. Oraya verilen para boşa gitse ne olacak ki diye düşündüm. En fazla ne kadar ödemiş olabilir ki boşa gideceğini düşünmüyorum. Oraya fazla para ödenmişse işte o zaman mecburen gidecektim.

"Ödenmiş olan ücret ne kadar acaba öğrenebilir miyim ?" dedim yutkunarak.

"2000. Anneniz hepsini ödedi." deyince gözlerim yerinden çıkacaktı. O kadar parayı buraya nasıl vermişti. Kafayı mı yemişt? Para tuzağı olan bi yere parasını kaptırmıştı bile. Gitmek zorundaydım. Gitmek istediğim için değil annem beni düşünmüş ve o kadar para vermiş. O kadar para boşa gitmesini istemediğim için. Çünkü durumumuz çok iyi olmamasına rağmen beni yazdırmışsa bir bildiği vardır diye düşündüm. Tabii bunların hepsini 1 saniye içinde düşündükten sonra telefonun ucundaki kişiye cevap verdim. "Geleceğim. Ne zaman?" diyr sordum.

"Her hafta çarşamba." diye yanıtladı. Yine bir şok geçirmiştim çünkü bugün çarşambaydı. Bu işkenceyi hemen çekmek zorunda mıydım ?

Geleceğimi söyleyip telefonu kapattım ve saate baktım on ikiyi geçiyordu. Hazırlanıp gitmem lazımdı. Üstüme bir şey giyinip yola koyuldum.

****

İçeri girdiğimde çoğu kişinin geldiğini ama konuşmayı yapacak olan kişinin gelmediğini görünce koşar adımlarla boş bulduğum yere oturdum. Yine hayal dünyama dalacakken omzumu birinin dürttüğünü hissettim. Bu dürtmek değil bildiğin itiklemekti. Arkamı hafif döndüm ve yalandan  gülümsedim. Ne var diye kafamı salladım. Benim yaşlarımda biriydi. Gayet normal görünüyordu yoksa o da benim gibi yalnız mıydı?

Gayet üzeri şıktı ve köse denilebilecek kadar az sakalları vardı. Ben gülümsemeye devam ederken karşımdaki bana öpücük atmaya başladı. Attığı öpücükleri görünce hemen ayağa kalktım. Hala öpücük atmaya devam ediyordu. İçimden yanlış kişiye bunu yaptığını söyledim ve bir tane yumruk attım. Lakin yumruğun hafif olmasına o kadar dikkat ettim ki sadece dokundum diyebilirim. Sonuçta ağzı burnu kırılmış biriyle uğraşamazdım. Lakin hafif vurmama rağmen yere oturup yanağına dokundu. Aslında benim vurmamla kaynaklı değildi, bildiğin kendisi yere oturmuştu.

Yere doğru hafif eğildim. "Ne oldu acıdı mı? Umarım aklın başına gelmiştir. Durup dururken öpücük atmasaydın." diye mırıldandım. Bir erkeği yere serdiğimi görünce kendimi gülmekten alıkoyamadım tabii.

   Ben galiba şu an çıldırmak üzereyim çünkü yerde hala yatmış bana öpücük atıyordu. Bunu bir defa değil devamlı durmaksızın tekrarlıyordu. "napıyorsun ya sen. Neden durmadan öpücük atıyorsun" diye bağırdığımda bir kız gelip onun tikinin olduğunu ve bu yüzden burada olduğunu söyledi. Ne tiki ? Öpücük atma tiki mi olur ?

Ben Kusurlarımla BenimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin