"Nasıl geçti?" Diye sordum pijamamı giyerken.
"Ülker ben.." Deyip derin bir nefes aldı. "Ciddi düşünüyorum dedi babaanneme!"
"Ovv." Dedim. "Gelmişken isteseydi bari seni?"
"Yok canım." Dedi hemen. "Daha evlenme teklifi etmedi. Etmezse evlenmem onunla."
Güldüm. "Hazırlıklı ol o zaman. Ciddi demiş baksana. Her an edebilir."
Göksu'nun yüzünde zafer gülümsemesi oluştu.
"Benimle evlenecek. Ne kadar şanslı." Deyip güldü. Sonra durup bana ciddi bir ifadeyle baktı. "Ben hazırım zaten Ülker. Evlenmeye yani. Hazırım."
Çıkardığım kıyafetleri katlayıp dolaba koydum ve yatakta yanına oturdum. "Mutlu olmanı istiyorum Göksu. Çoook mutlu olmanı istiyorum. Acele karar verme tamam mı?"
"Peki." Dedi. "Uyuyalım mı? Yarın iş var."
"Ben ablamı arayacağım." Dedim ayağa kalkarak. 'Sen yat. Mutfakta konuşurum."
O yatağa yatınca bende telefonumu alıp mutfağa geçtim ve ablamı aradım.
"Ne var?" Dedi açar açmaz.
"Nerdesin?" Diye sordum.
"Serkan'da." Diye cevapladı.
"Ne zaman gideceksin Konya'ya?"
"Yarın sabah." Dedi bıkmış bir sesle. "Beni aramazsın sanıyordum. Hayırdır?"
Mutfaktaki sandalyelerden birini çekip oturdum. "Merak ediyorum seni." Dedim.
"Etme." Dedi net bir şekilde.
"Gerçekten gidecek misin?" Diye sordum. İnanamıyordum. İnanmak istemiyordum. O benim tek ailemdi. O da giderse..
"Evet." Dedi. "Uyuyacağım tamam mı? Kapat ar..."
"Bu kadar basit mi abla?" Diye sordum. "Beni bırakıp gitmek bu kadar basit mi? Ben...beni seviyorsun sanıyordum. Senin için değerliyim sanıyordum."
Dudağımı ısırdım. Ne kadar ısırsamda gözümden düşen yaşa engel olamamıştım.
"Hayat zor Ülker. Bu hayata ayak uydurmalıyız. Sende gel. Amcamla mutlu mutlu yaşarız."
"Oraya gider gitmez bizi evlendirir. Başından atmak için. O adam bize bakmaz." Dedim. Nolur anla abla! O adam bize değer vermiyor. Kendisi değerli sadece.
"Ülker..."
"Abla.. Sen benim tek ailemsin. Annem gitti babam gitti. Sende gitme. Yalnız bırakma beni."Elimin tersiyle gözyaşımı sildim. "Gitme.."
Bir süre telefondan hiç ses gelmedi. Sonra telefonu kapattığını anladığımız o 'dıt dıt' sesi geldi. Gözlerimi kapadım sıkıca.
Telefon elimden kaydı. Annem yoktu. Babam yoktu. Artık bir ablamda yoktu. Hayırlı olsun.
<<<>>>Otobüs durağında durmuş bir ileri bir geri sallanıyordum. Nerede kalmıştı ama bu otobüs? Geç kalacaktım işe! Zaten sabah kalkamamıştım. Uyku beni kendine çekmişti ne yapabilirim?
Cebimdeki telefonun titremesiyle sallanmayı bırakıp telefonu çıkardım cebimden. Arayan..
Asude İnandı!
"Ne?" Dedim açar açmaz. Bu kadının beni kaç hafta önce son kez aradığını sanıyordum. Şimdi yine arıyordu. Kurtuluş yoktu sanırım.
"Özgür'le birlikteymişsiniz." Dedi imalı imalı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adı "MAVİ"Olsun..
Teen FictionÜlker,ablasının kumar borcu yüzünden bir işe girer. Bu iş sıradan,basit bir iş değildir. Hedefi birini tavlayıp mirastan onu mahrum etmektir. Ama bu iş sandığı kadar basit olmaz. Bir süre sonra ortalık iyice karışır ve gerçek oyun işte o zaman başla...