Adı "MAVİ"Olsun..

->9.Bölüm.(Ya sen olursan?.)

"Şurayı silmedin!"

Eliyle işaret ettiği yere baktım. Ve sonra dönüp ona baktım.

"Göksu biraz yardım etsen diyorum. Oturmaya mı geldin buraya? Hadi oturacaksın başka yerde otur! Temizlik yapıyorum!"

Ofladı. Elindeki gofretin son parçasını yiyip paketini kıvırarak çöpleri topladığım poşete doğru fırlattı.

"Kızım ben buraya planın üstüne yoğunlaşalım diye geldim."

Elimdeki bezi kovaya atıp ıslattım. "Yoğunlaşalım bakalım şu plana."

Bezi çıkarıp sıktım ve mutfak dolaplarını silmeye devam ettim.

"Berkay ile seni sevgili sanıyor olabilir. Tek yapman gereken yanlış anlama olduğunu göstermek."

Ona 'ciddi misin?' Dercesine baktım.

"Ben bunu zaten hiç bilmiyordum Göksu. Teşekkür ederim." Deyip alkışladım. Gözlerini devirdi.

"Planı daha anlatmadım!" Oturduğu sandalyeden kalkıp salona gitti. Ben dolapları silmeye devam ederken elinde bir tahta ile mutfağa girdi. Ona anlamayarak baktım. Tahtayı tam önüme koyup gözüne gözlüklerini taktı.

"Gözlük?"

"Ciddi olsun diye." Dedi. Güldüm.

Tahtanın üstündeki çarşafı kaldırdı. Tahtanın üzerinde Özgür İnan,Asude İnan,Ali İnan, Ayşenur Özsu.. Yani kısaca herkesin fotografı ve hakkındaki bilgiler yazıyordu. Göksu'ya bildiğim kadarıyla anlatmıştım herkesi ama o daha ayrıntılı bir araştırma yapmıştı anlaşılan.

"Şaka mı yapıyorsun?" Diye sordum şaşkınca.

"Yoo ciddiyim." Deyip dikleşti. "Şimdi gördüğün gibi bu tahta tüm planımız boyunca işimize yarayacak en önemli şey."

Eliyle tahtayı gösterdi. "Herkes hakkında en derine kadar araştırma yaptım! "

"Göksu.."

"Sana ilk planımı açıklıyorum." Deyip kalemle Özgür İnan'ı işaret etti.

"Yanına gidiyorsun. Dün ne yaptın filan diye konu aç. O da sana soracaktır büyük bir ihtimalle. Arkadaşım ile sevgilisine hediye alıyorduk diyeceksin. Sevgili olmadığınız açıklığa kavuşacak. Okey?"

Bir şey demeden ona baktım. Dilim tutulmuştu. Bu işi benden çok ciddiye alıyordu. Bu iyi bir şey miydi bilmiyordum.

"Okey." Dedin ne diyeceğimi bilemeden. Helal olsun yani ne diyim.

"Devam ediyim mi?"

Bezi masaya koyup sandalyeye oturdum. Gözlerimle devam etmesiyle ilgili bir bakış attım.

"Hayatta en çok neyi yapmayı seviyorsun?"

"Bilmem." Dedim direkt. Aniden sorunca aklıma gelmiyordu.

Çantasından bir kağıdı çıkarıp bana uzattı. "Uçurtma şenliği var. Herkes davetli.Özgür'ü buraya götür."

Kağıdın üstünü okudum. Uçurtma şenliğinin nerede yapılacağı ve kuralları yazıyordu.

"Uçurtmam yok." Dedim kağıdı masaya bırakıp.

"Yapın." Bunu o kadar ciddi söylemişti ki gülüp,alay edememiştim. "Çocukken yaparmışsın. Özgür eminim hiç yapmamıştır. İyi bir şans. Yeni şeyler öğrenir. Hem birlikte olursunuz. Eğlencelide olur."

"Ne zaman?" Diye sordum.

"Yarın." Deyip ayağa kalktı. "Bir saat sonra kafede görüşürüz. Mağlum doğum günümüz." Mutfaktan çıkıp gitti.