"Ne istiyorsun onlardan?" Diye sordum.
"Kabul ettin mi?"
Gözlerimi ondan kaçırdım. "Anlaştık zaten." Dedim. "Nedeni söyle."
"Babamın işten atılmasına sebep oldu. Ne yaptı etti Ali İnan'ın aklına girdi. Babam onları dolandırdır tamam. Ama.. Merhamet? Ali İnan değil. Asude adaletsiz." Dedi. Sonra güldü. Keyifsizce. "O kadın şeytan."
Bencede.
"Selin?" Diye sordum ona bakarak. "O ne yaptı sana?"
"İhanet." Dedi. "Sevgiliydik biz. Aldattı beni."
Gülsem mi ağlasam mı?
Can aldatılmıştı demek.
Ah ne yazık!
"Şimdilik yeter bence bu kadar bilgi." Dedi. "Yemeğimizi yiyelim."
Yemeğini yemeye devam ederken şaşkınca onu izledim. Daha demin biz neler konuşmuştuk,neler anlaşmıştık. Şimdi o sanki hiç bir şey yokmuş gibi yemeğini yiyordu.
Daha demin ona bu iş bitince katil olduğunu itiraf edeceğini söylemiştim. Hapse girecekti. Ama.. Hayat umrunda değildi sanırım.
Soğukkanlı. Diye düşündüm. Aşırı derecede.
"Eve gitmek istiyorum." Dedim yemeği ona doğru iterek. "Eve götür beni."
"Evin.." Deyip gülmeye başladı. "Evin yok sanıyordum."
Dişlerimi sıktım. Hakkımda her şeyi biliyor.
"Var." Dedim.
"Arkadaşının yanında kalıyorsun. Bu onun evi yapar senin değil."
"Sanane bundan." Dedim. "Beni eve götür!"
Peçeteyi alıp ağızını sildi ve arkasına yaslandı. "Özgür öğrenince sahi ne yapar?" Diye sordu dudaklarını büzerek. "Söylesene. Seni terkeder mi?"
Derin bir nefes çektim içime. Dövecektim şimdi bunu.
"Can..." Dedim. "Eve gitmek istiyorum. Seninle sohbet etmek değil."
"Ciddi sordum!" Dedi sertçe. İrkildim.
Sonra yumuşak bir şekilde gülümsedi. "Söyle Ülker. Terk eder mi seni?"
Tam gözlerine bakıp "Eder." Dedim.
Gülümsedi. "Üzülme. İleriye bakmak lazım."
Arkama yaslandım. "Bana bunu geçmişiyle yaşayan insan mı söylüyor?"
"Geçmişiyle yaşayan mı?" Diye sordu.
"Babanın intikamını hala alıyorsun. Düşüncelerime göre Selin'le sırf Asude için çıktın. Ama seni sevmedi ve aldattı. Şimdi ikisine karşı nefret dolusun. Geçmişe nefret dolusun sen. Şimdi bana ileriye bak filan deme. Eğer dersende o zaman ben sana hiç çekinmeden yalancı derim."
Bir süre bana öylece baktı. "Haklısın." Dedi sonra. "Ama söylesene Ülker. Ceren geçmişte kalmadı mı?"
Ona dik dik baktım. Yeniden gülümsedi. "Geçmişiyle sadece ben yaşamıyorum."
Kollarımı birleştirdim. "Geçmişimizden kaçamayız." Dedim. Sonra ona baktım. "Belki de Özgür beni terketmeden ben ayrılmalıyım ne dersin?"
"Temiz bir şekilde karşısına çıkmak için..." Dedi. Daha çok kendi kendine konuşuyormuş gibiydi. "Ama bu mümkün değil. Özgür'e ne kadar yakınsan Asude'ye de o kadar yakınsın. Sonuçta Özgür'den ayrılınca nasıl evlerine gireceksin?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adı "MAVİ"Olsun..
Teen FictionÜlker,ablasının kumar borcu yüzünden bir işe girer. Bu iş sıradan,basit bir iş değildir. Hedefi birini tavlayıp mirastan onu mahrum etmektir. Ama bu iş sandığı kadar basit olmaz. Bir süre sonra ortalık iyice karışır ve gerçek oyun işte o zaman başla...