6 | Little Secret. Kattie.

4.6K 141 21
                                    

Yaptığım hareketleri tekrarlamalarını bekleyerek onlara döndüm ve izlemeye başladım. Tanrı aşkına, bunların sorunu neydi? Çenemin kasıldığını hissettim, elimi başıma götürüp ovdum. “Bir dakika, durun.” Söylediğim şey ile beraber hepsi aynı anda kendilerini yere attı.

“Duruyor muyuz? Ohh, çok yorulmuştum.”

Gelen cevapla birlikte kaşlarımı havaya kaldırdım. “Yorulmak mı? Daha yeni başlıyoruz, beyler. Siz beni çıldırtmaya mı çalışıyorsunuz, yoksa cidden beni izlemiyor musunuz?” Bıkkınca. İç. Çekişler. “Üç gündür çalışma yapıyoruz ve bir ilerleme yok. Herkesi tek tek çalıştıracağım, bunu yaparken çalıştırdığım kişiye odaklanıyorsunuz. Tommo senden başlıyoruz.”

Yanına geçip aynı hizada olmamızı sağladım ve hareketleri tek tek gösterdim. Önce sağ ayak. Beni sinirlendirmek için mi yanlış yapıyordu? Kafayı yiyecektim. Tanrım. Lütfen. “Sağ ayak. Sağ dedim Tommy! Bilerek yapıyorsun, cidden.” Dediğimde dudak büzdü ve ellerini iki yana açtı. “Ben dans edemiyorum. Sadece popo sallayabiliyorum Kathie!” Gözlerimi yuvarladığımda kollarını göğsünde birleştirdi ve gidip Niall’ın yanına oturdu. “Sağ veya sol ne demek bilen birisi var mı? Varsa eğer onunla devam edeceğim?”

Arkamı dönip gözlerimi üstlerinde gezdirdiğimde herkes bakışlarını kaçırıyordu.

“Hazz? Niall? Tek umudum sizsiniz!” Harry dediğim şeyden sonra kocaman sırıtarak ayağa kalkmıştı.

 “Umutları gerçekleştirmek için burdayım, leydim.” Bel hizasında eğilip eliyle selam verince kıkırdamamı engelleyemedim. “Gel buraya.” Derken gamzeleriyle mükemmel bir gülümseme yollamıştı.

Sen onu sevmiyorsun Kathie. Aptal aşıklar gibi davranma. Zayn’i düşün ve dönüp ona bak.

Hayır, bakmayacağım. Harry yanıma geldiğinde saçındaki bandı düzeltti ve derin bir nefes aldı. Önce sağ ayak. Benimle birlikte aynı hareketi yaptığında biraz rahatlamıştım. Tekrar ve tekrar. Evet Hazz beni yormuyordu, yapıyordu. “Elinde mikrofon tutuyormuşsun gibi yap, hadi harika gidiyorsun.” Başıyla beni onayladı ve elini yumruk haline getirip dudaklarına yaklaştırdı. Kendi eline bakıp gülümsediğinde “Hayatımda gördüğüm en dahice mikrofon!” Gözlerimi. Cidden. Devirdim. Hatta alıp yere fırlatmak istedim. “Şu an ki şartlar altında daha iyisini göremiyorum. Üzgünüm yarın gelirken sana özel kaplamalı bir mikrofon ile gelirim. Nasıl fikir?” Zayn arkadan ıslık çaldığında bakışlarımı ona çevirmemle, sırtını bana döndü ve ayna ile bakışmasına devam etti. Tanrım. Kendini beğenmiş. Moron. Egoist. Sala-

Onu bu yüzden seviyorsun.

Kapa çeneni artık, işime engel oluyorsun. Harry bakışlarımı kendisine çekmek için öksürdüğüne, hala Zayn’e baktığımı yeni farketmiştim. Siktir. “Bana hediye vermek istiyorsan, başka bir şekilde de olabilir. Imm mesela b-“ Lafını hemen kestim “Dans?” dudaklarını  ‘Ama lafım!’ dercesine büzdüğünde umursamadım. Harry Styles’a karşı koyabildiğim için tebriklerim nerede millet!?

Yaklaşık üç saattir uğraşlarım sonucunda bir ilerleme kaydedebilmiştik. Büyük gelişmeydi! Son olarak çok gönüllü (!) bir Zayn Malik karşımdaydı. Diğer çocuklara yaptığım gibi aynı hizaya geçip hareketleri tekrarlamam etki etmiyordu. Paul yanımıza geldiğinde Zayn’e bir şeyler anlatmaya çalışıyordum. “Zayn siz ek olarak iki saat burdasınız. Diğerleri gitmek istiyorlarsa gidebilirler.“ Ağzım açık şekilde Paul’a bakarken karşıma kaşları çatılmış bir Zaynster vardı. Anlaşılan bundan onun da haberi yoktu. Yeşil gözlerimi gözlerine diktiğimde omuz silkti, yapacak bir şey yoktu. “Pauly bunu bana önceden söylemeliydin.” Sonunda konuşmuştu, fazladan iki saat onunla burada kalacağımı düşünmek vücudumda karıncalanmalara neden oluyordu. Kalbim daha hızlı atmasına v-

I'm here with my hope.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin