11| I Need You Like A Heart Needs A Beat.

4.3K 117 9
                                    

Niall ve Evanee arabaya doğru ilerlerken hala kahkaha atmaya devam ediyorlardı. İkisi de müthiş bir enerjiye sahiptiler, tüm akşam boyunca hiç susmadan konuşmuşlar ve gülmüşlerdi. Onlara bakarken istemsizce böyle bir ilişkim olsun diye imreniyordunuz.

Evanee’nin arabadan bana el sallaması ile düşüncelerimden kurtuldum ve gülümsedim. Araba köşeyi döndüğünde derin bir nefes aldım ve arkama dönmemle Harry’i karşımda gördüm.

“Bir ninja gibi sessiz ifadesi tam olarak sana uyuyor Harreh. Ödümü kopardın.” Kollarımı göğsümde birleştirdiğimde o da gamzelerini belli edecek bir gülümseme yollamıştı.

“Ahh, özel yeteneklerim ve ben! Çok sessiz hareket ederim veee taa- daa!” Harry gülerek konuşmaya devam ederken bende ona eşlik ediyordum. Çok iyi bir arkadaştı, şöhret yüzünden şımarık, kendini beğenmiş birisi değildi. Çok doğaldı, harikaydı.

“Sessiz mi? En son parmak ucunda giderken bir vazoyu kırmıştın Hazz.” Louis’in itirafı ile kıvırcığımız hafif somurtmuştu.

“Tur otobüsünde kırdığımız bardaklar genelde Harry ve sakarlığı ile oluyor.” Liam’dan ikinci bir itiraf gelince gülmemi durduramamıştım. Puflardan birine çökerken Eleanor’da benim gibiydi.

“Sussanıza siz. Kathie hadi gidelim, bunlar şimdi saçmalamaya devam eder.” Ayağa kalkarken çocuklarda benimle birlikte kalkmıştı.

“Harry, ımm beni otele bıraksan? Cidden rahatsız etmek istemiyorum.” Ellerimle oynarken konuştuğumda Harry umursamadan arabaya yürümeye başladı.

“Arabada seni bekliyorum, Kathie.” Yanaklarımı şişerek ofladığımda dönüp Eleanor’a sarıldım.

“Bir gün için seni kaçıracağım beraber bir şeyler yaparız.” Geri çekilirken kafamı salladım.

“Pekala, ben de çok isterim.”

Louis kolları açık beni beklerken geçip ona sarıldım. Yanağıma bir öpücük bırakırken gülümsedim. “Tommo’ya tekme atma, lütfen. Yarın derste normal duracağım. Yani elimden geldiğince.” Ellerimi saçlarına daldırıp karıştırdım.

Liam da aynı şekilde sarılıp öptükten sonra sıra Zayn’e gelmişti. Bu yüzden babacık ile biraz sohbet ediyordum ve bunu uzatıyordum. Harry arabanın kornasını çalınca içimden bir küfür savurdum, bilerek yaptığına emindim.

Kafamı çevirip arabaya baktığımda gülerek Zayn’i işaret etti ve öpücük attı.

Harreh, bittin sen.

Önüme dönüp Zayn’e yaklaşırken nefesimi tuttum. Kollarını bana dolarken bir elini belimin sağ tarafına koymuştu. Dudaklarını yanağıma bastırdığında bir süre sonra geri çekildim.

Nefesimi bırakırken çocuklara tekrar bu gece için teşekkür ettim ve arabaya doğru ilerledim. Binmem ile birlikte Harry sinir bozucu kahkahasını attı. “Vay canına!”

“O lanet çeneni kapatacak mısın? Ben mi kapatayım Harold?” Yüzüme düşen saçlarımı çekmeye çalışırken nefes alışverişimi kontrol etmeye çalışıyordum. Sadece bir öpücüktü, hem de yanaktan. Böyle olmam normal değildi.

Elini beline koydu, sağ tarafına Kathie. Sağ.

İç  sesimden nefret ettiğimi söylemiş miydim? Evet, binlerce kez.

“Kathie nefesini tuttun bunu arabadan farkettim. İnkar etme artık, hadi ama ondan hoşlanmanın neresi kötü?”

Kafamı cama yaslarken gözlerimi kapattım, iki yıl öncesini hatırladım. This Is Us filmleri için yaptıkları galayı hatırlarken içim titredi. Galadan sarı kafa ve Zayn’in çıkan samimi fotoğrafları. Bir gün sonra nişandıklarını öğrenmem. Gözümden bir yaş akarken kazağımın ucuyla sildim.

I'm here with my hope.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin