-11- Kavga

111 21 6
                                    

Bu bölüm aslında pazar gelecekti ama Zaman bulduğum için bugün geldi. İyi okumalar...
Multide; Gece varrrrr

"Neden sana pansuman yapmam gerekiyor? Hiç bir yerin kanıyormuş gibi gözükmüyor" dedim çünkü hiçbiryeri kanamıyordu.
Dudağı dışında dudağı patlamıştı.
Birden bire tişörtünü çıkardı ve sırtını gösterdi. Sırtına baktığımda 'hi' sendromu geçirdim ( 'hi' sendromu birşeye çok şaşırdığımızda ya da korktuğumuzda ağzımızdan 'hi' sesinin çıkmasıdır)
Sırtında bir Muşta izi vardı ve izleri açılmıştı.
"Aruz hastaneye gitmemiz gerek. Ç- çok kötü" dedim. Gözlerim dolmuştu çünkü korkmuştum. Yüzüme baktığında  gözlerimin dolduğunu gördü.
"Ağlama"
"Ağlamıyorum, çok kötü"
"Tamam gideriz hastaneye" tişörtünü giyerken durdurdum. Bana sorarcasına bakarken dur işareti yaptım ve Enes'in kıyafetlerinden birini verdim. Giydiğinde salona gittik.
"Bizim işimiz çıktı Enes geliriz şimdi" dediğimde herkesten 'ooo' sesi çıktı.
"O 'ooo'larınızı alırım gerisini biliyorsunuz. Yaparım"
Gökhan, Ayağı kalktı ve ellerini havaya kaldırdı. "Yapar valla" dedi. Dışarı çıktığımızda benim arabama bindik. Hastaneye doğru sürdüğümde 15 dakikaya oradaydık. Acile gittiğimizde bir doktor Aruz'un sırtına baktı.
Yüzünü buruşturduğunda telaşla doktora baktım.
"Dikiş istiyor gibi duruyor Aruz" dedi doktor.
Bir dakika doktor Aruz'u nereden biliyordu gerçi bende daha yeni tanımıştım boşver.
"Tamam Emre amca. Hazal'ın yanında yapmasak olur mu?"
"Hayır!" Diye çıkıştım.
İkiside bana bakarken Aruz'un duyabileceği bir şekilde
"Şey benim Yüzümden oldu burada duracağım" dedim.
Doktor, Aruz'u yüz üstü yatırınca arkasına pansuman yaptı.
Çok kanıyordu.
Dikişe başladığında Aruz gözlerini sıkıca kapatmıştı. Canının yandığı anlaşılıyordu. Nihayet doktor dikişi bitirdi ve birkaç şey daha yaptı.
Eve gittiğimizde Gökhan'lar gitmişti. Evde sadece Enes vardı.

"Hazal!" Enes'in sesi sert çıkmıştı.

"E-efendim Enes?" Dedim korkarak.

"Berk'le arkadaş mısınız?"

"öyleydik neden?" sırıtmaya başladığında bende gevşedim.

"Aruz'u bu hale getiren oymuş" Somurttum.
O an gözümün önünden gitmiyordu.

"Muştasını benzetecek miyiz Enes?" diye sordu Aruz kız sesi çıkararak.
Kıkırdadım.

"Onu muşta yapacağız Aruz" dedi ve güldü.

"Neyse ben yatıyorum Enes" dedim ve Enes'in yanağından öptüm.

"iyi geceler kuziş" dedi Enes.

Yatağıma gidip koyunları saymaya başladığımda gözlerim kapandı...
🕊⚜🕊⚜🕊⚜🕊⚜
Gözlerimi açtığımda banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım saçlarımı dağınık topuz yaptığımda Enes içeride televizyon izliyordu.
Annemler bir iş seyahati için Amerika'ya gitmişlerdi bizde evde tektik.
"Hazal!" Enes'in hayvan gibi bağrışı tüm evde yayıldı.
"Ne vaaaar" Enes'in yanına gittiğimde Bana "kahvaltıyı hazırlamışsan?" Dedi tuhaf bi aksanla.
"Hazırlamamışam kalkirsen sen hazırlirsen kendi kahvaltını!" Dedim.
Oflayarak mutfağa gittiğinde kapı yumruklandı.
"Bu kim lan?" Diye sordu Enes.
"Bizim sınıftan Abdulrazzak Enes'ciğim kapıyı hep böyle çalar bende artık alıştım ondan bu kim biliyorum. Ben nerden biliyim yürü git kapıya bak!"
Kapıya baktığında Rüzgar kapıdaydı ve sinirli sinirli bir bana bir de Enes'e baktı. Kaşlarımı çattığımda Rüzgar Enes'i sertçe itti.
Enes beklemediği için yere düşünce Rüzgar, Enes'in üstüne çıktı.
"Rüzgar yapma!" Diye cırladım ve yanlarına koştum.
Rüzgar'ı Enes'in üstünden aldığımda Rüzgar kükredi.
"Sen kim olduğunu sanıyorsun da Anıl'a vuruyorsun?" Rüzgar'ı sertçe ittim.
"Sen hayırdır! Düne kadar Anıl'la kanlıydın şimdi bildin kıymetini şimdi mi anladın değerini!?"
"Seni ilgilendirmez"
"Beni ilgilendirir ve sen kim oluyorsun da Enes'i itiyorsun?" Dedim.
"Ya Hazal seni ilgilendirmez."
"Gel seninle normal konuşacağım" onu kapının dışarısına sürükledim. Kapının tam önündeyken kapıyı açtım Rüzgar'ı ittim ve kapıyı kapattım.
"İyi misin Enes?"
"O çocuk kimdi Hazal?"
"Gerizekalının teki işte boşver"
Kim olsa benim yerimde aynı şeyi yapardı. 1 aydır tanıdığım biri mi yoksa kuzenim ve ex'im olan biri mi?
Tabii ki de ikincisi!
Kapı birdaha çaldığında sinirle açtım
"Ya Rüzgar bütün keyfime ettin zaten şimdi gider misin?"diye bağırdım.
Rüzgar'a bakınca Rüzgar olmadığını farkettim. Karşımda kaşlarını çatmış olan bir Aruz vardı.
"Sen miydin?"
"O buraya mı geldi?" Başımı onaylarcasına salladım.
İçeri girdi ve Enes'le selamlaştılar.
"Bugün mü?" Diye sordu Enes
"Bugün" diye cevapladı Aruz
"Bugün?" Anlamsızca bana bakarlarken Aruz bana "yok birşey" dedi.
Peki dermiş gibi kafamı salladım.
⚜🕊⚜🕊⚜🕊⚜🕊
Odamda internetten 'Tyler Posey' nin fotoğraflarına bakıyordum. Aslında hiçkimse anlamasın diye ona 'şemso' diyordum ama neyse...
Üstüme açık mavi bir kot ve üzerinde 'Life is music' yazan siyah bir tişört giydim. Saçlarımı açık bıraktım ve evden çantamla beraber çıktım. Normalde okulda olmam lazımdı ama Enes ve Gökhan'lar geldiği için okula birkaç gün gidememiştim. Deri ceketimi de giydikten sonra dışarı çıktım. Asansörü beklerken gelmeyeceğini anladım ve merdivenlerden inmeye başladım. Bir alt kata daha yeni geldiğimde (!) benim yaşlarımda iki tane kız gördüm. Tanışmak için gittiğimde biri sarı saçlıydı diğeri ise koyu kahverengi saçlıydı.

"Merhaba. Ben Hazal" dedim. İkisi de bana döndüklerinde yüzlerini sıcak bir gülümseme aldı. Sarı saçlı olan elini uzattı ve "Ben Gece. Buraya yeni geldik. Şey bu da Yağmur. İkimiz de kardeşiz" kaşlarımı çattım çünkü hiç kardeşler gibi görünmüyordu.

"Şey annelerimiz farklı" dediğinde üzüldüm. Acaba kötü yerden mi vurmuştum?

"Ben... Özür dilerim.. Bilmiyordum"

Resimde Yağmur varYağmur bana sarıldığında "Önemli değil bilmiyordun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Resimde Yağmur var
Yağmur bana sarıldığında "Önemli değil bilmiyordun." dedi. Benden ayrıldığında birden bire sevinçle "Sen buraları biliyor musun?" diye sordu.
Hahaha!
Burası benim çöplüğüm kızım sen ne diyorsun?
"Tabii ki de biliyorum" dedim.

"Sabah çıkanları da biliyorsundur inşallah. Saydıra saydıra gittiler" dedi Gece ve gözlerini devirdi.

"Tipleri nasıldı?"

"İkisi de erkekti bir de galiba birinin adı Enes diğerinin ki Armağan mıydı Namık mıydı neydi"

"Enes ve Aruz" diye mırıldandım kendi kendime. Gece'nin gözleri açıldı.

"Onları tanıyor musun?"

"Maalesef biri kuzenim diğeri..."

"Diğeri?" Diye sordu merakla.

"Arkadaşım."

Son SarılmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin