Medyayı dediğim yerde açarsanız daha zevkli okursunuz 😁😁Ne diyo lan bu?
Benim sormama fırsat vermeden açıkladı.
-Kardeşimin beni affetmesi için benimle gelmek zorundasın.Seninle iyi geçiniyor gibi gözükmeliyim.O hiç üzülmemeli.Yani akşam beraberiz.
-Yokk başka?Olmaz öyle şey.
Sinirlendiği kasılan çenesinden belliydi.Burak'a 'git' dercesine bi baş hareketi yaptı.Burak haliyle arkasına bakmadan gitti.Sonra bana doğru yaklaşmaya başladı.Ben kaçtıkça sırada üstüme doğru geliyordu.Sıranın sonuna gelince bi yere gidemeyeceğimi anladım.Hızlıca titrek bir nefes aldım.
-Yaa napıyosun?Gelmesene üstüme.
Sırıttı.
-Noldu şeker kız korktun mu?
Yesss :)) Sırıtma sırası bendeydi.
Bu sefer kendimden beklenmeyecek bir cesaretle ben ona yaklaştım.Yüzlerimiz arasında 2 cm ya var ya yoktu.Nefeslerimiz birbirine karışıyordu.Titrekçe nefes aldım.Dudaklarımı yaladım.Ayy,çok mu sıcak olmuştu sanki?
-Şeker olduğumu kabul ediyorsun yani?
-Evet şekersin.Ama senden olsa olsa küp şeker olur.Tipe bak yaa.
-İyi madem öyle gelmiom lan?Sonuçta ben tipsizim.
-Ben sana gelebilir misin diye sormadım.Saat sekiz de hazır ol.
Ve pislik bana cevap hakkı tanımadan gider...
Kızım sende iyice eziksin.Utanıyom senin iç sesin olduğum için ya.Bi laf sokcan onu bile beceremedin.
Sen bi sus yaa.Fuffy misin nesin bak saçını başını yolarım senin.
Fuffy ne yaa 😒😒
Sana isim verdim şekerim.Yeni ismin Fuffy artık.
Git yaa küstüm senle.Vercek başka isim bulamadın mı?O ne öyle köpek adı gibi.Ama ben zaten biliyodum sende bi değerim olmadığını.Hıh..
Ne güzel isim işte neresini beğenmedin yaa.Çok tatlı işte.
.
.
.
Ve iç sesim bana küser....Amaaan iki güne gelir konuşmadan duramaz o.***
Toprak'la bir daha konuşamadım bütün gün.Malum derslere pek katılmıyo öküzümüz.
Son derse de girdikten sonra çantamı topluyordum ki ayağa kalkınca burnum açık olan pencereye çarptı. O acıyla zıplarken ayağım sıraya takıldı ve yere düştüm.Ve yerde ağıtlar getirerek yuvarlanmaya başladım:-Anoowwwww?!!! Burnuğmmm ayağğğımmmmm??!Anoowww!!!
Allah'ımmmm sana geliyomm.İnsana çiftli kombo yapıon sende yaağğ.Teker teker geliğnn lann...Konuşmaya devam edecektim ki kapıdaki öküzü görünce susmayı tercih etmiştim.Yanıma geldi ve yüzüme bi kaç saniye baktıktan sonra kahkahalarla gülmeye başladı.'Oha böyle gülen insan mı var yaa.'
Ne diyom ya ben.-Yaa ne gülüyon kalas.Ölüyoz burda.
-Kızım var ya senin Flash tv ye faln gitmen lazım.Sana bi program falan yapsınlar.Ordaki adamlardan uzun hava söylüyorsun.
Dedi gülerek öküz.(medyayı burda açın)
Oflayarak ayağa kalkmaya çalıştım.Sadece denedim çünkü ayağımın burkulduğunu ayağa kalkmaya çalışana kadar bilmiyordum.
Kendimi bir anda sırt üstü yerde buldum.Canım bu sefer gerçekten acımıştı.İstemsizce dolan gözlerimden,gözyaşlarımı geri göndermek için gözlerimi kırptım.Toprak'a baktığımda anırarak gülüyordu.Ayağımın acısına birde rezil olmam eklenince gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı.Öfkeyle:
-Yaa sen nasıl bir
hayvansın.Görmüyo musun bileğim burkuldu?Bana neyin var diyeceğine geçmiş karşımda gülüyorsun.Gerçi numaramı bütün okula dağıtan birinden ne bekliyorsam.Ayağımın ağrısına aldırmadan ayağa kalktım ve kapıya doğru ilerlemeye başladım.Arkamda bana anlamsızca bakan bir çift göz bıraktım.Gerçi ailem bile bana anlamsızca bakarken onun nasıl sevgiyle bakmasını bekleyebilirdim ki?
Tam okulun çıkışına gelmiştim ki kendimi bir anda havada buldum.İstemsizce ağzımdan küçük bir çığlık çıktı.Birinin kucağındaydım.Biraz önce arkamda bıraktığım kahveler şimdi bana bakıyordu.-Ayakta zor duruyorsun.Yurda nasıl gitmeyi planlıyorsun zeki kız.
Sözlerinde alay vardı ama yüzü gayet ciddiydi.Sanki birşeyleri anlamaya çalışıyor gibiydi.
Hiçbirşey demedim başımı biraz daha göğsüne yasladım.Gözlerimdeki yaşlar bir türlü dinmiyordu.Kimse beni sevmiyordu.Zavallı biriydim ben.***
Şimdiki ZamanArtık eve gitmeliydim.Hem zaten yarın iş başvurum vardı.
Eve gittiğimde kendimi yatağıma attım.Uykuya teslim oldum.
Ertesi gün erkenden hazırlanıp iş başvurusu yapacağım şirkete gittim.Özel bir şirketin okulunda kimsesiz çocuklara eğitmenlik yapacaktım.Tabi başvurum kabul edilirse...Okulum yeni bittiği için genelde çok sıcak bakmıyorlardı iş başvuruma.
Derin bir nefes alarak girdim içeri.Bu işin olmasını çok istiyordum çünkü ben ailesi olmasına rağmen kimsesiz olan bir çocuktum.Onların kimsesi yoktu ve benim gibi kimsesiz olmalarını istemiyordum.Karşımda ciddiyetle bana bakan kadının sesiyle kendime geldim.
-Merhaba,siz Deniz hanım olmalısınız?
-Evet.benim.
-Size birkaç sorum olacak.Öncelikle...
Karşımdaki kadının sesini başka bir ses kesti:
-Nilay Hanım...
Sesin geldiği yöne bakmamla donup kalmam bir oldu.O karşımdaydı.Hala inanamıyordum.İçimde kopan fırtınaların tarifi olamazdı.O ise ben yokmuşum gibi bakıyordu.Bakıyordu ama göremiyordu ona özlemimi.
Birkaç saniye bana baktıktan sonra Nilay Hanım'a dönerek ekledi:-Hanımefendiyle ben ilgilenirim...
Eveeettt...İşte yeni bölüm.Umarım beğenmişsinizdir.Sizden ricam okuduktan sonra yorum yapın.Ve votelerinizi eksik etmeyin.Şimdiden teşekkürler😄😄
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİTME...
ChickLit*** Bir yerde okumuştum.Unutulmaz alışılır yazıyordu.Ve ben aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen ne unuttum ne de alıştım yokluğuna. Bizim hikayemiz yolunu bulmaya çalışan iki kalbin hikayesiydi... *** İyi okumalar... Not-İlk hikayem ve telefondan y...