Telefon yeniden çalmaya devam ederken gözlerini gözlerime dikerek bana doğru bir adım attı, çok mu yavaş hareket ediyordu yoksa bana mı öyle geliyordu bilmiyordum. Hipnotize olmuş gibi bakıyordum sadece.
Tamamen önümde durduğunda zaten iki basamak aşağıda olduğumdan oldukça uzun, oldukça heybetli duruyordu. Gözlerime bakmaya devam ederek elimden telefonu aldı ama arayanın kim olduğuna bakmıyordu hala, ona arkamı dönerek indim hemen ve aşağıda ki bir koltuğa bıraktım kendimi.
Etrafı inceliyordum oturduğum yerden, bu ev çok daha moderndi. Tam bir yazlık eviydi, koltukların kenarı kahverengi hasırdan minderleriyse krem rengiydi. Tedirgin bir şekilde oturmaya devam ederken bir yandan da niye kendi evime geçmediğimi düşünmeye başladım. Evet, gitmem daha doğru olurdu, yerimden kalkıp kapıya ulaştığımda
" Gitme" diye seslendi. Merdivenlerde durduğunu fark etmemiştim. Ona döndüğümde yüzünde sevinç aradım ama öyle bir ifadesi yoktu.
" Sen de yorgunsun dinlen, ben gidiyorum" dedim ama yanıma geldi.
" Gitme burada kal, film izleyelim birlikte" dedi bir yandan televizyonu gösterirken.
" Peki" dedim ve az evvel oturduğum koltuğa geri döndüm.
Sormak istiyor ama soramıyordum ne konuştuğunu, şu anda mutlu olması gerekmez miydi? Onu izlemeye başladım, hiçbir şey konuşmadan masanın üzerinde duran küçük bir çantadan usb bellek çıkartarak televizyonun kenarına taktı.
Yanıma oturarak birkaç film resmini göstererek seçmemi istedi. Soygun filmi olduğunu sandığım bir filmi seçerek onun olmasını istedim. Şu an romantik bir şeyi izlememesi gerektiğini anlayabiliyordum. Film sandığım gibi banka soygununu anlatan heyecanlı bir filmdi ve gittikçe ikimiz de daha da yayılarak oturmaya başlamıştık.
" Çay yapmak isterdim ama biliyorsun buraya yiyecek içecek bir şeyler almadık"
" Boşver şimdi çayı" dedim hala ekranda oynayan filme bakmaya devam ederek. Güldüğünü duydum ama film beni o kadar içine çekmişti ki yan eve gidip çay almaya çok üşenmiştim.
" Film bittikten sonra yana geçeriz, hem yıkandın sıcak bir ortamda dur da hasta olma"
Seslice güldüğünde ona döndüm
" Beni benden çok düşünüyorsun" dediğinde kaşlarımı çatarak ne diyeceğimi düşündüm bir an
" Patronumun hasta olmasını istemiyorum sadece" dedim ve daha da konuşmadık film bitene kadar. Film bittiğinde uzattığım ayaklarımı kendime doğru çekerek koltukta ona doğru döndüm. Elinde tuttuğu kumandayla televizyonu kapatarak o da bana doğru dönerek oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK SEN MİSİN?
Ficción Generalİki imkânsız aşk... Biri artık sahip olamayacağı Yar'a hasret... Diğeri yanında ama gönlü başkasında olan Yar'a hasret... Özlem, aşkını tüm iliklerine kadar yaşarken ansızın sevdiğinin acı haberini alır. Artık onun için hayat bitmiş kendisini her şe...