Sevgili Seher fikirlerinle her zaman yanımda olduğun için teşekkür ediyorum :)
Bu arada canım okuyucularım bir sonra ki bölüm Soner'in ağzından olacak!!!
Saçlarımı tararken ne demek istediğini düşündüm sürekli, aklıma gelen şeylerin gerçek hayatla alakası yoktu...
Yanına indiğimde koltuğa uzanmıştı sehpaya oturup ona bakmaya devam ettim, bana hatıra kalacak görüntülerine ihtiyacım vardı. Hafif dalgalı saçlarının alnına dökülüşü, çok sinirlendiğinde elleriyle yüzünü sıvazlaması ve sinirlendiğinde gözlerini hafiften kısarak insanın ta içini görebilecekmiş gibi bakması asla unutamayacaklarımdandı. Onu benim evimde böyle bir görüntüde hatırlamak mutluluk verecekti içime her zaman, en azından onun uzaklarda bir yerlerde mutlu olduğunu bilecektim ki bunun anlamı benim için çok önemliydi...
O benden uzakta da olsa nefes almaya devam edecekti, benim olmayacaktı ama yaşayacaktı ya bana yeterdi... Kalın eşofmanıma ve başıma bağladığım tülbente tatlı bir gülümsemeyle baktı gerçi o nasıl bakarsa baksın bana hep tatlı geliyordu artık elim ıslak saçlarıma sardığım tülbente gitti
"Seni bekletmeyeyim diye saçlarımı kurutmadım bende tülbent sardım başıma"
"Çok yakışmış" dedi hiç bekletmeden ve kalktı uzandığı yerden, uzun boyuyla karşımda durup gözlerini kısarak baktı bir süre ve sonra önden yürüyüp kapıya çıktı... Sıcak çay çok iyi gelmişti. Onları sohbet ederken izlemek inanılmaz keyifliydi, hastanede olan annelerinin iyi olduğunu bildiklerinden daha rahatlardı. İrfan benim bakışlarımı yakaladığında insafsızca sordu
"Ne o Özlem sanki bize hasret kalacakmış gibi bakıyorsun, adının hakkını verircesine özlemle bakıyor gibisin"
Soner'in bakışları kısılmış Melanie ise bilmiş bir tavırla bakıyordu bana
"Onu da nereden çıkardın" dedim terslemeye çalışarak ama bildiğim bir şey vardı ki bu ailenin erkekleri bazen gerçekten de korkutucu olabiliyorlardı. İrfan'ın Soner'e bir şey demeyeceğinden emin olsam da karısından o kadar emin değildim.
"Bakışların hasret çekecek gibi bakıyor, nereden çıkardım bilmiyorum ama bebeğime bakarken eşimin yanında bir kardeşi gibi yardımcı olacağını biliyorum"
Sihirli cümleleri beni can evimden yakalamıştı, bu aileye bir bebek gelecekti benim can dostumun bebeği olacaktı, geçiştirmeye çalıştım
"Bebeğinize şimdiden hayran olacağım kesin, bu kadar güzel bir anne acayip yakışıklı bir babası var o bebek sevilmez mi hiç"
"Seninde bebeğin çok güzel olur" Diyen Soner yanaklarımın kızarmasına neden olmuştu
"Olur herhalde, bilmiyorum" dedim ve yine geceleri ağlayarak uyanacak bebek konusunun konuşulmasını dinlemeye devam ettim. Çok yanacaktı canım biliyordum şu anda karşımda rahatça oturan insanları uzaktan izlerken onları çok özleyecektim. İçim gidecekti her bir nefesle bunu artık adım gibi biliyordum... Fatma teyze bir haftadır evindeydi ve Soner İzmir'e geri döneli bir hafta olmuştu. Melanie'nin şiddetli bulantıları başlamıştı bende onlara yardımcı olabilmek umuduyla iş çıkışı direk onların yanına giriyor yemek yapımına yardım edip akşam yemeğini onlarla yiyor sonra tüm itirazlara karşı çıkarak bulaşıkları yıkayıp evime geçiyordum.
Onlara iş yapmak beni yormuyor tam tersine inanılmaz mutlu olmamı sağlıyorlardı, Fatma teyze solgun ama daha rahat hareket ediyor Melanie ise bembeyaz bir suratla salça kokusundan kaçarken evimde rahatça yemek yiyemezdim zaten, hem zaten tek başıma olmaktansa gidene kadar onların tadına doymak istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK SEN MİSİN?
Ficção Geralİki imkânsız aşk... Biri artık sahip olamayacağı Yar'a hasret... Diğeri yanında ama gönlü başkasında olan Yar'a hasret... Özlem, aşkını tüm iliklerine kadar yaşarken ansızın sevdiğinin acı haberini alır. Artık onun için hayat bitmiş kendisini her şe...