Bölüme başlamadan önce ufak bir duyuru yapacağım. Her perşembe bölüm atacağımı söyledim doğru ancak Salı günü yaşanan olaylardan sonra kim ne derse desin hiçbir şey olmamış gibi bölüm yazıp paylaşamam. Bölümü gecikmeli de olsa bugün atıyorum.Havin ve Eflatun'a da bölümler gelmeye başlayacak.
Arkadaşlar bir çok mesaj geliyor hepsini okumaya çalışıyorum ama bu zor oluyor. Zaten gelen kutusunun yarısı kitabımı tavsiye eder misin mesajlarıyla dolu. Ben kitap tavsiyesinde bulunmuyorum. Kitaplarımı yazarken okuyucu kaygısına hiç bir zaman kapılmadım. Kendim için yazmaya başladım sonrasında sizler içinde başladım. Kendi kitabım tavsiye etmeleri için kimseye mesaj atmadım. Bu yüzden bunu etik bulmuyorum. O yüzden bana bu tür mesajlar atmayın. Kimse alınmasın,gücenmesin bana doğru gelen şey bu başka türlüsü benim karakterime uymaz.
Bana mesaj atmak istediğiniz zaman bölümü altına duyuru yapın en azından oradan hepsini okuyabiliyorum. Ancak gelen kutusunda yetişemiyorum. Beni de anlayın. Bütün yılımı zaten kalın kalın hukuk kitaplarını okuyarak geçirdim.
**
Mehmet'in söylediklerine tepki verememiştim. Çünkü benden böyle bir şey istemesi canımı yakmıştı. Bunu yapmamı nasıl beklerdi? İki ay sonra Çetin'in çocuğunu doğuracakken ondan boşanmazdım.
"Bunu yaparsam annem ve babam nasıl hisseder? Sırf intikam almak için benim bir başkasıyla evlenmemi istiyorsun. Mehmet evlilik çocuk oyuncağı değil. Boşanayım sonra hemen bir başkasıyla evleneyim. Bu beni nasıl bir pozisyona sokar farkında değilsin. Boşan dediğin adamdan benim iki tane çocuğum var. Bunu onlara yapamam." Mehmet'in kaşları çatılırken sakinleşmeye çalışıyordu.
"Yıllarca bugünü bekledim. Bu intikam için kendimi unuttum. Ailemi yok edenleri yok etmek için her gün öldüm. Sen hiç kimsesiz kaldın mı? Bir anda sevdiğin herkes teker teker yok oldu mu? Benim oldu. Annem ve babam her şeyimdi. Bir anda sırf para uğruna öldürüldüler. Senin doğacağın anı sabırsızlıkla bekledim. Seni kucağıma almak için gün saydım. Ama ne oldu? Bana öldüğünü söylediler. Neden? Teyzem sana zarar gelmesin diye bunu yaptı. İşin en acı kısmı ne biliyor musun? Sana en büyük zararı o aile verdi. Seni ben koruyabilirdim. Bana seçme şansı bile sunmadılar! Annemin emanetine bakmama bile izin vermediler." Mehmet ilk defa karşımda ağlıyordu. Canının nasıl yandığını farkındaydım.
"Mehmet sakin ol!" Diye bağırdığımda beni duymamıştı.
"O herif sana tecavüz etti. Aylarca işkence çektin. Ben o zaman neredeydim? Senin mezarının önündeydim. Ölen kardeşime ağlıyordum. Boş bir mezara derdimi anlatıyordum. Seni koruyamadım. Hayallerin,umutların yok olurken senin yanında olamadım. Çetin seni kimsesiz bıraktı!" Dediğinde titremeye başlamıştı. Onu böyle görmek beni mahvetmişti. Onun acılarını tekrar kanatmıştmı. Yanına gidip sıkıca sarıldığımda beni itmeye çalışsa bile sizin vermemiştim.
"Geçecek." Aklımdan geçen tek kelime buydu. Amcam ikimizde de derin acılar bırakmıştı. Belki bu acılar hiç geçmeyecekti. Yok olmayacaktı. Bizi yok ediyordu ama bu acı geçmiyordu. Mehmet sıkıca sarılmaya başladığında rahatlamıştım. Sakinleşmişti.
"Özür dilerim." Dediğinde camda Batuhan'ı görmüştüm. Mehmet'ten ayrılıp bahçe kapısına yönelmiştim.
"Batuhan bize bir çıkış yolu bulacaktır." Dediğimde Mehmet benim kararıma anlayışla yaklaşmıştı. Kapıyı açtığım an Batuhan beni tutup götürmeye çalışsa da onu içeri çekip kapıyı kapatmıştım.
"Yardımına ihtiyacımız var." Dediğimde Batuhan şaşkınca ikimize bakıyordu.
"Boşanma için sana yardım etmemi beklemiyorsun değil mi?" Dediğinde bana sinirli olduğu belliydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/32896867-288-k61828.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rozerin -Töre Serisi 2-
General FictionBütün yollar çıkmaza giriyordu. Hayallerim,umutlarım siyaha dönüşürken pes edemiyordum. Vazgeçemiyordum. Kurtulmak istiyordum. Yaşamak,nefes almak istiyordum TÖRE SERİSİNİN İKİNCİ KİTABİ İLK ONU OKUMANİZİ TAVSİYE EDİYORUM