SOYSUZ

58-Çok Yaşa Kraliçe Zrodiana!

Dışarıdan gelen bu tezahurat,ölümün sesiydi.Zrodiana gözlerini sımsıkı yumdu.Bu dünyada bir kaybedenler vardı,bir de kazananlar.Ve yeminliydi kraliçe Zrodiana,o kaybeden kraliçe olmayacaktı.

O gece,kraliçe Emma'nın davetiyle onun adamı sör Jason o sofradaydı.İçten içe ezelden beri aşıktı sör Jason kraliçeye.Oğlu Rans'ı korumak istiyordu."Prens Rans'ı koruyun,prensi koruyun!"diye haykırdı.Bir kaç muhafız,prens George ve prens Rans'ı korumaya aldı.Prens James ise sarı saçlarıyla oynayarak babasının yanındaydı. O ve ağabeyi George,anneleri ve babaları gibi sarışınlardı ama prens Rans,tıpkı annesi gibi siyah saçlıydı.

Hizmetçi Poly ve bir grup asker,prens George'u ve James'i sığınağa götürmek için atıldı.

Ruhsuz kraliçe Helen ve kraliçe Emma da,sığınağa doğru ilerlediler.Fakat kraliçe Zrodiana,askerlere,"Gelin benimle!"diye emir verdi.Kral Gallert arkasından koşmaya çalıştı ama Helen onu tuttu."Bir hükümdar daima kendini korumak zorundadır."dedi,giden kuğu kraliçenin ardından bakarken."Sen,bize lazımsın Gallert."

Korunaklı gizli kısımda,kral Zrodiana'sına gitmek için bağırıyor ama bir grup muhafız onu tutuyor ve emirlerine itaat etmiyorlardı ilk defa.Kraliçe Zrodiana'nın ölmesi için dua ediyordu Emma.Onun orada can vermesi için...Yıllar önce onun entrikasıyla ölen küçük oğlu Dan gibi.

Prenses Olivia fark etti ki,prenses Loura,Emma'nın kızı Loura etrafta yoktu."Loura yok!"diye bağırdı birden.Doğru,Loura yoktu.Yolda geliyordu en son.Birşey olmuştu ve sığınağa ulaşamamıştı.O an kraliçe Emma ayağa kalktı.Korkunç bir şekilde ağlıyordu.Kızı yoktu.Sör James onu sakinleştirmek için elini tuttu.Ah,sevdiğine hissettiklerini söyleyememek,ne acı...Neyse ki kral onlara dikkat etmiyordu bile.Hala,"Açın kapıyı,kraliçeme gideceğim!Kralım ben,kralınız."
Nafile.

Kraliçe Emma kahroluyordu birbirlerini bu kadar sevdiklerini gördükçe.Bir eli sörün elinde,izledi kralı.Acı acı...

Bu arada kraliçenin geçtiğini gören muhafızlar ona katılıyordu.Kararlı bir dişi arslan kesilmişti Zrodiana.Kimseye bakmadan,"Gelin benimle!"diyordu.Ardında ordusu,bahçeye çıktı.

İçeri sızan bir hain,"Savaşı destekleyen kraliçe Emma'nın kızı,savaşı destekleyen prenses Loura'yı bayıltarak,kaçırdı saraydan.

Zrodiana,dışarı çıkınca hainlerin başı,"Savaş istemiyoruz,açlık istemiyoruz!Oğlunun,kralın başlarını istiyoruz.Zrodiana bir anne arslan olmuştu şimdi.Ordusuyla atıldı isyancıların önüne.Birkaç kişinin başını o kesti,birçok askeri ve muhafızı öldü.Aldırmadı."Gerçek bir kraliçe,ölmeyi de göze almıştır,öldürmeyi de."derdi hep.

Büyük çarpışma,isyancıların mağlubiyetiyle son buldu.Sona kalan isyancılar kaçtı.İsyancı başı,Dortoz isimli çete başı ve iki özel yancısı,kraliçe tarafından ele geçirildi.Bunu yapan bir örgüttü ve Dortoz başlarıydı.Kanlı elleriyle yakasına yapıştı Dortoz'un.Dortoz,bütün gururunu ayaklar altına alarak kraliçeden merhamet dilendi."Yalvarırım merhamet edin kraliçem."O gece,kraliçenin gözlerinde ateş yanıyordu sanki.Üzerinde de ateş kırmızısı bir elbise vardı.Herkes farkediyordu bunu. Adam ve iki başyancı,yarın infaz edilmek üzere zindana atıldı.

Prensesi kaçıran isyancı,aslında Emma'yı almaya girmişti içeri.Onun yerine prensesi bulabilmiş,çarpışmaya girmeden onu ormandaki inlerine götürmüştü gizlice.

O gece,saray toparlandı.Yarın ki infaz töreni halka duyuruldu.Ve elbette,prenses aranmaya çıkıldı.Gallert,kuğu kraliçesini görünce,sarıldı ona.İlk defa görmüş gibi onu...korunlaklı bölgede."Gelmeyeceğini sandım."

Emma'nın gözünden bir damla yaş düştü,sör Jason elini daha sıkı tuttu.

O gece Zrodiana,kralın yanına gitti.Beraber harika bir gece geçirmelerini istiyordu.Ateşli bir gece geçirdiler birlikte.

Emma ise o gece odasında kendini şaraba vermişti.Sör Jason ise ona eşlik ediyordu.Bütün uşak ve hizmetçileri kovalamıştı.O gece sadece ikisi içiyordu.Gece ilerledikçe,ortam biraz laçkalaştı ve resmi hava yerini rahatlığa bıraktı.

Gece ilerledikçe,sör Jason kraliçe Emma'nın boynunu öpmeye ve ona aşk sözleri söylemeye başladı.İkisi de aşırı sarhoştu.Birden,yerde sevişmeye başladılar.

Sabah olduğunda,ikisi de yanyana çıplak uyanınca,panik içinde fısıldadı gece gibi siyah saçlı,güzel kraliçe Emma,"Kimse bunu bilmeyecek,anladın mı?Kimse..."Zaten söylemesi yararına olmazdı.Hızlıca giyindiler.Uyandıklarından habersiz bir hizmetkâr,"Kraliçe Emma,uyanın."diye içeri girerken kraliçenin yanında sör Jason'ı görünce afalladı."Ah,erken uyandım.Sör de şimdi geldi,birşey sormak için..."

"Evet,evet birşey soracaktım ve ben o yüz-den gelmiştim."

Hizmetçi,"Öyleyse aşağı gelin.İki muridi ve isyancı Dortoz'un infazı için toplanıldı,geç kalmayın lütfen."dedi.

Sör Dortoz,arkadan bağladığı uzun karamel rengi saçları ve yeşil gözleriyle gerçekten çekiciydi.Aşağı beraber indiler.Ne olursa olsun,Emma krala aşıktı ve iktidarına.

Kraliçe Zrodiana,kızının saçlarını tarıyordu."Kraliçe olmak,ölmeyi göze almak demek.Her zaferin arkasında yüzlerce ölüm yatar prensesim.Ben sizin için,yıllarca kan döktüm.Yanlız bu olayda değil,defalarca.Ellerimi düşmanlarımın kanına buladım.Bir kraliçe,ölmeyi de göze alır öldürmeyi de.Bunu unutma."dedi.

Prensler,James ve George,tören için hazırlanıyordu.George huzursuzdu.Dün annesi onun için ölebilirdi.

Kraliyet locasına,kırgın oldukları günler sonrasında kralın sağına oturup elini tuttu Zrodiana.Çok mutluydu.Araları düzelmişti.

Halk bir kısmı saray bahçesinde,çoğu dışardaydı ve ortalarında boş bırakarak yol açıyorlardı.Sarayın kapıları bile açıktı bugün.

Hainler çıkmadan Zrodiana konuşmak için masada ayağa kalktı.Prens Rans düşmanca bakıyordu ona.

Kraliçe Helen de.

"Savaş istemediğinizi biliyorum Drawniya halkı!"dedi.Tüm sesler kesildi."Ve ben,imparatoriçeniz Zrodiana,savaş olmayacağını belirtmekten onur duyarım."

O an,masmavi deniz gözlerine halkı yansıyordu."Çok yaşa kraliçe Zrodiana!"

İsyancıbaşı ve iki yancısı getirildi ortaya.Kraliçe onları görünce gözlerinde ki yangın harlandı.Önce,halka da ibret olsun diye kırbaçlandılar.Sonra kraliçe Zrodiana,elindeki meşaleyle üçünü de yaktı.Herkes dehşet içinde izledi.Adamların yalvarışları arasında yanmalarını.Meşhur bir eşkiya çetesinin başı ölüyordu.

En çok da Helen,"Nasıl bir büyü bu."dedi."Bu kadından kurtulmamız gerek."

Sonra Zrodiana ayaklandı.Önde o,arkada çocukları ve kral,arkada kraliçe Helen ve Emma,sör Jason ve Rans arkada hizmetçilerden,uşaklardan bir ordu,halkın açtığı boşluktan yürüdüler.Zrodiana halkın onun için ettiği tezahuratlarla ilerledi en önde.Ellerini iki yana açarak dokundu halkının ellerine.Yine kırmızı elbisesini giymişti.

"Ateş Kraliçesi!"

"Kuğu Kraliçe!"

"Baş Kraliçe!"

Sonuncusunu duyan Helen ürperdi.Bu kadın,baş olmamalıydı.

Onun için bir şarkı yazan şarkıcı,şarkısını okudu,

"Kraliçe Zrodiana,atılıverdi
Söktü hainin kalbini,
Ateş kraliçesi bizi ulaştırdı bizi,
Karanlıklardan aydınlığa,

Ateş kraliçesi indi yeryüzüne,
Kurtardı halkını,isyankârdan,
Zrodiana geldi,hainlerin inine,
Tacı başından hiç inmesin yere."

***

O gece,meyhanelerde,heryerde onun için yazılan şarkı söylendi.Halkın birçoğu ona ısınsa da,bazıları düşmanlığa devam ediyordu.O gece bir meyhanede oturup içen iki adam konuşuyordu.

"Köle bir iki eşkiya kesti,hemen ona biat ettiniz."dedi sertçe içkisini masaya koyarak.Diğeri "Ateş kraliçesi,krallığı yakıp kavuracak."dedi."Korkmak gerek ondan..."

O gece birçok şey kazandı Zrodiana.Halkının sevgisini en başta.Fakat en önemlisi,"Ateş kraliçesi"ünvanını...