32-Gezi

69 3 0
                                    

2 yıl sonra
Çok şey değişmişti.Loura George ve James büyümüştü.George'nin aykırı bir kişiliği vardı.James'le oynamıyor,keşifler yapıp,araştırıyordu doğayı.Babası çok seviyordu George'yi.O da kral babasını çok seviyordu.

Loura çok güzelleşmişti büyüdükçe.O da annesini çok seviyordu lakin annesi ona öyle öğrettiğinden,üvey annesinden nefret ediyor,onu görmek istemiyordu.James Loura'yı seviyordu.Onunla iyi anlaşıyor,tüm sarayı seviyordu.O çok altın kapli bir çocuktu.

O gün Zrodiana odasında James ile oynuyordu.James tahtadan aracını sürerken,o da onunla oturmuş,tam olarak yaşamadığı çocukluğuna dönmüşken,kraliçe Thedora girdi içeri."Zrodiana?"dedi."Kraliçem hoşgeldiniz."dedi Zrodiana.Kasnaklarını tutarak yerden kalktı.Revelans verip James'i yerde bırakarak döşeğe oturdular.

Geçen bölüm bir seferden söz etmiştim.Kral sefere James'in doğumundan 1 gün sonra çıkıp,7 ay sonra döndü ve şimdi de saraydaydı.Bugün kraliyet arabasıyla Thedora ve Zrodiana gezeceklerdi.James ve George de geleceklerdi.

Thedora'nın bir istirhamı oldu."Loura da gelsin.Seni biraz sevsin isterim."dedi.Zrodiana panikledi o kız ölse gelmezdi Zrodiana'yla.

Uşak Heim ile Loura büyük koridordaydı.İnce bıyıklı uşak içtenlikle aldığı talimatı uyguladı."Prensesim,bugün kraliçemiz Zrodiana ile geziye gideceksiniz.Büyük anneniz Thedora-ki Thedora üvey büyük anneydi.-gelmenizi uygun buldular.

Jeff o gün ne metresiyle görüştü ne de karısıyla.Metrese aşık olmuş olsa bile,onun kendini soyup,soğana çevirdiğini geç te olsa kavradı.En som ondan elmas bir gerdanlık isteyince işler karıştı."Sen beni yolunacak kaz mı belledin?"demişti.Metres uyuz bir tonla"Ne diyorsun aşkım"demişti aşkım kelimesi öyle silik bir tondaydı ki...

Bu sırada bir asker ve komutan konuşuyordu.Komutan"Aferin sana,Geal"dedi.Geal"Efendim izniniz olursa birşey soracağım,"dedi.Komutan Geal'i iyi yetiştirmiş olsa da Geal'in askerliği bitmeye yüz tutmuştu.Saraydan gidecekti."Sor."dedi kısaca.Yahu başka kelama luzüm yoktu ki zaten.

"Kral bana plaket..."deyince gülümsedi.Kahramanlıklar yapmıştı Geal.İstiyordu ki,bir ödül alayım.Komutan-Cüssesine yakışır ağır bir-kahkaha attı."Bilemem ki lakin sorarım."dedi.Geal heyecanla komutanın isli elini tutup öptü.

Helen o gün rahattı.Thedora gezmede diye epey mesuttu.Loura olayını duyunaca huysuz bir çocuk gibi karşı çıktı."Aklınızı mı yitirdiniz?Torunum sevmiyor o kö...Zrodiana'yı."köle diyecekken kendini tutmuş gibi yaptı ama bilerek yapmıştı.

Loura da çok farklı bir tepki vermedi.O küçük kız incecik sesiyle,"Oraya gitmek istemiyorum.O kölenin yüzünü görme..."derken uşak onu durdurdu.Bunları Emma öğretiyordu belli."Rica ederim prensesim.Kraliçemiz demelisiniz."dedi.

"O soysuzla hiçbir yere gitmiyorum!"diye diretti.Uşak bu kızı ikna edememişti.Onu Thedora'ya verdi.Thedora onu aldı.Kucağına."Prensesim,güzelim...Dinle bak"derken o inatla"Beni o köle ile gönderemezsiniz!"deyince Thedora"Çok ayıp Loura!"dedi.

Loura biraz Helen gibiydi.Onun gibi kara saçlı onun gibi güzel.İkna çalışmaları sonucu arabaya gidildi.Loura Thedora'nın kucağına otururken,hizmetçi Clara James'i,Zrodiana Gallert'ı kucakladı.

Kraliyet ailesinin küçük yavruları kapalı,gizli pelerinler giydirildi.Kimse görmemeliydi köleyi sokakta.Arabadan inince çimlerde yürüdüler biraz.James çok seviyordu oyunları.Küçük ayakları hızlı adımlar atıyor,Gallert ile oynuyordu.

Bu sırada Emma çok huzursuzdu.Zira bu kadın orada kızını öldürecek diye korkusundan elleri titriyor,pamuk kalpli üvey kayınvalidesine güveniyordu lakin ya yaparsa?Onu oracıkta öldürürse?Korkusu arttıkça dizleri titredi.

Loura iki kolunu birbirine dolayıp kırgın bir şekilde köle kraliçeye baktı.Annesinin uydurma hikayelerine,çarpıtmalarına çok inanmış olduğu için,öfkeli idi.Sevmiyordu Zrodiana'yı."Senin yerin çöplük!"dedi fısırtıyla.

Zrodiana ona yanaştı.Biraz onunla konuşabilirdi belki."Ehm,merhaba prensesim..."dedi hürmetle.Prenses evvela cevap vermedi.Sonra konuştu."Düşmansın sen!Düşmansın lakin annemi rahat bırak!"diye bağırdı.

SOYSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin