Bölüm 8: KASIM YAĞMURLARI

50 9 12
                                    

29 Kasım 2015

Hayal penceresinin camına çarpıp akan yağmur damlalarını izliyordu. Yağmuru her zaman için sevmişti. Kasım ayı Londra her zamankinden daha yağmurluydu. Şemsiye taşımaktan hiç hoşlanmasa da en sonunda bir tane edinmesi gerektiğini kabul edip şeffaf bir şemsiye almıştı.
Ama şimdi evinde tekti. Birazdan sıcak çikolatasını da alıp pencerenin önünde bu güzel manzarayı izleyecekti. Şu an tek eksiği güzel bir kitaptı.

Son zamanlarda onun açısından her şey yolundaydı. Conner ve Seth git gide daha da yakınlaşıyordu. Bu iyi bir şeydi. Tek sorun bazı anlar geri planda kaldığını düşünmesiydi. Seth gelince Conner'la eskisi gibi olamamışlardı. Hala çok seviyordu ama ona açmadığı kapılarını Seth'e açıyordu.

Aptalca bir kıskançlık yaptığının farkındaydı. Sadece Seth'i sevmiyordu ama önemli olan Conner'ın iyi olmasıydı ki Seth bunu sağlıyordu. Conner artık orada dövüşmüyordu. Sadece içkiyi kaçırıyordu. Ama her seferinde Seth onu evine bırakıyordu.

Başta yalnız hissetmişti ama bu kısa sürmüştü. Artık Paige ve Cathleen vardı. Paige dışarıdan soğuk görünen ama isteyince çok tatlı da olabilen biriydi. Tatlı tarafıyla ona yaklaşıp arkadaşı olmuştu. Aslında onunla okulun ilk günü bir kez konuşmuşluğu vardı. Ona çok ters davranmıştı ama bu tavrının artık sadece tanımadığı insanlara özgü olduğunu onu tanıdıkça anlamıştı.

Cathleen ise tanıdığı en tatlı kızdı. Seth'le eskiden sevgili olma gibi bir durumu olduğunu ona anlatmıştı. Şimdi ise Seth'e arkadaş olmak istediğini söylemişti ve gerçekten arkadaşlarmış gibi davranıyordu. Ama hala onu seviyordu ve elde etmeyi de çok istiyordu. Hayal'e göre o aşık olunacak son kişiydi. Kıza içten içe acıyordu. Cathleen cidden çok iyi ve güzel bir kızdı. Daha iyisini rahatlıkla bulabilirdi. Ve kesinlikle daha iyisine layıktı.

Evan vardı bir de. O daha çok Seth'in arkadaşıydı ve Paige'le komşuydu.  Onunla da az çok anlaşabiliyordu. Zaten pek konuşkan bir tip değildi.

Diğer yandan da Noah vardı. Ondan cidden hoşlanıyordu. O kadar tatlı ve düşünceliydi ki ondan hoşlanmamak mümkün değildi. Tek sorun aynı okulda değillerdi. Onu okul içinde göremiyordu.

Paige ve Cathleen da bunu anlamıştı. Paige duygularını pek ciddeye almıyordu. Ona geçmişte hoşlandığı kişileri anlattığı içindi galiba. Evet, biraz şıpsevdi olabilirdi. Ama bu seferki farklıydı. Hem diğerlerine göre fazla uzun sürmüştü.
Cathleen ise ona karşı çok anlayışlıydı. Dinler ama yorum yapmazdı. Paige ise dinlemez, yorum yapardı.
Yine de onlarla olmak güzeldi. Eğleniyordu.

Sıcak çikolatasını bardağına doldurdu ve dilini yakarak ilk yudumunu aldı.
Her şey yolunda.
Bunu düşünmek güzeldi. Her şey daha da yoluna girebilirdi.
Sokağı büyük bir huzurla izlerken sıcak çikolatasını içiyordu. Çalan telefonun melodisiyle daldığı manzaradan gözlerini çekti. Yatağının üzerindeki telefonunu aldı. Arayan Cath'ti.

"Efendim." dedi telefonu açar açmaz.

"Evde misin?" Kızın sesi biraz telaşlıydı.

"Evet. Bir şey mi oldu?" Pencerenin önüne geçmişti tekrar.

"Senden bir şey isteyeceğim. Şey... Hepsi Paige yüzünden. Aklımı karıştırırdı. Dün Seth eve ne zaman geldi?"

Dün akşam kendisi bardan erken ayrılmıştı her zamanki gibi. Uyumuştu hemen.

"Bilmiyorum. Arabası evin önünde."
O gittikten sonra bir şey mi olmuştu?

"Dün bir kız vardı da. Seth'in evine gidip baksana. Bir kız var mı falan diye."
Gözlerini devirdi. Bu durum ona saçma ve anlamsız geliyordu.

Dipte KalanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin