Alaska tüm ikilemleriyle kendini Noah'ın dairesinin önünde buldu. İki gün dayanabilmişti ama Conner'ı okulda da göremeyince merakı ağır basmış ve Noah'ın evinin yolunu tutmuştu. Şimdi eli zile gidiyordu ama hala basıp basmama konusunda net bir fikri yoktu. En sonunda buraya kadar geldim diyip zile basmıştı. Kuş cıvıltısını andıran zil sesini komik bulmuştu. Daha düzgün bir kapı zili sesi bulamamışlar mıydı yani?
Büyük demir kapı açılırken heyecanı hat sahaya yükselmişti.
Şansına kapıya açan Conner'dı."Alaska?"
En son gördüğü haline göre oldukça iyiydi Conner. Yüzündeki morluklar azalmıştı ve rahatlıkla yürüyebiliyor gibiydi.
"Girebilir miyim?"
Ona kapıyı sonuna kadar açmıştı. Çekingen adımlarla içeri girdi.Ev küçüktü. Eşyası azdı ve düzeni yok gibiydi. Sıkıcı bulmuştu Alaska. Televizyon bile yoktu. Ama köşede eski bir radyo vardı. Elini radyonun üzerine koyup sordu:
"Çalışıyor mu bu?""Evet."
İkili koltuğa oturdu Alaska.
"İyi görünüyorsun."Conner'ın bakışları onun üzerinde sabitlenmişken konuşmak zordu.
"İyiyim. Evet."O da konuşurken çekiniyor muydu yoksa Alaska bunu kendi zihninde mi uyduruyordu?
"Noah nerede?"Conner telefonunu çıkarıp saate baktı. Saat beş buçuktu.
"Dışarı çıkmıştı. Ama dönmez artık. Direkt işe gitmiştir."Yalnız olmaları Alaska'yı germişti. Conner'la yalnız kalmak istediği en son şeydi.
"Gelmezsin sanıyordum."
Conner bunu hüzünlü bir tonla mı söylemişti?
Hayır, bu onun inanmak istediği şeydi."Geldim işte." demişti hızlıca kız.
Gelmişti ama o yarın geleceğim demişti. Alaska sözünü tutardı. O asla bir yere gecikmezdi.
"Ve şimdi de gidiyorum."
Kız ayağa kalkınca Conner korkuyla onun önüne geçti. Gitmesine izin verirse kendini affetmezdi."Hayır. Dur. Hemen gitme."
Sadece biraz daha kalsın istiyordu.
Hakkı yoktu ama istiyordu işte."Gitmem lazım." demişti Alaska. Gitmeliydi.
"Lütfen Alaska. Biraz daha kal. Yeni geldin."
Yalvarır bir tonla konuşuyordu. Alaska kararsızlıkla alt dudağını ısırdı. Neden bu kadar zordu her şey?"Teşekkür ederim."
Kızın oturmasıyla bunu içtenlikle söyledi.
"Ben aslında seninle konuşmak istiyordum."Alaska konuşmak falan istemiyordu. Konuşunca kafası karışıyordu.
"Daha önceleri hiç fırsatım olmadı. Biraz geç oldu. Biliyorum ama ben hep söylemek istedim."
Ne diyecekti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dipte Kalanlar
Chick-LitÖlümüyle ardında bir yığın enkaz bırakan bir kız: Alaska Levinson. Birinin yıktığı her şeyi çıplak elleriyle, kendine sakladığı tüm umutlarıyla tekrar hayata döndürmeye çalışan bir kız: Hayal Kaplan. Birbirinden ne kadar farklı yollar izleseler de a...