Dipte Kalanlar

Bölüm 21: YARALI RUHLAR

Pijama partisi yapma fikri saçmalıktı. Hayal kendini bir anda Paige'in evinde bulmuştu ve bunu yaparken zihni o kadar karmaşıktı ki neye evet dediğinin kendini Paige'in evinde bulana kadar tam olarak farkında değildi.

Cathleen ve o son günlerde garipti. Genç kız bunun farkındaydı ama fazla üstünde de durmak istemiyordu. Aslında bazen de garip bir biçimde ona çok iyi davranıyorlardı. Aralarındaki sorun her neyse çözülür umuduyla oradaydı.

"Hangi filmi izleyelim sence?" demişti Paige. Fazla enerjikti yine. Hayal'in hep olmak istediği gibi.

"Notebook diyeceğim ama kabul etmezsin."
Cathleen'a göz devirdi kız.

"Bağlanmak Yok?"
Hayal onayladığını belli etti. Zaten hangi filmi izleyeceklerinin bir önemi yoktu. Odajlanamayacaktı ve umursamıyordu. Cathleen da tamam diyince Paige filmi başlatmıştı.

Hayal filmi çok sevmemiş olsa da içinde Ashton Kutcher olduğu için zevkle izlemişti. Film arkadaşlıkları aşka dönüşen iki kişinin hikayesini anlatıyordu. Sadece filmin bu kısmı onu biraz rahatsız etmişti.
"Aynı bizim gibi."

Genç kız Cathleen'ın filmden sonraki bu yorumuna karşın sizinki de böyle mi başladı diye sormak istedi. Bu midesini bulandırmıştı.

"Sonu da aynı olur bakarsın."
Hayal hiç yorum yapmadı. İki hafta olmuştu. Neden hala böyle hissediyordu? Neden bu kadar uzun sürmüştü ki? Noah ve Paige'i kabullenmesi sadece iki gün almıştı.
Ona aşık değildin.
Seth'e aşık mıydı?

Hayır dedi yine kendisine ama hiçbir hayır'ı bu kadar az inançla söylememişti.
Sıfır inançla.
Bu düşünce onu o kadar korkutuyordu ki bulunduğu yerde gözlerini sıkıca birbirine kenetleyip küçük bir çocuğun göremediği canavarlardan korktuğu zaman yaptığı gibi saklanmak istiyordu. Ama gözlerini kapatmak işe yaramıyordu. Bunun sebebi büyümüş olduğu için değildi. O canavarlar göz kapaklarının dışındaydı ama Seth içine sinmişti bile. Nasıl, ne zaman bilmiyordu. Ama o tam oradaydı. Kalbinin en derininde. Asla dile getirmeyecek, asla kabullenmeyecek olsa da oradaydı.

Paige'in odasına girdiklerinde yatakta oturmuşlardı. Hayal dalgın ruh halinden sıyrılmaya çalıştı. Eline aldığı ojeyi incelerken kızların konuşmasına dahil olmaya çalışıyordu.

"Anlat bakalım Hayal. Sende yok mu bir şey?"
Yine başlıyoruz diye düşünmeden edemedi. Bu konu onu cidden bunaltıyordu. İkisinin de sevgilisi vardı ve onların belki de kendisinin yalnız olmasını istemedikleri için böyle davranmalarını anlıyordu ama buna gerek yoktu. Hayal böyle de mutluydu.

"Yok bir şey işte."
Ama Paige ısrarcıydı. Minik ve kesin gözleriyle kıza bakıp konuştu.

"Hadi ama Zack hep peşinde. Hoş çocuk. İyi biri. Bir kızı mutlu eder. Bence hiç kaçırma. Böylesini kolay kolay bulamazsın."
O böyle konuştukça olmasa da olacaktı. İnsanları manupile etme konusunda usta bir kızdı.

"O daha çok nefes alsın yeter modunda."
Zack gerçekten de bir haftadır onunla ilgileniyordu ama kız ondan hiç ama hiç hoşlanmıyordu. Bir kere yılışık biriydi. Çok ısrarcı, gereksiz ve boş espriler yapan biriydi. Bu kadar laubali ve lakayıt birinden hoşlanmazdı.

"Saçmalama. Sana gerçekten aşık bence."
Cathleen da arkadaşına destek çıkmıştı.

"Hiç sanmam. Neyse ya. Başka şeylerden konuşalım."
Konuyu değiştirmek istiyordu.

"Üstüne gitme Paige. Tamam. Başka bir şey yapalım. Meydan okuma. Soru cevap."

"Üç kişiyiz. Sıkıcı olmaz mı?"
İki de olmaz diyince Hayal de kabul etti. Eğlenebilirlerdi.