Dipte Kalanlar

Bölüm 27: HATALAR ZİNCİRİ

"I won't stay long, in this world so wrong.
Burada uzun süre kalamam, bu dünya bu kadar yanlışken."
Breaking Benjamin - Dance with the Devil

20 Mayıs 2015 gecesi

"Bakın kimler gelmiş. Benim biricik kızım."

Alaska annesinin yanına otururken bu gece onunla son kez görüşme kararını kesinleştirdi. Aralarındaki o büyülü bağ kopmuştu sanki. Artık barlarda buluşuyorlardı, annesi içiyordu ve sürekli Greg Walter tarafından göz hapsi altındaydı. Adamın bakışlarından hiç hoşlanmıyordu. O sarı gözler üzerindeyken kendini çıplak hissediyordu.

"Daha fazla içme istersen."
Annesine karşı yine de şefkatliydi Alaska. Sarhoş olmasını istemiyordu çünkü onunla konuşacaktı.

"Bana karışma. İşine bak sen."

Amy artık bu küçük kıza tahammül edemiyordu. Zaten daha en başında o gözleri görünce anlaması lazımdı. Bu kız hayatını alt üst edecekti.

"Seni ilk elime aldığım zaman ne düşünmüştüm biliyor musun?"

Alaska bu cümleyi daha önce de duymuştu. Biliyordu. Gülümseyerek baktı annesine.

"Benim lanetimi almış."

Onunla ilk tanıştığında söylediği şey bu değildi. Gülümsemesi soldu.

"Evet tatlım. Benim lanetimi almışsın sen. Bu yeşil ve güzel gözler lanetli. Baktığı her şeyi mahveder. Gözlerimiz lanetli Alaska."

Hayal kırıklığı dolu gözleriyle baktı annesine genç kız. O an anlamıştı. Annesi göründüğü gibi biri değildi. Ona gösterdiği gibi.

"Ben gidiyorum anne. Bir daha geleceğimi sanmam."
Annesi güldü. Böyle bir tepki beklemiyordu. O an annesi ona sarılsa gitme dese gitmezdi. O bunu bekliyordu.

"Geç bile kaldın."

Alaska arkasını dönüp barın çıkışına giderken kendi aptallığına kızıyordu. Nasıl bu kadar saf olabiliyordu? Aptaldı.

Temiz havaya çıktığı an bir kol onu yakaladı.
"Nereye gidiyorsun Alaska."
Sarı gözler.
Greg Walter.

"Evime. Bırak!"
Sesi sertti. Kolunu çekiştirip durdu ama adam onu duvarla kendi arasına sıkıştırdı.

"Sakin ol prenses. Bir şey yapmayacağım."
Kalbi korkuyla atıyordu.

"Çok güzel kokuyorsun."
Boynuna suratını yaklaştıran adam midesini bulandırdı.
Debelendi. Adamın kıskacından kurtulmaya çalışıyordu.

"Hareket etme. Tahrik oluyorum."
Genç kız donup kaldı. Gözleri dolmuştu.

"Sana istediğin kadar para veririm. Benim ol."
Alaska Seth'in ona anlattığı şeyleri aklında canlandırıp adamın bacak arasına bir tekme attı. Başarılı olmuştu.

"Asla! Duydun mu? Asla!"
İğrenç adam acıyla inliyordu ve Alaska koşarak oradan uzaklaştı.

Eve vardığında Alaska hemen duş aldı. Yaşadığı deneyim onu fazlasıyla korkutmuştu. Babası New York'a gitmişti ve Seth büyük ihtimalle arkadaşlarıyla takılıyordu. Polarını ve eşofmanı giydi. Aşağı inip tevizyonun karşısına kurulurken bile hala olayın etkisindeydi. Açtığı ilk kanalda İnanılmaz Örümcek Adam vardı. Yeni başlıyordu. Kafası dağılsın diye bunu izleyecekti.