Düzenlenmiştir. İyi okumalar
Alarmımın yavaşça yükseldiğini
duyarken gözlerimi araladım. Hava hala karanlıktı. Cılız bir ışık perdenin arasından sızarken, Emir' in ellerini üstümden çektim. Derince nefes aldığında, acaba beni mi kokluyor diye saçma bir düşünceye kapılmıştım."Emir." Dedim sessizce kolunu dürterek. Birkaç denememin ardından yeşil gözlerini yavaşça aralarken, uyku mahmurluğu ile yüzüme baktı. "Ne oldu ?" Dedi pürüzlü sesiyle.
"Artık gitmelisin." Diye fısıldadım. Yavaşça kalkarken "Saat kaç ?" Diye sordu. "Beş buçuk." Dedim. Ceketini giyerken camı açtı.
"Seninle uyumak düşündüğümden daha güzelmiş Pamuk Prenses." Dedi alayla. Bir şey dememe fırsat vermeden camdan atladığında, aşağıya baktım. Dönüp reverans yaptı ve arabasına bindi. Arkasından bakarken yüzümde aptal bir sırıtma vardı.
*
Çok fazla uyuduğum için yeniden uyuyamamıştım. Güzel bir duş, kahvaltının ardından bugün aklıma Berke' nin gösterisi için okuluna gideceğimiz geldi.
Kaçta gideceğimiz konusunda bilgi alırken bir yandan da hazırlanıyordum. Berke, Selin' in beşinci sınıfa giden kardeşiydi.
Beni de çok severdi. Selin' le sık sık kavga ederler, Selin' in annesi Ayla Abla ara sıra bakmam için bana bırakırdı. Dolabımdan çıkardığım, askılı siyah tişörtle, açık renk dar pantolonumu giydim.
Topuklu botlarım ve siyah ceketimi de tamamlayarak evden çıktım. Babam beni oraya bırakacaktı. Berke' nin okuduğu orta okul bana uzakta kalıyordu. Uzun bir araba. yolculuğundan sonra bahçesi çocuk ve velilerle dolu okula gelmiştim.
"Görüşürüz." Babama veda ederek Selin' i aradım. Bana okul kantinin yerini tarif ettiğinde kolaylıkla bulmuştum.
Nil ile birlikte otururken "Selam." Dedim.
"Berke nerede ?" Diye sorarken etrafa bakınıyordum. "Annemle beraber lavaboya gittiler." Başımı olumlu anlamda sallarken hatırladığım detayla Nil' e döndüm.
"Aras ve sen ?" Dedim sorarcasına. Nil yavaşça gözlerini kaçırırken Selin de bu detayı hatırlayarak konuştu. "Harbi bak, bu detayı unutmuşum, ne iş ?"
"Kutlamada bir şeyler oldu." Onu dinlerken, kantin gittikçe kalabalıklaşıyordu. "Aras bir ara benim kucağımda uyuyakaldı."
"Ne ?" Derken şaşırmıştık. ,
"Biraz fazla kaçırınca oldu işte. Onu konuştuk."
"Hop." Aniden gelen Ayberk ve Caner' le konu kapanırken Caner yanağımdan makas aldı. "Ne oldu ?" Sinirle homurdanan Ayberk' e bakarken sordum.
"Sus." Dedi sertçe Ayberk Caner' e. "Söyleyin ya." Selin isyanla konuşurken Caner keyifle anlatmaya başladı.
"Küçük bir çocuk, buna çelme taktı. Bu da n'apıyorsun lan diye çocuğa yürürken, annesiyle çarpıştılar." Keyifle kahkaha atarken biz de gülmüştük.
"Rüya !" Tanıdık gelen sesle hepimiz oraya dönerken karşımda Miray' ları görmeyi beklemiyordum. "Ah, selam." Dedim şaşkınlıkla onların ne işi vardı ? Elini tuttuğu kızı gördüğümde anlamıştım. Sanırım yakınıydı.
Hızla gelip selamlaşırken Emir daha önce yapmadığı bir şeyi yaparak sarıldı. Şaşkınlıkla ellerim havada kalırken, çabucak ayrılmıştı. Göz kırparak masaya otururken dikkatimi Miray' a verdim. "Ne işiniz var burada ?" Caner kaşlarını çatmış Miray' a bakarken, Miray gözlerini devirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman Kolejler
Novela Juvenilİnsanların hayatı, bazen küçük, bazense büyük dokunuşlarla alabora olur. Alevlerin içinden yükselen dumanların ardından tertemiz bir sayfa açarak yeni olduğumuz okulda, hayatımız değişmişti. Uzuvlarım her duyguyu son raddesine kadar hissediyordu...